Türk Parlamenterler Birliği
Genel Başkanı ve TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi Nevzat Pakdil,
"İnsan hakları ihlallerinin son dönemlerde sanal ortamda da yaşandığına şahit
oluyoruz. Her türlü insan hakkı ihlali, bir insanlık suçudur. Bu tür davranışlar
toplumsal barışımızı zedeler" dedi.
Facebook, twitter ve forum
siteleri üzerinden kaynağı belli olmayan, doğruluğu teyit edilmeden yapılan
haberlerin, fotoshoplu fotoğrafların büyük bir kirliliğe sebebiyet verdiğini
ifade eden Türk Parlamenterler Birliği Genel Başkanı Nevzat Pakdil, "Sosyal
medya yeni bir ilişkiler ağı ve iletişim biçimi ortaya çıkardı. Bu iletişim
biçimi bazen çığırından çıkarak hakaret boyutuna ulaşmakta, ahlaki değerleri
yok saymaktadır" dedi.
Facebook, twitter ve forum
siteleri üzerinden Türkiye Büyük Millet Meclisine, bu ülkeyi yöneten
Başbakanımıza ve ailesine hakaretler yapıldığını, küfürler yağdırıldığını,
bunun kabul edilebilir bir durum olmadığını ifade eden Türk Parlamenterler
Birliği Genel Başkanı ve Kahramanmaraş Milletvekili Nevzat Pakdil,
"Başbakanımıza Gezi Parkı düzenlemesi vesilesiyle yapılan saldırılar, ülkemizin
birliğine ve istikrarına yapılmış saldırılardır. Bu ülkeye hizmet etmekten
başka gayesi olmayan Başbakanımızın şahsında hedef Türkiye'dir. Bazı kesimler tarafından
ekonomisi çökmüş, istikrarı ve itibarı kaybolmuş bir Türkiye arzu edilmektedir.
Akli selimle hareket eden herkes bunların tahakkukuna fırsat vermeyecektir.
Gezi Parkı düzenlemesi bir çevre duyarlılığı ise, bu konuda yetkililer gerekli
açıklamaları yapmıştır. Nitekim Sayın Başbakanımız (Demokratik talebe can feda)
diyerek olumlu tüm isteklerin takipçisi olacağını da ifade etmiştir" dedi.
Sanal alemin de sınırlarının
olduğunu ifade eden Pakdil, "Birçok insan (Twitter'dayım, facebook'tayım,
internetteyim) diyerek alabildiğine özgür olduğunu düşünüyor. Bu özgürlük
anlayışı başkalarına hakaret etme, küfür etme, başkalarının kişilik haklarını
ihlal etme, yalan haber yayma anlamlarına gelmez. Bazen takma isimler
kullanılarak bu saldırının dozu artırılıyor.
Bir de olayın kışkırtıcı tarafı bulunmaktadır. Kötü niyetli kişiler
kasıtlı olarak bu yola da başvurabilmektedir. Bu şekilde hareket edenler
aslında yanlış düşünüyorlar. Çünkü en çabuk tespit edilen suçlar, bilişim ve
teknoloji üzerinden işlenen suçlardır. İnternette olsanız da, sizin gerçek kişi
olarak kim olduğunuz tespit edilebilir ve hakkınızda yasal işlem
başlatılabilir. Bu mesajlar cep telefonlarından, bilgisayarlardan silinse bile
bir şekilde bir yerlerde depolanmaktadır" şeklinde konuştu.
İNTERNET BİR EĞİTİM VE KÜLTÜR ARACI OLMALIDIR
Gençlerin, insanların
kendilerini geliştirmesi, yenilemesi ve yeni kazanımlar sağlaması için
internetin iyi bir fırsat olduğunu ifade eden Türk Parlamenterler Birliği Genel
Başkanı ve TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi Nevzat Pakdil, "Hiçbir
ahlaki değerle bağdaşmayan, milli ve manevi değerlerimizi ayaklar altına alan
mesajlar, paylaşımlar doğru değildir. İnsanların özlük haklarına saldırı,
küfürlü mesajlar hem ahlaki olarak yanlıştır, hem de hukuki açıdan suçtur. Eğer
bir ideolojik fikriniz varsa kimseye saldırmadan, küfretmeden ve hakaret
etmeden bunu duyurabilirsiniz. Eğer bir kişinin fikrini beğenmediyseniz ve bunu
dile getirmek istiyorsanız, haksız duruma düşmeden eleştirel olarak doğru
cümlelerle cevap verin veya cevap niteliğinde yazılar yazın. Bu açıdan
baktığınızda internet, facebook, twitter, forum siteleri bir eğitim ve kültür
aracıdır. İnternet üzerinden münazaralarınızı yapabilir, bilgilerinizi
paylaşabilir, fikirlerinizi yayabilirsiniz. Şu da bir gerçektir ki, bir kişiye
hakaret ederek, küfürler yağdırarak fikirleri değiştiremezsiniz. Bu sadece
toplumu gerer, huzur ortamına zarar verir" dedi.
"İNSAN HAKKI İHLALİDİR"
Olayın insan hakkı boyutuna da
dikkat çeken Türk Parlamenterler Birliği Genel Başkanı ve TBMM İnsan Haklarını
İnceleme Komisyonu Üyesi Nevzat Pakdil, "İnsan hakları ihlallerinin son
dönemlerde sanal ortamda da yaşandığına şahit oluyoruz. Her türlü insan hakkı
ihlali, bir insanlık suçudur. Bu nedenle, söz konusu evrensel hakların tanınması
ve güvence altına alınması gerçek hayatta olduğu gibi sanal hayatta da söz
konusudur. Bizim inancımıza göre, insan sadece bu dünyanın değil, tüm evrenin
temel öznesidir. Bu itibarla, hiçbir ırk, din, dil, renk ayrımı göstermeden
insanların hak, hukuk ve haysiyetine saygı göstermek hepimizin asli görevidir.
Bu mecburiyeti günümüzde en çok kullanılan internet ortamında da göz önünde
bulundurmamız gerekmektedir" diyerek açıklamasını tamamladı.(Selçuk KILINÇ)