Kahramanmaraş'a İstiklal Madalyası verilişinin 90. Yıldönümü törenlerle kutlandı.
Atatürk
Meydanı'nda gerçekleştirilen törenler çelenklerin sunulması ile başladı.
İlk olarak
Valilik Makamı çelengini Vali Mustafa Hakan Güvençer, Garnizon Komutanlığı
çelengini garnizon Komutanı. Muh. Kur. Alb. Kerim Acar, Büyükşehir Belediye
Başkanlığı çelengini Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç, Atatürk
Anıtı'na sundu.
Daha sonra
Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç Kahramanmaraş'a Türkiye Büyük
Millet Meclisi tarafından verilen Kırmızı Şeritli İstiklal Madalyası'nı Türk
Bayrağına taktı.
Saygı duruşu
ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından günün anlam ve önemini belirten
konuşmayı yapmak üzere Büyükşehir Belediye Başkanı fatih Mehmet Erkoç kürsüye
geldi.
5 Nisan'in
sıradan bir gün olmadığını belirten Başkan Erkoç konuşmasına; Aşık Yener'in;
"Selam
toprağına, selam taşına
Kahramanmaraş'ım
bin selam sana
Sen eşsiz
beldesin başlı başına
Kahramanmaraş'ım
bin selam sana.
Dört mevsimi
güzel; kışı, baharı
Aksu'nun,
Ceyhan'ın coşar suları
Kahramanlar
yurdu, mertler diyarı
Kahramanmaraş'ım
bin selam sana." Dizeleriyle başladı.
Maraş
halkının düşman işgaline boyun eğmediğine dikkat çeken Başkan Erkoç: "Başarıya
ulaşmış her işgalin iki mimarı vardır. Biri işgalcilerin gücü, diğeri de işgale
uğrayanların boyun eğmeleridir.
Ama bazıları
boyun eğmezler, karamsarlığa kapılmazlar. Herkesin felaketler ırmağına teslim
olduğu bir anda, birden bire oldukları yerde diklenir tersine kulaç atmaya
başlarlar.
Tarihin
akışına karşı kulaç atan bu kahramanlardan biriside Şair Ali Eren'in; "Memleket
topraklarında düşmanı görünce, isyan akar damarlarında kan yerine" mısrasında
anlatmaya çalıştığı Kahramanmaraşlılardır.
Tarihin
çatırdattığı bir binayı yeniden imar edebilmek için bitkin bir halkın önüne
düşmek, ilk başta bir maceradan ibaretmiş gibi görülebilir.
Eğer bugün
Sütçü İmam'a, Mıllış Nuri'ye Arslan Beye, Ali Sezai efendiye "kahraman"
diyebiliyorsak sebebi herkesin macera sayıp atılmadığı bir davayı sonuna kadar
sürdürmeleri ve girdikleri yoldan dönmemekteki ısrarlarıdır.
Tarih
kaderdir, coğrafya kaderdir, halk kaderdir, kaçılmaz
Arkanızdan
kovalar sizi, iki yakanızdan tutup sarsar ve der ki; Ya kendine gel, ya da yok
ol!
Yenilginin,
işgalin kader olarak görüldüğü bir zamanda Kahramanmaraşlılar,
Sezai
Karakoç'un;
"Sakın kader
deme kaderin üstünde bir kader vardır
Ne yapsalar
boş göklerden gelen bir karar vardır
Gün batsa ne
olur geceyi onaran bir mimar vardır." dizelerinde anlatılan göklerden gelen
kararı hayata geçirmek için özgürlük savaşını başlatarak kendi yerel direniş
güçleriyle topraklarını işgalden kurtardılar. Anadolu'nun içerisinde bulunduğu
geceyi onaran mimarlar olarak adlarını tarihe yazdırdılar" dedi.
Kahramanmaraş
Halkının 22 gün 22 gece mücadele ederek işgale karşı durduğunu ifade eden
Başkan Erkoç: "21 Ocak 1921 tarihinde başlayarak 22 gün ve 22 gece devam eden
bu özgürlük mücadelesi Türk Kurtuluş savaşının da ilk kıvılcımını teşkil eder.
Bu anlamda
Kahramanmaraşlılar işgale karşı direniş yangınının ilk ateşini yakarak tüm
yurtta direnme gücünü ve zafere olan inancı artırarak Anadolu'nun da kaderini
değiştirmişlerdir.
Madalyaların
en önemlisi bizzat cephede çarpışarak üstün başarı gösteren asker, sivil ve
şehit düşenlerin ailelerine verilmekte olan KIRMIZI ŞERİTLİ İSTİKLAL
MADALYASI'dır.
İşte dünya
tarihinde ilk defa bu madalyaya sahip olan şehir ise MARAŞ'tır.
Maraş
kurtuluş mücadelesine baktığınızda:
Düzenli
birlikler olmadan, bizzat halkın kararlı bir tavırla döneminin en güçlü
ordularından birine karşı koymasını,
Şehri terk
etmeden teşkilatlanarak 22 gün 22 gece cephede savaşmasını,
Şehir içinde
meydana gelen çarpışmalarda savaşı kazanmak için kendi evlerini bile tereddüt
etmeden yaktıklarını görürsünüz.
Dünya
tarihinde, kurtuluş savaşını askeri destek olmadan halkın kendi imkânlarıyla
kazandığı başka bir örneğe rastlayamazsınız.
Ayrıca
Maraş'ın kurtuluşu ile Sivas, Malatya, Elbistan, Diyarbakır gibi merkezlerin
işgali önlenmiş ve zaferden sonra saatleri güce değil hakka ayarlı her ferdi
Kahraman olan Maraş halkı Antep ve Urfa ya yardıma koşarak kurtuluşlarına
yardım etmiştir" diye konuştu.
5 Nisan'ın
sıradan bir gün olmadığına dikkat çeken Başkan Erkoç, sözlerini şöyle
tamamladı: " 5 Nisan madalya günü,
günlerden bir gün değildir.
5 Nisan,
kurtuluş mücadelesinin bir şehirden bir ülkeye yayıldığı gün,
5 Nisan, bir
halkın bir millete umut olduğu gün,
5 Nisan
Maraş halkının gösterdiği eşsiz kahramanlığın Büyük Millet Meclisinde tescillendiği
gündür.
5 Nisan,
hepimizin onur ve gurur günüdür.
90 yıl önce
bugün Türkiye Büyük Millet Meclisinin Kahramanmaraşlılara vermiş olduğu
İstiklal Madalyası Türkiye'nin bağrında gururla parlamaktadır.
Bize düşen o
günleri asla unutmamaktır. Bizi biz yapan,
bu milleti büyük yapan, bu ülkeyi güçlü kılan şey kahramanlarımızın kurtuluş
savaşındaki fedakârlıklarıdır. Bu toprakların nasıl kazanıldığını, özgürlük ve
bağımsızlığımızın hangi şartlarda korunduğunu biran dahi aklımızdan
çıkarmamalıyız.
Eğer o kahramanlar
olmasaydı bugün biz burada olamayacaktık. Böyle bir vatanın sahibi olarak
onlarla ne kadar gurur duysak azdır. Kahraman bir milletin çocukları olarak
tarihimize, şehitlerimize, gazilerimize sahip çıkmalıyız.
Bize düşen;
yöneticilere ve vatandaşlara düşen, kahramanlarımızın hatırasını yaşatarak,
yeni kuşaklara aktarmaktır.
90 yıl önce
dünyada başka hiçbir şehre nasip olmayan Kırmızı Şeritli İstiklal Madalyasını
alan bu şehir, bugün ise geçmişten aldığı güçle İstiklal mücadelemize yakışır
bir istikbal mücadelesi vermektedir.
Bizde
canları pahasına bize bu toprakları vatan yapan ecdadımızın emaneti olarak,
ülkemizi ve şehrimizi daha kalkınmış, daha çağdaş ve daha mutlu yarınlara
ulaştıracağız inşallah.
Sözlerimin
sonunda bu vatan için canını seve seve feda eden aziz şehitlerimizi, ebediyete
intikal etmiş gazilerimizi bir kez daha minnet ve şükranla anıyor, tüm
hemşehrilerimin bu onur ve gurur gününü kutluyorum.
Allah,
şehrimizin, ülkemizin, milletimizin özgürlük sevincini daim etsin.
Allah yar ve
yardımcımız olsun
"
Başkan
Erkoç'un konuşmasının ardından kürsüye gelen 5 Nisan Ortaokulu öğrencisi Sema
Datlı Cuma ve Bayrak' isimli şiirini okumasının ardından tören sona erdi.
(HABER MERKEZİ)