AK Parti Grup Başkanvekili ve Kahramanmaraş Milletvekili Mahir Ünal, Kahramanmaraş'ın büyükşehir statüsüne kavuşması ile birlikte ikinci bir üniversiteyi hak ettiğini ifade ederek, Elbistan ile Afşin arasına 10 bin öğrenci kapasiteli bir kampüs yapmak ama
Ünal, AK Parti İl Başkanı
Fatih Mehmet Erkoç, Merkez İlçe Başkanı Necati Okay ve il yönetimi ile birlikte
Elbistan Belediye Başkanı Durmuş Küçük'ü ziyaret etti. Mahir Ünal'a, AK Parti
Elbistan İlçe Başkanı Yunus Kaan Kısaca, belde belediye başkanları ve
partililer de eşlik ettiler.
AK Parti Grup Başkanvekili
Mahir Ünal'ın ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getiren Belediye Başkanı
Durmuş Küçük, göreve geldikleri günden bu zamana kadar yaptıkları çalışmalar
hakkında kısa bir bilgi verdi.
Bilgilendirmesinden dolayı
Belediye Başkanı Durmuş Küçük'e teşekkür eden, AK Parti Grup Başkanvekili Mahir
Ünal, Elbistan ile Afşin arasında 10 bin öğrenci kapasiteli bir kampüs için
Sütçü İmam Üniversitesi Rektörlüğü'nün gerekli girişimleri başlattığını
söyledi.
Ünal, şunları söyledi:
"Biz planlama yaparken kuzeyi
birlikte düşünüyoruz. Yani sadece Elbistan, sadece Afşin olarak düşünmüyoruz.
Kaynak aktarımında da bunlara çok dikkat ediyoruz. Geçtiğimiz günlerde
üniversitemizde bir görüşme yaptık. Yaklaşık 3 bin dönümlük bir alan için
üniversitemiz başvurusunu yapıyor. Buraya bir kampüs için, böylece Afşin Meslek
Yüksek Okulu'nu, hem Elbistan Meslek Yüksek Okulu'nu hem de Elbistan Teknoloji
Fakültesi'ni aynı kampüste toplayıp, Afşin ile Elbistan arasında bir 10 bin
kişilik öğrenci kampüsü, yurduyla, hocaların kalacakları lojmanlarla burada
büyük bir kampüs düşünüyoruz. Temel sorunumuz ne? Temel sorunumuz şu; hoca
gelmiyor. Hoca niye gelmiyor? Böyle cazibeli bir kampüs olmadığı müddetçe hoca
gelmeyecek. O yüzden öncelikle bu Elbistan ile Afşin'in arasına güzel bir
kampus yapacağız. Çünkü Kahramanmaraş büyük şehir olduktan sonra artık
Kahramanmaraş ikinci bir üniversiteyi hak ediyor. İnşallah bu kampüsü de ilerde
üniversite olacak şekilde tasarlıyoruz. Ona göre planlıyoruz. Zaten hastanemizi
bu tarafa aldık. Hastanenin bütün işlemleri bitti. Başhekimimizin bu
başvurusuyla, bizim bildiğimiz dışında başhekim bir proje tadilatı istedi.
Başhekimin başvurusu üzerine bir ay proje uzadı. Ağustos ayında orada kazmayı
vurmayı planlıyorduk. Eylülün sonuna kaldı hastanenin başlama işi. Oruçoğlu
stadının yerine, Suat Kılıç'ın bir sözü vardı, Gençlik Merkezi yapılacak. Oraya
çok büyük bir etrafını da içine alan 6 dönüm üzerine oraya bir büyük bir
Gençlik Merkezi yapılıyor. Afşin'in su işi ihalesi bitti. Afşin'in içme suyu
konusu önemliydi. Hastane işi de müteahhitten kaynaklanan bir şey var. Sonuçta
bunların hepsini birlikte düşünüyoruz Afşin'i, Elbistan'ı. Çünkü bölge bir
arada kalkınabilir. 2013'ün sonunda tüneller bitiyor. 500 milyon gibi bir rakam
harcandı. Tünellerin bitmesiyle birlikte Göksun-Elbistan arası duble yola
kavuşacak. Şuan zaten Nurhak giriş ve çıkışı toplam
''İKTİDARI SOKAKTA ARAMAYA BAŞLADILAR''
Ziyareti sırasında yaptığı
konuşmada ülke gündemine de değinen Ünal, Türkiye'deki yatırımların sürmesi,
ülkenin daha da büyüyebilmesi için siyasi istikrarın devam etmesi gerektiğini
kaydetti. Ünal, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Ama tabii bütün bunların
olması için ihtiyaç duyduğumuz en temel şey istikrar. Türkiye'de siyasi
istikrarın devam etmesi gerekiyor. Ekonomik istikrarın devam etmesi gerekiyor.
Ama son iki aydan beri Türkiye'nin hem siyasi istikrarına hem de ekonomik
istikrarına dönük çok ciddi bir savaş başlattılar. Bu Türkiye için çok ciddi
bir risk oluşturuyor. Sandıkta iktidar olamayacağını anlayanlar sokakta iktidar
aramaya başladılar. Tabii bunun Türkiye'ye çok büyük bir zararı oldu. İki ayda
sadece kırılan, dökülen 140 milyon lira. Yani verilen zarar 140 milyon lira.
