Elbistan Genç Girişimciler ve İşadamları Derneği (ELGİAD) tarafından düzenlenen "Türkiye'de Kuvvetler Ayrılıkları ve Çözüm Önerileri konulu konferansa katılan Anayasa Komisyon Başkanı ve TBMM İstanbul Milletvekili Prof. Dr. Burhan Kuzu, "Bu anayasada dem
Sword Otel Toplantı Salonunda düzenlenen konferans, ELGİAD
Başkanı Ümmet Güven'in açılış konuşmasıyla başladı. Ardından AK Parti
Kahramanmaraş Milletvekili Yıldırım Ramazanoğlu, "Çok önemli bir siyasi süreç
içerisinde Türkiye önemli bir dönemin içerisinde yer alıyor. Özellikle
bugünlerde ülkemizin yetiştirdiği değerli hukukçulara ihtiyaç duyduğumuz bir
dönemin içerisindeyiz" ifadelerine yer verdi.
Son olarak kürsüye gelen Anayasa Komisyon Başkanı ve TBMM
İstanbul Milletvekili Prof. Dr. Burhan Kuzu, "Bu anayasada demokrasinin D'si
yok, kuvvetler ayrılığı yok" dedi.
"Türk insanı müteşebbis bir ruha sahip'' diyen Kuzu,
''Bizim insanımız sürekli dolaşır, bunun da nedeni girişimci bir ruha sahip
olmasıdır. Bizim bunları yapmamızın önemli nedeni güçlü bir hükümetimizin
olması. Devletler bir zaman krallık, bir zaman imparatorluk yapıyla yönetilmiş
ve en sonunda demokrasi ile yönetilmeye başladı. Devletin cumhuriyet olması tek
başına demokrasiyi getiremez. Demokratik olmak için devletin şeklinin
cumhuriyet olması yetmiyor. Muhalefet için bu yetiyor, yıllardır böyle yaptı.
Sistemlerin adını koyarken onun özüyle birlikte getirebilirsek anlamı olur.
Cumhursuz cumhuriyet olmuyor. Demokrasi güçleri ayırmada bir formül bulmuş.
Demokrat olma, demokrasi getirme ve bunun yansıma. Demokrasi halka nasıl yansır
diye soruyorlar. Bugün gelinen noktada eğer kuvvetler ayrılığı varsa yasama,
yürütme, yargı organları iyiyse birbirinde demokrasi daha iyi çalışır. Bir
ülkede bütün gücü bir adama verdiğiniz zaman bu güçler kötüye kullanılabilir.
Hepsi ayrıdır ama hepsi millet adına iş yapar. Türk siyasi tarihine baktığımız
zaman ilk olarak 1876 Anayasası ile başlamıştır. Padişahın yetkileri
kısıtlanmaya başlanmış. Bu anayasada demokrasinin D'si yok, kuvvetler ayrılığı
yok. Kurulan cumhuriyette nedir ölçü; egemenlik milletindir. Atatürk'ün
anayasalarında egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Millet bu egemenliğini
meclis aracılığıyla kullanır diyor. Bu meclis milletin yegane ve hakiki
temsilcisidir. Ne demektir bu; hiç kimseyle bunu paylaşamaz. Milli egemenliğe
bu kadar değere veren Atatürk'ten sonra onun devamı denen partiler farklı
uyguladılar" dedi.
Kuzu, "Tek başına iktidarda olan CHP milli egemenlikten ve
demokrasiden uzaklaşmaya başlıyor. 1947'ye kadar baskı kuruluyor. İlk defa
Menderes parti kurduğu zaman, birçok yerde imam hatipler tekrar açıldı,
demokrasi noktasında biraz daha egemenlik öne çıkar gibi oldu. 1982
anayasasında 80'e yakın madde değişti. 2010 yılındaki referandumdan sonra çok
farklı hale geldi. Bu ülkenin askeri yapısı darbe yapmaya müsaitti. İlk defa
bir başbakan yeter dedi. Vesayet olduğu bir yerde nasıl demokrasi olur. Askeri
vesayetten kurtulduk, şimdi de yargı vesayeti ortaya çıktı" şeklinde konuştu.
Konferansa; Elbistan Kaymakamı Tuncay Akkoyun, Cumhuriyet Başsavcısı Doğan Bülent Belli, Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Hüseyin Koçal, Garnizon Komutanı Kurmay Binbaşı İbrahim Yazıcı, Elbistan Emniyet Müdürü Barış Murat Başol, Elbistan Belediye Başkanı Durmuş Küçük, Elbistan AK Parti İlçe Başkanı Yunus Kaan Kısaca ve vatandaşlar katıldı. (İHA)