Kılınç, Merdan Ahlak Kültür ve
Çevre Derneği tarafından Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi`nde düzenlenen,
``Ehl-i Beyt Sevgisi ve İslam Kardeşliği`` panelinde, ``Müminler birbirinin
kardeşidir`` sözünü anımsatarak, mesleği muhabbet olanların hakikatte kardeşliğe,
birliğe ve berberliğe taraftar olduklarını belirtti.
``Aleviliğin mesleği
muhabbettir`` diyen Kılınç, muhabbetin gereğinin muhabbet ettiğine benzemek
olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:
``Mesleğimiz madem muhabbet, o
zaman başta Hz. Ali`ye ve 12 imama benzeyeceğiz demektir. Hz. Peygamber, Al-i
Beyt`e karşı ümmetinin yani Müslümanların muhabbetini ve sevgisini istemiş.
`Size iki şey bırakıyorum, onlara temessük etseniz, necat bulursunuz. Biri
kitabullah, biri Al-i Beytim` diyerek, Aleviler bu ölçülerle ehl-i sünnettirler
ve ehl-i sünnet olan herkesi kardeş bilmek imanlarının gereğidir.``
Kılınç, Müminlerin birbirinin
kardeşi olduğunu Allah ve peygamber için insanların birbirlerini sevmesi
gerektiğini vurgulayarak, hak ve hakikat için birlik ve beraberlik kurulması
gerektiğine dikkati çekti.
``ALEVİLİĞİ YANLIŞ GÖSTERMEYE ÇALIŞIYORLAR``
Kılınç, kendi yanlış düşünce
ve yaşayışlarına göre Aleviliği göstermeye çalışanların Aleviliğe hakaret
ettiğini aktararak ``Aleviliği yanlış göstermeye çalışıyorlar. Alevilik,
İslamiyet`in içindedir ve Aleviler haşa dinsiz ve inançsız değildirler`` dedi.
``Alevi veya Sünni aileden
gelip sonra dinsiz olanlar ve Aleviliği kasıtlı olarak dinsizlik gibi göstermek
isteyenler bizim dışımızdadır, bizden değildirler`` diyen Kılınç, şöyle
konuştu:
``Alevi ve Sünni İslam
kardeşidirler. Hz. Ali`nin dini İslam`dır ve Al-i Beyti`nin de dini İslam`dır.
Hacı Bektaş-ı Veli`nin, Yunus Emre`nin ve Aşık Veysel`in de dini İslam`dır.
Al-i Beyt demek sünnet demektir. Her iki grup kitap ve sünneti ölçüde esas
alıyor.``
Alevi ve Sünnilerin Allah ve
peygambere giden yolda birleştiğini vurgulayan Kılınç, bu yolu saptırmaya
çalışanların ise yanlış yolda olduğunu kaydetti.
İlahiyatçı Yazar Ali Rıza
Güneş ise Kabe`nin adının ``Beytullah`` olmasından hareketle bütün
Müslümanların ``Ehl-i Beyt`` olduğunu ifade etti.
Panel, Tasavvuf Musikisi konseri, aşure ikramı ve akademisyenlere plaket töreniyle son buldu.
AA