Ekonomiye verdiği zararı hiç hesap etmeyelim. Mayıs ayında faiz Cumhuriyet
tarihinin en dip noktasına 4.61'e düşmüştü. Şuanda 9.40'a çıktı faiz. Yani ne yapılmak
istendiğinin de önemli bir işareti. Bu olaylar başladığında benim en büyük
kaygım şu oldu. Bu kadar yatırım yaptık, bu kadar proje, bu kadar sürmekte olan
ve planlanmakta olan iş var. Bu projeler, bu planlamalar bir zarar görür mü
diye. Çünkü Kahramanmaraş'ımızla ilgili, Elbistan, Afşin, ilçelerimizle ilgili
planlamamız var, hayallerimiz var. Yatırımlar gelecek, paralar aktarılacak ki
bu işler olacak ama sonuçta siyasi istikrar, ekonomik istikrar tehlikeye
girdiğinde maalesef bunlar olmayacak. Adamların umurunda bile değil. Adam 20
bin kişiyle çıkıyor sokağa kırıyor, döküyor, dağıtıyor. Evine gidip oturuyor.
Ondan sonra küfrediyor, hakaret ediyor. Sonra da diyor ki bu ülkede özgürlük
yok. Başbakana küfrediyor, Başbakanın annesine küfrediyor. Bizim yedi
sülalemize küfrediyor. Başbakanın kızına hakaret ediyor. Pankartlar asıyor
herkese küfrediyor, twitterden her türlü hakareti yapıyor. Her türlü yalanı
söylüyor. Sonra diyor ki bu ülkede ifade özgürlüğü yok ki. Bu ülkede Menderes'e
diktatör dediler. Özal'a diktatör dediler. En büyük diktatörlüğü bu ülkede
kendileri yaptılar. Milli şef, ebedi genel başkan, tek parti, içişleri
başkanının parti genel sekreteri olduğu, valilerin il başkanlığı yaptığı
dönemler yaşandı bu ülkede. Ama Türkiye bu sorunları aşacak."
''PARADAN PARA KAZANMA DÖNEMİNİ KAPADIK''
Türkiye bütçesinin yüzde
77'lik bir bölümünün faize gittiğini, AK Parti dönemi ile birlikte bu oranın
yüzde 44'e indiğini hatırlatan Ünal, parayla para kazanma dönemini
kapadıklarını vurguladı.
Paradan para kazanan kesimin
tekrar eski günleri özlediği için sokak olaylarını fişeklediğini ifade eden
Ünal, "Milletin parası nereye akıyor. Milletin kendisine akıyor. 2002'den
2013'e kadar faiz lobisine gidecek olan 642 milyar lira halkın cebine gitmiş.
Bu ne demek biliyor musunuz. Çok büyük bir para. Nasıl olmuş bu. Biz iktidara
geldiğimizde Türkiye bütçesinde bütçenin yüzde 77'si faize gidiyormuş. Biz bunu
10 yıl içerisinde yüzde 44'e kadar indirmişiz. Yani artık devletin bütçesinin
yüzde 44'ü faiz giderleri. Bunu daha aşağı çekeceğiz. Şimdi eskiden ne
oluyordu. Parayla para kazanma dönemi vardı. İşadamı parasını yatırıma,
istihdama yöneltmek yerine yüksek faizle parasını bankaya yatırıyordu. Parayla
para kazanıyordu. Şimdi bizim dönemimizde bu bitti. Artık parayla para kazanılmıyor.
Gideceksin reel sektöre yatırım yapacaksın, istihdam yaratacaksın. Dolayısıyla
ülkenin sanayisine, kalkınmasına destek olacaksın. Şimdi kimler bu olayları
fişekliyor. Bakın arkasında kimler var. Dün parayla para kazananlar, bugün eski
günlerin yeniden gelmesini istiyorlar. Paramız tatlı tatlı yerinde dursun,
parayla para kazanalım. Yatırıma, reel sektöre, sanayiye, istihdama dönük
yatırım yapmayalım. Biz rahat rahat zaten büyüyoruz. Şimdi bu bitti. Bu daha da
bitecek. İnşallah o yüzde 44'leri biz daha da aşağı çekeceğiz. Şimdi bize
diyorlar ki siz ülkeyi sattınız. Ülkeyi satıp yatırım yapıyorsunuz diyorlar. 11
yılda özelleştirmeden Türkiye'nin bütçesine giren para 35 milyar TL. Bizim
sadece Kahramanmaraş'a yaptığımız yatırım, 10.5 milyar TL. Eskiden Türkiye
Cumhuriyeti devleti 500 milyon para bulmak için kapı kapı gezerdi. Faize giden
parayı nereye çevirmişiz? Millete, sağlık hizmetine, eğitim hizmetine
çevirmişiz. Yol yapmışız, sosyal yardım yapmışız. Teşvik olarak vermişiz,
nihayetinde milleti tutmuş, ayağa kaldırmışız." diye konuştu.
Elbistan Belediyesi
ziyaretinin ardından, Belediye Meclis Salonu'nda, ilçe genelinde faaliyet
gösteren dernek, sivil toplum örgütü, oda ve sendikaların temsilcileri ile bir
araya gelen Ünal, Elbistan ve bölgesi için yapılması düşünülen yatırımlar,
istekler, şikayetler ve temenniler konusunda detaylı bir toplantı
gerçekleştirdi.
Ortak akıl toplantısında
katılımcıların her birini tek tek dinleyen Ünal, sorunların çözümü ve
beklentiler konusunda, dernek, sivil toplum örgütü, oda ve sendikaların
temsilcileriyle karşılıklı görüş alış verişinde bulundu.İHA