Aslen Osmaniye Düziçi Böcekli beldesine kayıtlı olduğunu belirten Galip Gül, kimlik sorunu yüzünden evlerinden atıldıklarını bu yüzden Kahramanmaraş Mehmet Akif Mahallesi 20. Sokak üzerinde ikamet eden Fadime Çetin'in kendisine ve ailesine sahip çıktığını söyledi. Gül, 9 senedir bu dava ile uğraştığını belirterek şunları söyledi: ''Ben yabancı memlekette değilim Türk bayrağının altında doğdum, altında öleceğim. Allah rızası için elimizden tutun, iki torunum öldü. Leş gibi gidip dağ başına gömdüm. 35 senedir çobanlık yapıyorum, canımdan bıktım. 61 yaşındayım. Kimliğim vardı. Nüfus müdürlüğü el koydu. Benim tüfek ruhsatım bile var. Benim evlenme cüzdanım, hesap numaram vardı hepsine el konuldu. Osmaniye Düziçi Böcekli beldesine kayıtlıyım. Bana söylediler kimlik değişmesi gerekiyor. Kimlik değiştirme bahanesiyle hayali mesele koydular ortaya, her şeyimizi elimizden aldılar. Allah`a sığınırım devletime sığınırım. Bayrağımın dibinde doğdum, bayrağımın dibinde ölmek istiyorum. Yalnız şu çocuklar kalem yerine değnek tutuyorlar çobanlık yapıyorlar. Vicdanınız sızlasın. Nur topu gibi çocuklar bunlar. Allah'tan korkun, vicdan merhamet edin. 7 çocuğum, 30 torunum var. Hiçbirimizin kimliği de yok. 9 yıldır kimliksiz dolaşıyoruz."
"KİMLİĞİ OLMADIĞI İÇİN 45 GÜN YABANCILAR ŞUBESİNDE
YATTI"
Galip Gül'ün 27 yaşındaki kızı
Fatma Gül de, Malatya`ya bir kayısı bahçesine çalışmaya gittiklerini belirterek
şunları söyledi: ''Ufak bir tartışmamız oldu. Bizi karakola götürdüler tüm
ailece. Orada beni yabancı şubede yatırdılar kimliğim olmadığı için 45 gün.
Suçsuz olmama rağmen tek başıma nezarethanede kaldım.''
Bütün anneler gibi kendisinin
de çocuklarını okutmak için okula göndermek istediğini söyleyen Galip Gül'ün
eşi Aynur Gül de, "Benim yaşım 60'mı 65'mi, okumuşluğum yok bilmiyorum.
Çocukları askerliğe aldılar. Diyemiyorum bir şey. Allah kimseyi bu duruma
düşürmesin. Şurada ölsek bizi mezara bile katmazlar. Çocukların kimliği yok işe
gidiyorlar almıyorlar bu nedenle aç kalıyorlar. Resmi nikah yapamadıkları için
eşleri onları bırakıp gidiyor. Öksüz çocuklarına ben bakmak zorunda kalıyorum.
Tüm Türkiye'ye sesleniyorum Allah rızası için bize de bir el atın. Hastaneye
götürüyorum çocukları kimlik deyince hemen oradan uzaklaşmak zorunda kalıyorum"
dedi.
Gül ailesine evini açan
akciğer kanseri hastası Fadime Çetin de şunları anlattı:
"Geçmişte çadır komşusuyduk.
Ben, 6 yıl oldu ev tuttum evde kalıyorum. Ev sahipleri dışarı attı. Kimlikleri
olmadığı için elektrik sayacını üzerlerine alamadılar. O nedenle evlerinden
atıldılar. Hasta çocukları var bende kış günü dışarı atamadım. Mecbur kaldım
evime aldım. Bende kiracıyım elektrik kesik, su kesik. Üç mağdurum var bende
bunların bakıcı maaşı ile geçiniyoruz. Sekiz baş horanta da benim var. 4
öğrencim var. Akciğer kanseriyim. Bir yiyecek ekmeğe bunlarda muhtaç bende
muhtacım. Ben bu kadar sahip çıktım bundan sonra da devletimiz sahip çıksın."İHA