Ramazanoğlu: Yeni anayasa sade ve anlaşılır olmalı

Kitabın takdim bölümünü yazan TBMM Başkanı Çiçek: ''Türkiye'nin mevcut anayasayla yoluna devam etmesi mümkün değildir. Başaramadığımız takdirde, 30 yıl daha bu Anayasa'ya mahkum olabiliriz''

 -''Kendimizi yenilememizin vakti gelmiştir''

 -Kitabın önsözünü kaleme alan Anayasa Komisyonu Başkanı Kuzu: ''Yasamanın ve paranın parlamentoya, harcama ve uygulama yetkilerinin ise Hükümete verilmesi iki anahtarlı bir kasa oluşturacaktır''

 -''Bu denge kusursuz bir şekilde kurulursa, artık devlet yönetiminde bilinmeyen aktörler ve faktörler kalmayacaktır''

 AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Yıldırım Ramazanoğlu, ''Farklı bir bakışla Anayasa gerçeği'' kitabıyla; fazla, gereksiz ve abartılı cümleler atılarak Anayasa'da yüzde 10'luk sayfa ve metin tasarrufu yapılabileceğini ortaya koydu.

 AK Parti'li Ramazanoğlu, milletvekillerine dağıttığı kitabı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a ithaf etti.

 Kitabın ''takdim'' bölümünü TBMM Başkanı Cemil Çiçek yazdı.

 Çiçek, kitabın Anayasa ile ilgili önemli bir boşluğu dolduracağına inandığını belirtti.

 Ramazanoğlu'nun, 1982 Anayasa'sı hakkında yaptığı bilimsel metin analizleri, metin tekniği açısından ABD Anayasa'sı ile karşılaştırması, tüm dilbilgisi ve mantık hatalarını örnekleriyle ortaya koymasının, bu çalışmanın en orijinal ve başarılı yönleri olduğunu ifade eden Çiçek, şöyle devam etti:

 ''İlk defa 1982 Anayasamıza ait kelime kavram ve konu düzeyinde arama indeksi oluşturması, üstelik tüm bu çalışmaları bilgisayar ve internet ortamında da ulaşılabilir şekilde gerçekleştirmesi, eserin uzmanlarla, araştırmacılar ve vatandaşlarla paylaşımını da kolaylaştırmaktadır. İşte tam bizim istediğimiz de budur. Türkiye;nin mevcut anayasayla yoluna devam etmesi mümkün değildir. Başaramadığımız takdirde, 30 yıl daha bu anayasaya mahkum olabiliriz.

 Bugün ülkemiz tam bir dönüm noktasındadır. Eğer değişim ve dönüşümü gerçekleştiremezsek, çağın gerisinde kalmamız mukadderdir. Fiziğin temel kuralıdır, şartları değiştirmeden sonuçları değiştiremezsiniz. Aynı şartlar altında yapacağınız her deneyden aynı sonucu alırsınız. O zaman şartlarımızı değiştireceğiz.

 Yanı başımızdaki ülkelerin yaşadıkları sorunların altında, kendi şartlarını değiştirmekte gösterdikleri yavaşlık ve isteksizlik yatmaktadır. Hedefimiz her türlü hak ve hürriyetin teminat altında olduğu, insan onurunun her şeyin üzerinde tutulduğu, bütün vatandaşlarının karnının doyduğu, sıcak yuvasının olduğu daha müreffeh Türkiye meydana getirmektir. Bunun için kendimizi yenilememizin vakti gelmiştir. Sonuç alamadığımız, tıkandığımız yöntemlerde ısrar etmek yerine yeni yöntemlere başvurmaktan çekinmemeliyiz.''

 -''İşte size orijinal bir adam ve orijinal bir çalışma''-

 Kitabın önsözünü ise Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu kaleme aldı.

 Ramazanoğlu'nun bu çalışmasıyla, ''Bu Anayasa'nın dili çok kötüdür'' kanaatini rakamsal olarak ispatladığını belirten Kuzu, 1982 Anayasası'nı hiçbir anlam değişikliğine uğratmadan, sadece fazlalıklarını çıkararak metni yeniden kaleme aldığını ve böylece net sayfa ve metin tasarrufunun yüzde 10 olduğunu tespit ettiğini kaydetti.

