İnanan, vicdan sahibi hiçbir insan bir cinayeti, oh olsun, diyerek onaylamaz. Ermeni gazeteci Hırant?ın da ölümüne aklıselim bu milletin bireylerinden kimse sevinmemiştir.??Allah?ın verdiği canı ancak Allah alır.?? ??Bir insanı katleden insan, bütün insanlığı katletmiş gibidir.?? Düsturuna yediden yetmişe bu millet iman etmiştir. O halde bu şeni cinayeti Türk Milletine mal etmeye kimsenin hakkı yoktur.
Medyadaki özel çabaya, beş yıldır sürdürülen reklâmlara bakarak taraflılığının tescil edildiği bu dava; ne edip edip, olaya TSK ? rini, polisimizi muhatap ederek devletimize yamamaya çalışan büyük bir güç var. Bütün bu olanlar insiyaki olarak oluyor demek, saf dilliğini kimse kabullenemez. Empati yapalım, kendimizi onların yerine koyalım diyerek olay çığırından çıkarılıyor. Ulusal basınımızdaki şu gazete başlıklarına bir bakalım: Rahatsızlığı görüyorum, dava henüz bitmedi, Dink davasında tarihi unutkanlık, Ne dediyse o,Ne vicdana sığdı ne kitaba pes dedirten unutkanlık, Örgüt yok diyemem delil yok, Vicdan sokakta, Bütün yollar örgüte çıkıyor, Faşizme inat kardeşimsin, Hırant Dink davasında yargının 4 hatası, Al sana örgüt. Ne hayaller, ne kehanetler ne altıncı duyu faaliyetleri; oldu olacak remil atıp fala da baktırabilirler. Olay gelişmelerden anladığıma göre: Hassasiyeti olan kentlerimizden Trabzon?da, iki psikopat birbirini kurarak, internetten yayınlarını izledikleri Agost Gazetesi?ne duydukları antipatiden dolayı bireysel bir karar alarak onu kuvveden fiile taşımışlardır. Devletimizi suçlayanlara şunu sormak gerekir. Gene Trabzon?da 5 şubat 2005?te katledilen İtalyan Katolik Papaz Andrea Santoro için neden bu denli hassasiyet gösterilmemiştir. Oysa o insan bize emanet bir misfirdi. Tabii onun uluslararası arenada, Ermeni Tehciri gibi bir propoğandaya alet edilme özelliği yoktu. O meydanlardaki gafillere; şunu demek isterim. Hepimiz Ermeniyiz, Hepimiz Hırant?ız sözü kendilerini bağlar. Bizler Türkoğlu Türk?üz. Mademki bu denli hassasiyetiniz var. Yurt dışında, savunmasız diplomatlarımız Ermeni tedhiş örgütü Asala tarafından şehit edildiklerinin yıl dönümlerinde; Mehmet Baydar, Bahadır Demir, Daniş Tunagil, İsmail Erez, Oktar Cirit, Tha Carım, Necla Kuneralp, Beşir Balcıoğlu, Galip Özmen, Reşat Moralı, Altla Altıkat, Haluk Sipahioğlu ve daha onlarcası için neden sokaklara dökülmüyorsunuz? Acaba hangisini anımsıyor, kabrinin nerde olduğunu biliyorsunuz? Gördüğümüz o kalabalığın içindeki zavallılar, Hınçakçıların yüce gayeleri için istismar edilen Hırant davasında piyon olarak kullanılıyorlar. Yarın, nasıl olsa kar kalkacaktır. Gerçekler de ortaya bir kez daha çıkacaktır. Bu davanın seyrini, gündemini de adamlar şimdiden belirlediler. Daha bu teraneyi çok dinleyecek, bu filmi birçok kez izlettirileceğiz. Durduk yere devletimizin başına bu gaileyi açan Ogün Samas?tı, Yasin Hayal?i lanetliyorum.