Tarih: 17.09.2013 14:30

Cemaatlerin içindeki hainler

Facebook Twitter Linked-in

Ülkemizde farklı isimler altında birçok cemaat var, bu inkâr edilemez bir gerçek. Herkes kendi imkânları ölçüsünde hayır işleri yapmaya çalışıyor. Cemaatlerin, yapılarını, yaptıklarını, amaçlarını anlatacak, tartışacak ya da haklarında hüküm verecek değilim.

Ancak bir türlü anlayamadığım bir şey var ki bu cemaatler içinde bir şekilde ağ kurmuş ve koparılmaz bir şekilde oraya kök salmış namussuzların, menfaat düşkünlerinin ve yalakaların olmasıdır. Bu topluluk içinde masum ve samimi niyetlerle çalışmaya devam eden insanların sayısı belkide çoktur ama içlerine yuvalanmış bu namussuz, kaypak ruhlu hainler birkaç kişiden oluşmalarına rağmen sayısal anlamda çoğunlukta olan o insanların yaptıklarına da leke sürüyor.

Gözleri ahrete bakamaz olmuş, fikirleri ceplerinde ya da peşinde koştukları makam, mansıp sevdasında olan bu karaktersiz varlıklar içinde bulundukları grupları, toplulukları, cemaatleri tamamen kendi çıkarları doğrultusunda kullandıkları için mensubum diye atıp tuttukları oluşuma da ne kadar zarar verdikleri hiç umurlarına gelmez.

Yalakalık noktasında zirveye gelmiş bu hainler, attıkları her adımda kendi çıkarlarını düşünür, bir sonraki hamlede tamamen gözlerini diktikleri makama odaklanır ve bu doğrultuda yaptıkları yalakalık onların şeref madalyası olur. Aynı zamanda katlettikleri değerlerin ve hakkını gasb ettikeri insanların mazlumiyeti, mağduriyeti, acısı onların kalplerine zerre kadar acı vermez. Ama her konuşmalarında tamamen davaları için yaşarlar, tamamen vatan ve millet sevdasıyla coşarlar ve bir başkasının iyiliği kendilerinin dünya ve ahret saadetine bile mal olsa onlar için yaşar, onlar için çırpınır görünürler. İşte bu hainliklerinin, namussuzluklarının en iyi kılıfıdır.

Çok çalışır gibi görünür, ama hiçbir iş yapmazlar, gelen emir ve isteklere boyun bükmüş her ne ise kabulümdür diyen ikiyüzlü tavırları onları adeta görünmez bir kalkan gibi korur. İşte bu çalışkan ve samimi görünüşleri onları daima üst noktalarda tutar ve içinde bulundukları cemaatte de sözü dinlenir hale getirir. Oysa bu kaypak hainler söylediklerinin tam aksine yaşarlar, çıkarları için yapmadıkları namussuzluk kalmaz ve akıllara durgunluk verecek kadar da hırsızlık yaparlar. Siz bunu hem maddi hem de manevi anlamda değerlendirebilirsiniz.

İşte bu asalaklar maalesef temsil ediyor göründükleri toplulukların en büyük düşmanıdırlar. Çünkü içerden zarar görmeyen ve yara almayan bir yapıya dışarıdan güç yetirilmesi pek kolay değildir. Ama bu çıkar düşkünü, makam sevdalısı yaratıklar yavaş yavaş zarar vermeye devam eder. Yapılan bütün işler bunların yüzünden lekelenir, iyilik yapmak isteyenler de bunlardan dolayı düşündükleri şeylerden vazgeçerler. Buda neticede ciddi anlamda zarar verir, geriye koca bir küskünler ordusu ve hasımlar topluluğu kalır.

Kim suçlu kim masum demiyorum, ama mutlaka sorumlu olan birileri vardır ve bu konularda daha çok dikkatli ve duyarlı olmaları gerekir. Namussuzlar yüzünden namuslu insanların zarar görmesi akla, mantığa, tabiata aykırıdır.

Ve onlar asla vazgeçmezler, ta ki deşifre olana veya saf dışı bırakılana kadar.

İşte can alıcı soru, bu adamlar gerçekten bilinmiyor mu, yoksa biliniyor da bir sebeple dokunulmuyor mu? Ya da bunlar bazı güçler tarafından cemaatleri yıpratmak maksadıyla organize mi ediliyor?

Aynı zamanda, Zalimlere merhamet mazlumlara zulüm olur…




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —