İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Necip Fazıl Şehir Hastanesinin ortaklaşa yürüttüğü programla, hastanenin psikiyatri servisindeki hastalar, ağır geçirdikleri dönemin ardından iş, beceri ve spor merkezine alınıyor. Görüşmelerin ardından kişisel gelişim ve becerilerine göre yönlendirilen hastaların tedavi süresi, ''spor ve el işi''yle en aza indirilmeye çalışılıyor.
Hemşire ve usta öğreticilerin
destekleriyle hayallerini el işlerine yansıtan hastalardan kimi ev kimi bebek
kimi de araba yaparak tedavi süreçlerine öğrenerek katkı sağlıyor.
Necip Fazıl Şehir Hastanesi
Yöneticisi Şemi Atilla, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hastanede 3 yıldır
uygulanan ''iş uğraşı ve egzersiz
terapisi'' programının başarıyla yürütüldüğünü söyledi.
Hastaların uygulanan spor ve
el işi gibi programlardan oldukça faydalandığını gözlemlediklerini dile getiren
Atilla, ''15`in üzeride farklı kurs alanlarıyla bu çalışmalarımız devam
etmekte. Hem hastalarımız hemde çalışanlarımız bu durumdan son derece memnun.
Hastalarımız için bir nevi öğrenerek rehabilite oluyorlar diyebiliriz. Çünkü
zihinlerdeki düşüncelere olumlu katkıları olmakta hemde kendi yeteneklerini
biraz daha gelişmesine sebep olmakta'' diye konuştu.
''ÖZGÜVENLERİ ARTMAKTADIR''
Hastanenin Psikiyatri Uzmanı
Dr. Ali Nuri Öksüz ise hastalara uygulanan iş ve uğraşı programlarıyla onların
davranışlarını değiştirmeye çalıştıklarını belirtti.
Hastaların davranıştan
başlayan bir zihinsel rahatlama sağlandığını aktaran Öksüz, hastaların kendi
bedeninde olan dikkatini ve ilgisini dış dünyaya çektiklerini ifade etti.
Yapılan çok çeşitli
etkinliklerle hastaların bundan da oldukça fayda gördüğünü vurgulayan Öksüz,
''İşin sonunda da kendi yaptıklarıyla da kendilerine olan öz saygıları ve
özgüvenleri artmaktadır. Genel depresif gruplarda özbenlik saygıları azaldığı
için bunları yaptıktan sonra özgüvenleri de artmaktadır. Bu çalışmalardan biz
çok memnunuz, hastalarımız da memnun'' dedi.
''ÖLÜ OLARAK GELDİM ŞİMDİ YENİDEN DOĞMUŞ
GİBİYİM''
Hastanede tedavi görenlerden
Selma Okur da yaşama belirtisi olmayan bir kişi olarak geldiği hastanede,
yaşamanın çok güzel bir şey olduğunun farkına vardığını söyledi.
Hastanede sağlanan imkanlarla
öğrenerek rehabilite olmaya çalıştıklarını ifade eden Okur, şunları kaydetti:
''Günlerimiz güzel
geçiyor. Hastaneden çok memnunuz. Ben buraya bir ölü gibi geldim. Hiç bir
yaşama belirtim yoktu. Ama şuan yaşamanın çok güzel bir şey olduğunu anladım.
Hastanede yaşadığımı anladım. Ölü olarak geldim şimdi yeniden doğmuş gibiyim.
Burada hayat çok güzel. Burada yaptığımız işler bizim pozitif düşünmemizi
sağlıyor. Bizi kafamızdaki bazı sorunlardan uzaklaştırıyor. Kendimizi daha iyi
hissediyoruz.''
1 aydan beridir hastanede
olduğunu ifade eden Okur, el işi yapıp ve hemşirelerin de ilgisiyle
iyileştiğini belirterek ''Hayat gerçekten yaşamaya değermiş diyorum''
şeklinde konuştu.
Hüsne Bilibil de hastanede
yapılan uygulamaların faydasını gördüklerini, kendilerini geldiklerini söyledi.AA