"Yönetici; Mahrem işlerinin
dışında vatandaşının her zaman yanında olmalıdır!" diyen M.Nedim Tepebaşı şunları
söyledi. "Yöneticinin her zaman aklında tutması gereken en önemli konu;
vatandaşın sorumluluğunu üzerine aldığının farkında olması ve aldığı
sorumluluğu unutmamasıdır. Hiç bir ayrım olmadan her vatandaş da arkasında
Allah'tan sonra devletin, yerelde belediyenin olduğunu hissetmelidir. Halka
bunu hissettirecek ve böyle olduğuna halkı inandıracak olanlar da
yöneticilerdir, yöneticiler arasında ise belediye başkanlarıdır. Belediye
başkanlarının halkına vereceği ilk ve sürekli geçerliliği olan mesaj budur."
Devlet yönetimiyle halkın
uyuşmadığı yerde saygı ve sevginin dolayısıyla huzurun olması imkânsız bir iş
olduğunu söyleyen M.Nedim Tepebaşı şunları söyledi. "Yönetim, huzur ve refahın
temini için vardır. Halk, belediye başkanını her ortamda kendilerini temsil
etmesi, icraatlarında adaletli olması, doğru işler yapması, haklarını koruması,
bütçeyi iyi yönetmesi, asrın gerektirdiği hizmetleri hayata geçirmesi, daha iyi
işler yapması için seçer.
Seçmenle seçilen arasında
seçim münasebetiyle bir yakınlaşma oluşacaktır. Belediye başkanı, bu yakınlaşmayı
kentin selameti ve birliği açısından bir fırsata dönüştürmeli, yerine göre
sevgisini, yerine göre de saygısını vatandaşından asla esirgememelidir. Yönetici
bir semboldür, belediye başkanı hemşerilerinin temsilcidir, onların haklarını
korumak ve hakları olan hizmetleri usulüne uygun olarak zamanında yapmak
anlamında bir emanetçidir. Belediye başkanı herhangi bir karşılık beklemeden
halka hizmeti üstlenmeli, sadece onlara hizmetin onuruna talip olmalıdır.
Halkın kendisine verdiği emanetin, kendisinin de verilen emaneti üstlendiğinin
bilincinde olmalı, kendisini hak sahibi olarak görmemeli, asıl hakkın sahibi
olan halkı, hak sahibi bilmelidir."
M.Nedim Tepebaşı: "Başta
belediye başkanı olmak üzere bütün belediye yönetimi, işinin takipçisi ve
planlayıcısı olmalıdır, belediye başkanı ayrıca bütün görevlilerin ve yapılacak
işlerin programlayıcısı ve takipçisi olmalıdır.
Hiç bir vatandaş, belediyenin kapısına gelmeye mecbur kalmadan işler
zamanında ve gerektiği gibi yapılmalıdır. Halk, işlerin böyle yürüdüğünü
görmeli ve işlerin doğru yapıldığına inanmalıdır.
Belediye başkanı hesabını
kitabını iyi bilmeli, cimrilik yaparak hizmeti esirgememeyi ve gereksiz
harcamalardan uzak durarak savurgan olmamayı bilmelidir.
Herkesin ihtiyacının
farklılıklarını ve ortaklıklarını baştan tespit ederek ihtiyaca göre hizmeti
esas almalıdır. Her durumdaki vatandaş için en kolay erişebilecekleri
hizmetleri tespit etmeli ve sunmalıdır."dedi.
M.Nedim Tepebaşı: "Belediye
başkanı, yapılan işleri her vatandaşın sahiplenmesine fırsat vermeli ve bunu
mutlaka başarmalıdır."Ben" merkezli çalışma yerine başarıları paylaşmayı
bilmelidir. İyi gününde, zor gününde vatandaşının yanında olan belediye
başkanını halkın unutmayacağının farkında olmalıdır. Böyle olmasa bile belediye
başkanı tek taraflı fedakârlıktan kaçınmamalıdır. En saygın davranışın bu
olduğuna inanmalıdır.
Geçmiş yönetimlerin
başarılarını ve başarısızlıklarını irdelemeli, elde ettiği bulguları dikkate
almalı, hiçbir açıklama ve yorumda bulunmadan kendisine yön vermesi bakımından,
kentin yararına iyi ve doğru değerlendirmeler yapmalıdır.
İşte bütün bu saydıklarımız,
görev bize verildiği takdirde yol
haritamız olacaktır inşallah!" dedi. (Murat KAVUN)