Onlar bütün çileyi okumak için çekiyor

Özellikle kış aylarında Mahallenin doğu tarafında yerleşim yerinin en dışına yapılan okula gitmek çocuklar için kabusa dönüşüyor. Yaklaşık 2 kilometre yolu sırtında çantasıyla soğuk ve karlı havalarda yürümek zorunda kalan anaokulu ve ilkokul öğrencileri kış aylarında adeta talim yaparak eğitim-öğretim almaya gidiyor. İklim özellikleri ve mevsim şartlarından dolayı don olaylarının şiddetli bir şekilde yaşandığı mahallede bu uzun yolu yürümek zorunda kalan minikler kışın zorluklarını iliklerine kadar yaşamak zorunda kalıyor.

Aileler akşam eve gelen çocuklarının perişan halini gördüklerinde yüreklerinin yandığını ifade ederek ellerinden bir şey gelmediği için kahrolduklarından dert yanıyor. Evleri mahallenin dışında olan aileler ise sabah ve akşam çocuklarını okula kendileri götürmek zorunda kalıyor. Kar yağışının şiddetli olduğu günlerde ise bu durum hem çocukları hem de ailelerini perişan ediyor.

Geleceğin mimarı olacak çocukların zor koşullarda okuduğunu anlatan aileler, ülkenin birçok yerinde öğrencilerin kilometrelerce yolu yürümek zorunda kaldığı için kendi hallerine şükretse de çocuklarını o halde gördükleri zaman yüreklerinin parçalandığını söylüyor.

Yaşanan bu sorunların çözümsüz olmadığına dikkat çeken muhtar Mahmut Tilki, mahallenin ortası sayılabilecek bir yerde eski okul arsasının bulunduğunu ve buraya yapılacak ek bina ile sıkıntının ortadan kaldırılacağını söyledi.

Yaşları küçük olan ve yaşadıkları zor şartları kaldıramayacak durumda olan minik öğrenciler ve aileleri bu konuda kendilerine uzanacak devletin şefkatli elini bekliyor.

Öğrencilerin yaşadıkları sıkıntıları anlatan ve konu hakkında bilgi veren Yumaklıcerit Mahallesi Muhtarı Mahmut Tilki şunları dile getirdi: "Mahallemizde çocuklarımız için şu andaki en büyük sorun okul, özellikle ana sınıfı ve ilkokul 4'e kadar olan sınıflardaki çocuklarımız için daha büyük bir sıkıntı. Çünkü burada mahallenin iki tarafını düşündüğümüz zaman aradaki uzaklık yaklaşık 2 kilometre kadar. Okulda mahallemizin dışında olduğu için çocuklar büyük sıkıntı yaşıyor. Öğrencilerin bu sıkıntıları yaşamamaları için eskiden kalan bir eğitim binamız var, ana sınıfından itibaren 4. sınıfa kadar olanlar için ek derslik yapılırsa hem çocuklar sıkıntıdan kurtulur hem de aileler rahat eder. Kış şartları malum, soğuk ve karda öğrenciler için okula gitmek daha zor oluyor. Çocukların yaşları küçük olduğu için çantalarını omuzlarına aldıklarında yere değiyor zaten. Birçoğunu annesi babası okula götürüyor, karda, kışta bu öğrencilerin durumu daha zor olacak. Annesi babası, kardeşleri olmasa çocuklar bu durumda okula bile gidemez. Kış aylarında öğrenciler akşam 18:00'da okuldan çıktığı zaman hem karanlık hem de soğuktan daha çok perişan olacak. Şu anda boş duran yere yeni bir bina yapıldığı zaman aşağı yukarı mahallenin ortasına denk gelecek ve mesafeyi de kısaltacak."

1950'li yıllarda yapılan eski binanın şu anda atıl durumda bulunduğunu ve arsasının geniş olduğunu ifade eden Tilki, şunları söyledi: "Eski binanın arsası epey geniş bu bizim sıkıntımızı giderir. Şu anda kullanılmayan bir bina var ancak orada eğitim-öğretim verilmesi imkansız, yeniden bir bina yapılması gerekiyor. Burada müsait bir arsa var, bizim istediğimiz buraya bu çocuklarımızı zor durumda bırakmayacak bir okulun yapılması."

Eğitim konusunda son yıllarda ailelerde büyük bir değişim olduğunu ve şimdi birçok gencin ODTÜ, Ankara Üniversitesi, Hacattepe, İstanbul Üniversitesi ve Gazi gibi ülkenin seçkin Üniversitelerinde lisans eğitimi aldığını belirten Tilki, mahallenin bir de liseye ihtiyacı olduğunu kaydetti.

Şu anda yaklaşık 70 öğrencinin ilçede veya farklı yerlerde liseye gittiğini söyleyen Muhtar Mahmut Tilki, daha önce karakol olarak yapılan binanın atıl durumda olduğunu ve söz konusu yerin lise olarak kullanılabileceğini aktardı. Aynı zamanda lojmanları da bulunan binanın gelecek öğretmenler için de avantajlı olduğunu ifade etti.

Mahallede lise olduğu zaman öğrencilerin başarılarının artacağını ve daha çok gencin Üniversiteye gitme imkanı bulacağını vurgulayan Tilki şu şekilde konuştu: "Aynı zamanda bizim burada bir de lise sorunumuz var, şu anda kullanılmayan bir karakol binamız var, okul için uygun olduğunu düşünüyoruz. Burada şimdi taşımalı sistem var, taşımalı sistem ile de çocuklar her gün kalkıp Pazarcık'a gidip geliyor bu şartlarda ne kadar ders çalışabilecek? Bu durum hem devlet ekonomisine zarar hem de çocuklar hiçbir şey anlamadan sabah gidiyor okula akşam geliyor yorgun. Şu anda yaklaşık 70 öğrenci dışarıda okuyor. Bu koşullarda bir öğrenci ne yapabilir? Şu anda boş duran eski karakol binası bize bakıyor biz binaya bakıyoruz! Vicdanımız kabul etmiyor, bina kendiliğinden çürüyüp gidiyor. Bu kadar yatırım yapılıp daha sonra onun çürümeye bırakılması gerçekten insana vicdan azabı çektiriyor.  Biz olsak dahi aynı durumda oluruz, geliriz yatarız başka bir şey yapamayız. Yetkililerden bizim istediğimiz, bunu yapamayacağımız için, bir yardım bekliyoruz. Bizim için en önemlisi ilköğretimi faaliyete geçirirsek çok güzel olur." (MURAT KAVUN)