Türkiye Maden İşçileri Sendikası (Maden-İş) Genel Başkanı Nurettin Akçul, "Sendikamızın gündeminde sendikal seçim kesinlikle yok.
Gündemimizde, madencilik
sektöründe, dolayısıyla Elbistan-Afşin havzasında istihdamın artırılması, bütün
maden işçilerinin sendikal örgütlülük altına alınması vardır" dedi.
Maden-İş Sendikası Elbistan
Şube Başkanı Adil Bölükbaşı'nın oğlu Cebrail'in düğünü dolayısıyla sendika
genel yönetimi ve tüm şube başkanları ile birlikte tam kadro Elbistan'a gelen
Akçul, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Akçul, "Elbistan-Afşin bölgesinde, sendika
dışı odaklar tarafından uygulanan dezenformasyonla sendikamız, Türkiye Maden
İşçileri Sendikasının gerçek gündeminde hiçbir şekilde yeri olmayan sendikal
seçimler başta olmak üzere bir dizi yapay, gerçek dışı gündemler varmış gibi
gösterilmeye çalışılıyor. Sendikamızın gündeminde kesinlikle ve hiçbir şekilde
sendikal seçimler yoktur. Olması da, neredeyse 2 yıldan daha fazla bir sürenin
bulunduğu bu süreçte imkansız'' ifadesini kullandı.
Akçul, konuşmasını da şöyle
sürdürdü; ''Sendikamızın gündeminde başta toplu iş ilişkileri yasasının
çıkmaması nedeniyle bekleyen yetki ve toplu iş sözleşmeleri, TKİ`nin linyit
sahalarının termik santraller ile birlikte özelleştirilmesi sorunu vardır. Bu
çerçevede, ülkemize, sektörümüze, bölge insanlarına, çalışanlara zarar verecek,
belirli çıkar odakları tarafından uygulanmaya çalışılan bu özelleştirmelerin
önüne geçmek için yetkili ve ilgili merciiler düzeyinde girişimlerimiz, Kütahya
ve Soma başta olmak üzere, işletmelerin bulunduğu bölgelerde, yerel düzeyde,
demokratik, meşru mücadele çabalarımız var. Enerjide ve özellikle elektrik
enerjisi üretiminde yerli kaynak oranının artırılması, dolayısıyla, bu
sektördeki katma değerin ülke içinde kalması, istihdamın artması için sendika
olarak çabalarımız var.''
Afşin-Elbistan`nın,
Türkiye`nin en önemli yerli enerji havzası konumunda olduğuna dikkat çeken
Akçul, ''Kömür ile çalışan termik santraller konusundaki yatırımlar hızla
sürmektedir. Bizim gündemimiz, ülkemizin linyit rezervlerinin neredeyse
yarısına yakınını bünyesinde barındıran bu havzada, bu yatırımların hızla
tamamlanması, bir an önce termik santrallerin faaliyete geçmesi, kömür
sahalarının üretime hazır hale getirilmesi, çok sayıda insana iş sağlanması, bu
işçilerin sendikamız örgütlülüğü altına alınmasıdır. Yine gündemimizde, artan
taşeron uygulamaları, taşeron işçilerinin başta sendikal örgütlenme olmak üzere
sorunlarının çözümü, iş ve sendikal güvencelere kavuşturulmaları, azgın sömürü
koşullarının ortadan kaldırılması, örgütsüz maden işçilerinin sendikal
örgütlülük altına alınması, sendikalı-toplu iş sözleşmeli çalışma düzenine
kavuşturulmaları, maden ocakları iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması, iş
kazalarının önüne geçilmesi vardır. 176 sayılı Madenlerde iş Sağlığı ve
Güvenliği Sözleşmesi`nin Türkiye tarafından onaylanması var'' ifadesini
kullandı.
Maden-İş olarak seçimden çok daha önemli konulara yoğunlaştıklarını belirten Akçul, "Gündemimizde olmayan tek şey sendikal seçimlerdir. Sendikanın gündemine seçim getirmeye çalışanlar, sendikanın gündemini dışarıdan yanlış yansıttırmaya çalışan odaklar, kişilerdir. Bizim gündemimiz, sendikal çalışma, sorunları çözme, üyelerimizin hak ve çıkarlarını geliştirmedir. Elbette ki, sendikalar işçilerin örgütleridir. Zamanı geldiği zaman seçimlerde yapılır, sendikanın gündemine seçimlerde girer. Ama bu süreçte bile sendikanın tek gündemi asla ve asla seçim olmaz. Sendikalar, her süreci demokratik seçimle oluşan örgütlerdir. Sendikal seçimler, sendikal yasalara ve ilgili yasalara uygun biçimde, demokratik biçimde gerçekleşti. Sendika genel merkezinin görevi, seçimlerin yasaya, tüzüğe uygun, demokratik biçimde gerçekleşmesini gözetmektir. Sendika yönetimi olarak gerek olağan dönemde, gerekse seçim sürecinde her üyeye, her adaya aynı mesafede bulunuruz ve bulunmak zorundayız. Ama bir kez daha belirtiyorum: bizim Türkiye Maden İş Sendikası olarak gündemimizde seçim yoktur. Genel merkezin de, burada şubemizin de bir dizi sorumluluğu, çalışması, faaliyeti vardır. Gündemimiz bunlarla dolu. Basınımız, üyelerimiz, halkımız dışarıdaki odakların dezenformasyonuna kulak vermemeli'' diye konuştu.
İHA