Cahit Alagöz yirmi yıl önce kendisine hediye edilen kömürlü ütüyle başladığı antika biriktirme sevdasına çoğalan ürünlerin satışını yapmaya başlayarak devam ediyor.
Elinde bulunan fazla antika
eşyaları uygun fiyata satışa çıkardığını söyleyen Alagöz sözlerine şu şekilde
devam etti: `` yıllar önce hobi olarak başladım bu işe zamanla biriken bu
eşyaların satışını yaparak devam ediyorum. Amacım illa bunları satmak değildir
aslında. Antika ürünleri sadece Maraş`ta
toplamıyorum, şehir dışına çıkıyorum diğer illerde begendiğim ürünleri de
alıyorum. Çok güzel ve değerli bir şey olursa yurt dışından aldığım da oluyor.
Bir eşyanın benim açımdan değerli olması için onda, sanat olması lazım, işçilik
olması lazım, benim o eşyadan elektrik almam lazım.``
Şu anda değerli olan antika eşyaların neler olduğu hakkında bilgi
veren Alagöz şunları söyledi: `` dev radyolar, osmanlı duvar saatleri,
üzeri teneke kaplı 300-400 senelik sandıklar, Osmanlı savaş araçları, taş plaklar,
askılı teraziler, Osmanlı müzik aletleri ve cep saatleri gibi eşyalar şu anda
en çok ilgi gören antikalardır. Bunları her yerde bulmak kolay değildir.
İlimizde üretilen ve artık antika değeri olan Zeytin tüfekleri ise yöremize ait
değerli antika eşyalar arasında yer alıyor.``
Alagöz antika meraklılarının
en çok sorduğu eşyaların: `` plak, gramafon, kömürlü ütü, gazlı lamba ve
radyo olduğunu.`` söyledi.
Elinde bazı eşyaların
koleksiyonu olduğunu ancak bunları sergileyecek bir yer olmadığı için böyle bir
imkana sahip olmadığın anlatan Alagöz: `` koleksiyon yaptığım bazı eşyalar
var, hem bunları hem de diğer antika eşyaları sergilemek istiyorum ancak şu
anda elimde böyle bir imkanım yok. Gaziantep`te bir restorantta eşyaları
sergileme şansı buldum. Bir anlamda orası bir müze denebilir. Başka bir şehirde
bu imkanı bulabiliyorum ama kendi şehrimde bu fırsat maalesef verilmiyor. Ben
sadece sergilemekle sınırlı kalmak istemiyorum mesela bir kaç okulumuzu davet
ettim, çocuklarımız bu eşyaları görsün bunlar hakkında bilgi sahibi olsun
istedim. Başka türlü tanıtım çalışmaları da yapıyorum. Bence değerli olan bu
eserlerin bir şekilde sergilenmesi çok iyi olur.`` şeklinde konuştu.
Topladığı eşyaların hepsinin sağlam olmadığını onların çürümemesi için bazı bakım ve tamir işlerini de yaptığını söyleyen Alagöz, bu eşyaları bulduğumuz zaman ilaçlıyoruz, macunluyoruz, kaynak yapıyoruz. Bu ürünleri yeniden kazanmak ve onları çürümekten kurtarmak için elimizden geleni yapıyoruz diyerek antika eşyalara verdiği önemi anlattı. Günümüzde kullanılan teknolojik ürünlerin zamanla antika değeri kazanma şansının olmadığını belirten Alagöz şöyle konuştu: `` bu ürünlerde el emeği var, göz nuru var. Teknoloji kullanılmamış, ateş, su, demir-bakır ve işçilik var. Bu ürünlere yıllar önce birinin eli değdiği ve emeği olduğu için şu an ben onlara dokunurken heyecanlınıyorum. Ama şimdiki ürünler makina yapımıdır, bu saydığımız önemli özellikler bunlarda yok. Örneğin bir bilgisayar yıllar sonra bir gramafon gibi antika olamaz diye düşünüyorum. Önemli olan bu eşyalarda insanın dokunarak kendinden bir şeyler katması, eşyanın üzerine göz nurunun yansımasıdır. Bunları değerli kılan birazda bu özellikleridir.``
(Fatih YALÇIN)
