Hukuk fakültesinde okurken Özgür Suriye Ordusu`na (OSÖ) katılan, daha sonra Türkiye`ye sığınmak zorunda kalan Mustafa Abbus, bir gün avukat olacağı hayaliyle yaşıyor.
Ülkelerindeki olaylardan
kaçarak Türkiye`ye sığınan ve Kahramanmaraş`taki çadır kente yerleşen
Suriyelilerin sayısı 17 bine, şehrin çeşitli yerlerinde kiraladıkları evlerde
yaşamını sürdürmeye çalışanların sayısı ise yaklaşık 10 bine ulaştı.
Halep Üniversitesi Hukuk
Fakültesi 3. sınıf öğrencisiyken önce Özgür Suriye Ordusu`na (ÖSO) katılan,
daha sonra Türkiye`ye sığınan Mustafa Abbus, kent merkezinde ailesiyle
kiraladığı evde yaşamını sürdürüyor.
Yarım kalan avukat olma
hayalinin bir gün gerçekleşmesini umut eden Abbus, AA muhabirine yaptığı
açıklamada, Esed`e bağlı birliklerin okula baskın düzenleyip yakaladıkları
gençleri alarak götürdüklerini, kendisinin de yakalanmamak için okulunu bırakıp
ÖSO birliklerine katıldığını söyledi.
Bir yıl kadar ÖSO`da kalarak
Esed güçleriyle çatışmaya girdiğini, daha sonra evlerine bomba isabet ettiğini
duyduğunu ifade eden Abbus, ''Bombardımanda ağabeyim, amcam ve kuzenlerim
şehit olmuş. Bu olaya dayanamadım. Bir süre önce Türkiye`ye gelen ailemin
yanına gelmeye karar verdim'' dedi.
ÖĞRETMENLİK BAŞVURUSUNDA BULUNDU
Abbus, okulu bırakmasıyla
avukatlık hayallerinin yıkıldığını ancak umudunu yitirmediğini, okulunu
tamamlayarak bir gün avukat olmak istediğini söyledi.
Suriye`den gelerek çadır kente
yerleşen ailelerin çocukları için öğretmenlik başvurusunda bulunduğunu belirten
Abus, ''Onların eğitimlerinden geri kalmamaları ve yaşanan acı savaşın
psikolojisini atabilmeleri için başvurdum. Kontenjanın dolu olduğunu, şu an
ihtiyaç olmadığını söylediler. Çadır kent yönetimi fırsat verirse okulda
felsefe dersi vermek istiyorum'' diye konuştu.
Abbus, Türkiye`nin
kendilerinin tüm ihtiyaçlarını giderip, emniyet ve sağlık önlemlerini aldığını
ve hiçbir ihtiyaçlarının kalmadığını, bunun bir Müslüman olarak kendilerini
mutlu ettiğini vurguladı.
Yetkililere ve Türk milletine
teşekkür eden Abbus, şunları kaydetti:
''Türk milleti sağ olsun.
Yedikleri ekmeği bölüp bize veriyor. Kardeşlerinden ayırt etmeden giydikleri
iki elbiseden bir tanesini bizimle paylaşıyor. Onlara teşekür ediyorum. Esed`in
zalimliği kimyasal saldırıyla kanıtlanmış oldu. Zaten çocuk, yaşlı, kadın ve
hasta demeden hep öldürüyordu. Son yaptığı kimyasal saldırıyla beraber bütün
dünya bunu gördü. Müslüman devletlerden isteğimiz, Esed`in gitmesi için ve Suriye`nin
eskisi gibi olması için yardımlarını bizden esirgememesidir.''AA