Kahramanmaraş'ın Nurhak
ilçesinde parti teşkilatı tarafından düzenlenen bayramlaşma programına katılan
Ünal, dün Gaziantep'te yaşanan terör saldırısına değindi. Ünal, "Dün
Gaziantep'te yaşanan olayla birlikte büyük bir üzüntüye kapıldık. İçimiz yandı,
8 vatandaşımız, 8 masum insanımız dün kalleş, hain, hukuksuz ve insanlık
düşmanı terör örgütü tarafından 8 masum canımız maalesef aramızdan ayrıldı.
Canımız yandı, içimiz yandı çünkü suçsuz, günahsız, masum ve sivil insanların,
sadece günlük iaşesinin peşinde olan insanların, terörün hedefi haline
getirilmesi her şeyden önce haince, kalleşçe ve insanlık dışıdır" dedi.
10 yıldan beri terörü sona
erdirmek için mücadele ettiklerini belirten Ünal, bu sürece herkesin katkıda
bulunması gerektiğini söyledi. Ünal, şöyle konuştu:
"Bugün Türkiye'ye karşı terörü
bir araç olarak kullananlar amaçlarına ulaşamayacaklardır. Terörü ne için
kullanıyorlar? Birliğimizi, bütünlüğümüzü, kardeşliğimizi, bayramımızı, işte şu
beraberliğimizi ortadan kaldırmak için terörü kullanıyorlar. Peki, ben
soruyorum. Bu birliğimizi, beraberliğimizi ortadan kaldırmak kimin işine yarar?
İşte kimin işine yarayacaksa, ona baktığınız zaman suçluyu, sorumluyu
görürsünüz. Bugün birlik ve beraberlik günüdür. Dolayısıyla terörü bahane
ederek, teröre ve terörizme lanet okumak yerine, yok efendim şu yapılmadı, yok
efendim şu olmadı, şunlar eksik bırakıldı' demenin günü değildir. Biz 10 yıldan
beri açık bir şekilde diyoruz ki; terörle mücadele bir devlet politikasıdır.
Terörle mücadele birlik ve beraberlik gerektirir. Terörle mücadele bütün
dünyada muhalefetiyle, iktidarıyla birlik ve beraberlik içerisinde çözülmüştür.
Dolayısıyla biz birlik ve beraberlik içerisinde inşallah bu işin üstesinden geleceğiz.
Şemdinli'de sıkışan, ağır kayıplar veren terör örgütü karakollara saldırdı,
orada sonuç alamayınca bir milletvekilini kaçırdı ve o propagandanın arkasından
da maalesef yol kesmelerle, şimdi bakın biz Elbistan'dan buraya geldik. Yolun
bir kısmında teröristler dağdan inip, yol kesip kaçıyorlar. Bu orada devletin
olmadığı anlamına gelmez. Bu terör anlamına gelir. Bu yol kesmelerle amaç;
sanki devlet yokmuş, devlet buralarda alan hakimiyeti kuramamış gibi bir algı
oluşturmaktı amaç. Bunun üzerinden de yine terörün hedefi olan kaosu ve korkuyu
yaratmaktı. Ama acı olan şudur; biz her zaman şunu söylüyoruz. Demokrasi, hukuk
ve siyaseti bir çözüm zemini olarak görerek bu sorunları çözelim istiyoruz.
Tabii ki teröre karşı güvenlik anlamında her türlü önlemi alıyoruz, almaya da
devam edeceğiz. Bunu Şemdinli'de gördüler. Ama BDP'nin siyaseti bir çözüm aracı
olarak görmek yerine, kendisini terörün sözcüsü olarak konumlandırması son
derece acıdır. Televizyonlar davet edilerek, 2 gün önceden planlanarak, teröristlerle
belli bir noktada buluşup bu görüntüyü vermek, bu millete ihanet etmektir."
"10 yıldan beri biz, hukuk zemininde hak ve özgürlüklerin yaygınlaştırılması, demokrasinin kurum ve kurallarıyla işletilmesi, 74 milyon insanın birinci sınıf insan olması için mücadele veriyoruz" diyen Ünal, "Bu ülkeyi bir terör sarmalına, bir şiddet sarmalına sokmamak, bu ülkenin enerjisine, bu ülkenin kaynaklarına zarar vermemek için çaba sarf ediyoruz. Ve herkese de diyoruz ki; gelin bu 10 yıllık çabamıza, mücadelemize omuz verin'. Çünkü bu AK Parti'nin meselesi değildir. Bu Türkiye'nin meselesidir. Bu hep birlikte çözeceğimiz bir meseledir" dedi.
İHA