200'e yakın görev ve sorumluluğu olduğu halde birde nöbete zorlandıklarını söyleyen Demir şu ifadeleri kullandı. "Bu hafta yayınlanan genelge ile Cumarteside çalışacaksanız denilmiştir. Tüm bunlar yetmezmiş gibi Sayın Bakan Pazarda çalışacaklar diyerek aba altından sopa göstermektedir. Sağlık Bakanlığı personel sayısı ve iş yükü konusunda başı sıkıştığında, hemen aile hekimlerini ve aile sağlığı çalışanlarını aklına getiriyor. Sağlıkta dönüşüm ile mahvettiği sağlık sisteminin faturasını aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanlarına kesmeye çalışıyor."
Acillerde nöbet tutacak hekim
ve sağlık personeli sayılarında sıkıntıların ortaya çıktığı ifade eden Demir
şunları söyledi. "Bakanlığın ilk aklına
gelen aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanları. Oysa 4000`e yakın hekim, hekimlik
görevleri ile uzaktan yakından ilgi ve alakası olmayan idari görevlerde
istihdam ediliyor. Onlara nöbeti aklına bile getirmiyor.
Peygamber Efendimiz Bir Hadisi
Şerilerinde buyuruyorlar ki Bir saat adaletle hükmetmek, bir sene ibadet
etmekten daha hayırlıdır.
Şimdi bakıyoruz ki bir saniye
bile adaletli davranılmıyor. Adaletin terazisinin şaştığı, hakkın ve hukukun
yerlere çalındığı, kul hakkına ise riayet edilmediği bir dönemi yaşıyoruz.
Sözleşme imzalanırken sadece
kendi işinizi yapacaksınız, nöbetler olmayacak denilen aile hekimliği sistemi
bugün her yerinden delik deşik edilmiş vaziyette duruyor. İşte bugün bu
haksızlıklara ve adaletsizliklere dur demek adına iş bırakan aile hekimlerimizin
ve aile sağlığı çalışanlarının yanındayız."
Türk Sağlık-Sen olarak iş
bırakma kararı aldıklarını ve onların bu
mücadelelerinde destekçileri olduklarını ifade eden Demir şunları söyledi. "Hakkını
savunan ve iş bırakarak duruş gösteren tüm aile hekimleri ve aile sağlığı
çalışanlarına teşekkür ediyorum. Bugünkü iş bırakmadan herkes kendine düşeni
almalıdır. Aile hekimliği ve aile sağlığı çalışanlarının sorunlarına kulak
verilmeli, talepleri yerine getirilmelidir. Burada 3 hatırlatma yapmak
istiyoruz. Bunun birincisi idarecilerdir ki iş bırakma sendikal bir haktır.
Bizim Türk Sağlık-Sen olarak bu konuda alınmış kararımız vardır. Soruşturma açmaya yeltenenler suç
işleyeceklerdir. Böyle bir girişimde bulunmamalıdırlar. İkincisi burada bir hak
ve hukuk mücadelesi varken yetkili malum sen'in niçin olmadığını aile hekimleri
ve aile sağlığı çalışanları iyi sorgulamalıdır. Kendilerine yapılanlara ses
çıkarmayan, Hakları için alanlara çıkmayanlardan hesap sormalıdırlar. Varsa
üyeliklerini gözden geçirmelidirler. Üçüncü hatırlatmada Sağlık
Bakanlığı'nadır. Aile hekimliği sistemini mahvettiniz. İçinden çıkılmaz bir
hale doğru sürüklüyorsunuz. Çalışanlara zulme son verin ve sistemi çalışanlar
için zalimlik aracı olmaktan çıkarın." (FATİH YALÇIN)