Tepebaşı; Vatandaş Yöneticinin Ailesidir

AK Parti Onikişubat Belediye Başkan aday adayı M.Nedim Tepebaşı belediye başkanlığı görevinin nasıl anlaşılması gerektiğini yorumlayarak niçin aday adayı olduğunu değerlendirdi.

Tepebaşı; Vatandaş Yöneticinin Ailesidir

M. Nedim Tepebaşı yaptığı açıklamada şunları söyledi. "İlk başta şuna inanıyorum ve kabul ediyorum ki bir belediye başkanın önceliği vatandaşları olmalıdır. Çünkü onların sorumluluğunu üzerine almış olmaktadır. Daha açık bir ifadeyle vatandaşın velayetini yani onların her türlü işlerini takip etmeyi ve üstlenmeyi kabul etmiş demektir. İster kendi rızası ile olsun, isterse kendisine gelen teklif neticesinde göreve gelmiş olsun, bu çok önemli ve ciddi sorumluluğu üstlenmiş sayılmaktadır. Sorumluluk alanında bulunan her kişi artık yöneticinin ailesi olmuştur. Gece çocuğunun üstünü örtmeyi Allah yolunda cihattan daha üstün tutan anlayış bizim en önemli kültür mirasımızdır. Yani kişinin eşi ve çocuklarına ilgisi ne ise yöneticinin vatandaşlarına karşı ilgisi en az bu seviyede olmalı, hatta sevgisinin, ilgisinin ve zamanın daha fazlasını onlara ayırmalıdır. Çocukları arasında adil olması gerektiği gibi halka karşı ve onlar arasındaki uygulamalarda da adil olmalıdır. Yönetim bir emanetse ki öyledir, o zaman emaneti alan onu korumak zorunda olduğu gibi yönetim emanetine de aynı duyarlılığı göstermeli ve ona gözü gibi sahip çıkmalıdır.

Belediye başkanı, bölgesinde yaşayan vatandaşın ayağına bulaşan çamurdan rahatsız olmalı, o çamuru kendi ayakkabısında görmelidir. Biliyoruz ki iyi bir yönetici, halkı doymadan kendisi yemeğini yemeyendir.

Hizmetin en makbulünün hakkaniyet ölçüsünde ve zamanında yapılan hizmet olduğuna inanmaktayım. Hak gözetilmeden yapılan iş ile imkân varken zamanında yapılmayan iş, hizmet değildir, ya da muteber değildir. Buna riayet etmeyen kişinin asla iyi bir yönetici olamadığını yakinen biliyorum. Bir yerde yönetici olmanın dünyayı sırtlamak anlamına geldiğinin bizzat yönetici tarafından kabul edilmesinin ve en azından bunu ve işinin ağırlığını hissederek çalışmasının gerekliliğine inanıyorum.

Bizde:"Deliye yol gelmiş sevinmiş, akıllıya yol gelmiş düşünmüş!" diye bir söz vardır. Buradaki "yol" bazı yörelerde düğün davetiyesi anlamında gönderilen bir eşyadır. Bu özdeyişte yöneticilik sorumluluğunu görüyorum. Zira yöneticilik koltuğuna oturan, bir bakıma iğneli koltuğa oturmuş gibidir.

En muteber hizmet herhangi bir karşılık beklenmeden yapılanıdır. Kişi niyetinin karşılığını görür, görecektir de. Ancak saygı duyulacak ve itibar edilecek olanı ödülü sadece öteye bırakılanıdır. Bunun da ötesi Yunus'un:"Bana Seni gerek Seni" dediği gibi olanıdır. Yani hizmetin saygın olanı; sevap da dâhil hiçbir karşılık beklenmeden yapılan çalışma ve hizmettir. Hiçbir olumsuzluk yokken, kimi kişiler kendisini öteleyip başkalarına ikram etmekten mutlu olurlar ya, işte o halet-i ruhiye gibi bir şeydir bu. Bunun dışında kalan anlayış, kişinin sorumluluğunu artırmaktan başka bir şey değildir, bu tür bir bakışın neticesinde sahibine kalan belki de vebal ve yorgunluktan başka bir şey olmayacaktır.

Hizmetin karşılığını beklemek bu anlayışı ve o makama oturan şahsın kişiliğini gölgeler, tartışılır hale getirir. Bizim anlayışımızda, yapılan bir işten dolayı, hizmet sunulan kişi veya kişilerden teşekkür beklemeye bile izin verilmez.

