Güneydoğu Anadolu`nun kanaat önderlerinden Ülfet Vakfı`nın Kurucu Başkanı Abdullah Taylan Hocaefendi, Suriye`de yaşanan iç karışık sebebiyle Türkiyede'ki çadır kentlere sığınan Suriye insanının çeşitli ithamlarla incitilmek istendiğini belirterek, vatanda
" Zaman Muhacir Ensar
Kardeşliği Zamanıdır" diyen Taylan Hoca efendi, herkesin birlik ve beraberlik
içinde hareket etmesini, fitne ve fesadın kenti etkisi altına almaması için ayrımı
yapılmaksızın sırt sırta verilmesi gerektiğini söyledi.
İslam aleminin, Peygamber
efendimizle birlikte Mekkeden, Medine`ye hicret eden ashabını örnek alması
gerktiğini anlatan hoca efendi, " Dünya Müslümanlarının birbirine bakış açısı
Muhacir ve Ensar kardeşliği gibi olmalı. Dünyada'ki Müslümanlar bu kardeşliği
yakaladığı zaman memleketimizde fitne ve fesat kalkar, birlik ve kardeşlik
hakim olur. Millet olarak zulme uğrayan Müslümanların yanında yer almalıyız."
dedi.
Kahramanmaraş'ta ilmi
faliyetler yürüten bölgenin önemli kanaat önderlerinden Abdullah Taylan hoca
efendi Suriye'de yaşanan hadisenin bütün Ümmeti Muhammedin sorunu olduğunu
anlatarak, yaşanan drama Türk insanının kayıtsız kalmaması gerektiğini ifade
etti. Savaşın, yalnız Suriye insanını ilgilendiren bir olay olarak görmenin
ciddi bir sorumsuzluk olduğunu dile getiren Taylan Hoca efendi, şöyle konuştu:
"Meselenin Fıkhi sorumluluğu ve
mes`uliyeti çok büyüktür. Çünkü Kuran`ı Kerimde "Müminler kardeştir. Müminler
arasında bir sıkıntı cereyan ettiği zaman onu giderin, ve Allah`tan korkun"
buyruluyor. Bu nedenle Suriye'de yaşanan hadise oranın halkını ilgilendirir.
Bizi ilgilendirmez dersek Kur`ana ve Peygamberimiz Hz. Muhammet Mustafa (SAV)'e
karşı çıkmış oluruz. Onun hayat tarzına, hem sözlü, hemde fiili sünnetine karşı
çıkmış oluruz. Ben Suriye ve diğer İslam
ülkeleriyle olan sınırlarımızı bir köyün tarlalarına benzetiyorum. Her tarlanın
bir sahibi vardır, ve bu tarla üzerinde her türlü yetkiye sahiptir. Ama o da
aynı köyün sırları içerisinde yaşamaktadır. İslam aleminin toprakları da aynı o
köy gibidir. Bayrakları ve kültürleri farklı olsada özünde hepsi Efendimiz
(SAV)'e bağlıdır''.
Peygamber efendimizin de
Medine'ye hicrete zorlandığını anlatan Taylan Hoca efendi, "Mekke`nin
zorlukları ve kendisinin öz akrabaları efendimizi hicret etmeye mecbur kıldı.
Efendimiz (SAV) öz yurdundan ayrılırken Mekke'ye doğru şöyle bir dönüp baktı,
ve şöyle dedi. "Ey Mekke ben seni çok seviyorum. Ama ne yapayım, sendeki
şartlar beni senden aldı". Fakat Medine'ye gittiğinde ise şöyle seslendi.
"Yarabbi Medineyi Mekke kadar bize sevdir". Bu durumda biz bu kardeşlerimizin
duygusunu Medine'ye hicret eden Efendimiz (SAV)'in hicret duygusu gibi kabul
etmeliyiz. Onlar ciddi bir bela ile karşı karşıyalar. Kendi topraklarını terk
etmek kolay bir durum değil. Bizde Suriye'den gelen kardeşlerimizin
sıkıntılarına ortak olmalıyız. Onlar üzerinden bir takım hesaplar yapıp,
çeşitli ağır ithamlarla üzerilerine gitmemeliyiz. Hiç bir şey kendi
toplumundan, toprağından ve aileden kopmak kadar zor değildir. Hiçbir şey
başkalarına muhtaç halde yaşamak kadar zor değildir. Bizler kardeş olarak
onların yanında olursak Allah'ta bizim yanımızda olacaktır" ifadelerini
kullandı.
Art niyetli insanların halk
arasında çeşitli dedikodular yayarak Suriyeli sığınmacıları küçük düşürme
çabası içinde olduklarına vurgu yapan Taylan Hoca efendi "Toplumsal söz ve
söylemlere kesinlikle kulak asmamalıyız. Bugün Suriyeli kardeşlerimize tuz ve
şeker verdik diye onları incitmenin bir manası yok. Her toplumun içinde iyi ve
kötüler olduğu gibi onların içinde de olabilir. Bir kusurlarını gördüğümüz
zaman onu örteceğiz. "Kim bir Müslüman kardeşinin ayıbını örterse Allah'ta onun
bütün ayıbını örter" buyruluyor. Müslüman ayıp örtendir. İnsanların ayıbını
ifşa eden değildir. Kim bilir, belki'de yüce Allah bizleri Suriyeli kardeşlerimiz üzerinden
imtihan etmektedir" dedi.
Bölge insanını yardımlaşmaya çağıran Taylan Hoca efendi, çeşitli yardım kuruluşlarının faaliyetlerinden dolayı memnuniyetini dile getirdi.
(Ömer KEBELİ)