 Yeni Anayasa'yı hazırlamak üzere Uzlaşma Komisyonu'nun kurulduğu böyle bir dönemde, bu çalışmanın adeta ''ilaç gibi yetiştiğini'' ifade eden Kuzu, Anayasa'nın dilinin çok kötü olduğunu ve bu nedenle de tezat ve tekrarlara çok sık rastlandığını kaydetti. Ülkede yaşanan bazı sorunların, farklı yorumlara müsait olan Anayasa'nın bu kötü yazımından kaynaklandığını ifade eden Kuzu, ''İşte size orijinal bir adam ve orijinal bir çalışma''  dedi.

 Kuzu, Türkiye'de uygulanan geleneksel parlamenter rejimin tarihi misyonunu tamamladığını belirterek, şunları kaydetti:

 ''Akademisyen olarak önerdiğim model, Fransa'daki yarı başkanlık ve ABD'deki tam başkanlık sisteminin karmasıdır. Bu karma modelde hem üniter yapı korunmakta, hem de başkanlık yetkileri kullanılabilmektedir. Böyle bir yönetim şekli, diktatörlüğe en kapalı sistem olarak tasarlanabilir. Yasamanın ve paranın parlamentoya verilmesi, harcama ve uygulama yetkilerinin ise Hükümete verilmesi iki anahtarlı bir kasa oluşturacaktır. Bu denge kusursuz bir şekilde kurulursa, artık devlet yönetiminde bilinmeyen aktörler ve bilinmeyen faktörler kalmayacaktır.''

 Kitabın 1. bölümünde, 1982 Anayasa'sında kapsamlı bir lisan-ifade analizi yapıldı, temel dilbilgisi ve mantık hatalarına yer verildi.

Sadeleştirme yapılırken, mevcut kelimelerde hiçbir değişiklik yapılmadı, doğrudan üstü çizilerek tasfiye edilebilecek kısımların atılması temel kriter olarak alındı. Sayfanın sol tarafında orijinal metin, sağ tarafından ise üstü çizilerek sadeleştirilmiş metin yer aldı. Sağ tarafta üzeri çizilen kısımlar silinmeden bırakılmak suretiyle silinebilecek unsurların fark edilmesi sağlandı.

 -''Cumhuriyet mozaiğimize 'sivil giysi' çok yakışacaktır''-

 Kitapta, Anayasa metninde tespit edilen çok sayıda teknik hatalara örnekler verildi.

 Buna göre, Anayasa'da; Türkiye Cumhuriyeti ifadesi 11 kez, Türkiye Cumhuriyeti Devleti bir kez, Türk devleti 3 kez, Türkiye 3 kez, Türkiye devleti  ifadesi 2 kez yer aldı. 5 farklı biçimde yer alan bu ifadelerde isimlendirilen şeyin, devlet mi, ülke mi, cumhuriyet mi olduğunun tam olarak anlaşılamadığı belirtilen kitapta, ''Halbuki böyle bir tanımlama, çok açık ve net olmalı, hiçbir tereddüt uyandırmamalıdır'' denildi.

 Anayasa'daki fazla, gereksiz ve abartılı cümlelerden örnekler gösterildi. Başlangıç metninin 26 satırlık tek cümle olduğu ifade edilen kitapta, ''Bu kadar uzun bir cümlenin anlaşılmayı ne kadar zorlaştırdığını, okuyanlar derhal farketmektedirler'' görüşüne yer verildi.

 Kitapta, kelimeler arasındaki boşlukların da sayılması durumunda, Anayasa'da toplam 174 bin 667 karakterin mevcut olduğu kaydedilerek, ''millet'' kelimesinin sadece 254 kez geçtiği, ''milletimiz'' kelimesinin ise hiç yer almadığı bildirildi. Kitapta, ''Temennimiz; gerçekten milletimizin diyebileceğimiz sivil kimliği taşıyabilecek yepyeni bir Anayasa'nın düzenlenmesidir. Demokratik ruhumuzu taşıyacak olan cumhuriyet mozaiğimize 'sivil giysi' çok yakışacaktır'' denildi.

 Anayasa'nın kısa, öz ve kolay anlaşılabilir olması, maddelere ait fıkraların mutlaka numaralandırılması gerektiği ifade edilen kitapta, milletvekillerinin and içerken uzun bir metni okumak yerine ''Anayasa'ya sadakattan ayrılmayacağıma namusum ve şerefim üzerine and içerim'' şeklindeki basit cümleyi okumasının daha etkili olacağı vurgulandı.

 İkinci bölümünde 1982 Anayasa'sının gerekçeli tam metnine yer verilen kitapta, Türkiye'de ilk kez, Anayasa'nın kelime-kavram-konu (KKK) arama dizini oluşturuldu ve online paylaşıma sunuldu.(Haber Merkezi)