Bu kadar sorumluluğu olan bir göreve talip olmak kişinin anlayışına göre değişebilirse de aslında büyük cesaret isteyen bir iştir ama bu işi birisinin yapması gerekmektedir. Bu anlayışla aday adayı olduğumu belirtmek isterim. Elbette ki her sorumluluğun bir bedeli olacaktır. Bunu dünyada iken almayı bekleyenler olabilir ancak bunun bir yanılgı olduğunu kabul ediyorum. Bizim inancımızda ve kültürümüzde bu sorumluluğu yüklenmenin karşılığı en nihayet öteki âlem için düşünülmelidir."

M. Nedim Tepebaşı, "Unutulmamak için kalıcı işler yapmak güzeldir, ancak yapılan işlerin kendisinin kalıcı olması daha güzeldir. Yapılan işler tüm geleceği kapsayacak nitelikte olmalıdır. Öyle ki; taştan yapılmış bir kemerin kilit taşının fonksiyonel özelliğini taşımalıdır. Nasıl ki tepedeki kilit taşını yerinden oynatmak mümkün değilse, yapılanlar, gelecekte birine bile dokunulamayacak özellikte yapılmalıdır. İşte biz, her şeyin yerli yerince olması için bu göreve talip olmuş bulunmaktayız! Belediye Başkan Yardımcılığı yaptığım dönemde sütre gerisinde durmaya azamî gayret göstermekle beraber sürekliliği olan işleri planlayıp uygulamaya özen gösterdim. Halen devam etmekte olan; aşevi, öğrenci çamaşırhanesi,(adları değiştirilse de)yaşlılar dinlenme salonu, çıraklara çorba verilmesi ve gıda bankası, eşya toplama ve dağıtım merkezi, kütüphane çalışma sistemi, kafeterya, doğal ekmek üretimi, meslek edindirme kursları, taziye evi uygulaması, sanat çalışmaları, bakıma muhtaç ve kimsesizlere evinde bakım ünitesi bu bağlamda gerçekleştirdiğimiz işlerdendir. Bunların hiç birisi tesadüfî yapılmış işler değildir."dedi.

M. Nedim Tepebaşı, Bu hizmetlerin kesinlikle devam etmesini öngörmenin yanında bunlara yenilerini de eklemek en büyük arzumuzdur. Engelli insanlarımıza en üst seviyede hizmet vermek, kreşler ve okul öncesi kurumlar açarak ailelerin yükünü hafifletmek ve sorumlu-yetkili kişilerce bu hizmetleri yürütmek, çocuklarımızı asrın belası uyuşturucu bataklığına düşmekten koruma çalışmaları yapmak, bataklığa düşenleri kurtarmak, işsizliğin sıfır noktasına inmesi için meslek kurslarının çeşit ve sayısını artırmak, iş imkânları araştırmak, mikro kredi sistemini uygulamaya koyarak iş sahibi olmak isteyenlere yardımcı olmak, iş alanını genişletme ve yaygınlaştırma çalışmaları yapmak, üretici ve pazarlamacılara modern ve rahat ortamlar hazırlamak, iç turizmi canlandırmak, sporun hemen her dalında imkânlar sunmak, sporun geliştirilmesi için eksiksiz ve kaliteli malzeme desteği vermek, her yaştan insanımızın bilgi ve becerilerini geliştirecek hemen her dalda çalışmalar yapmak, gelir seviyesi düşük olanlar için sağlıklı ve güvenli binalar inşa etmek, çarpık yapılaşmanın önüne böylece geçmek, kentimizi en rahat yaşanılır bir kent yapmak, herkesin hakkını yasalar çerçevesinde korumak ve haksızlığa geçit vermemek, en önemlisi bir huzur kenti olmak için çalışmalar yapmak hedefimizdir.

Kalıcı ve sürekli işlerin dışında insanların anlık ihtiyaçları da dikkate alınarak  en kısa zamanda yasalar çerçevesinde çözüm üretmek ilkemiz olacaktır.

Sorumluluk anlayışımız ve çalışma sistemimiz değerli halkımıza saygıyla arz olunur."dedi. (Esra AKÇAKALE)



1

Kahramanmaraş’ta Tarihi Eser Kaçakçılığı Operasyonu

2

“Her Türlü Afet ve Acil Duruma Hazırız”

3

Kahramanmaraş’ta emlakçılık sektörüne yeni bir boyut geliyor!

4

Sinan Akçıl, Şarkılarıyla Unutulmaz Bir Gece Yaşattı

5

İstiklalspor Basketbol Takımı Fırtına Gibi Başladı! 77-66’lık Zafer