Kahramanmaraş`ta unutulmaya yüz tutmuş sanatları gelecek kuşaklara aktarmak isteyen kadınlar, doğadan temin ettikleri çakıl taşlarını boyayarak, rengarenk yöresel taş bebekler yapıyor
Kurs öğretmeni Doğru: ''Unutulmaya yüz tutmuş çakıldan taş bebek yapma sanatını gelecek kuşaklara aktırmak istiyoruz''
Kursiyerlerden Tunçoku: ''Öğretmen olduğum için taşlar çocuk gibi geliyor. Onlara şekilde vermekten mutlu oluyoruz''
Unutulmaya yüz tutmuş sanatları gelecek kuşaklara aktarmak isteyen kadınlar, doğadan temin ettikleri parlak ve pürüzsüz çakıl taşlarını hayal güçleriyle boyayarak, rengarenk yöresel bebekler yapıyor.
Kahramanmaraş Suzan ve Abdulhakim Bilgili Halk Eğitimi Merkezi Müdürlüğü`nde açılan ''Taş bebek'' kursunda, doğadan topladıkları taşları hamur ve tutkalla birleştiren kursiyerler, boya ve vernikle süsleyerek yöresel ''taş bebek''ler yapıyor.
Hayal güçlerin taşlara uygulayan kursiyerlerden kimi sumo güreşçisi kimi anahtarlık, çoğunluğu da yöresel ''taş bebek'' üretiyor.
Kente ilk kez açılan kursta öğrenciler, unutulmaya yüz tutan sanatı gelecek kuşaklara aktarmanın heyecanını yaşıyor.
Kursun el sanatları öğretmeni Saadet Doğru, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu yıl ilk defa öğrencilerin istekleri üzerine ''taş bebek'' kursu açtıklarını belirtti.
- ''Gelecek kuşaklara aktarmak istiyoruz''
''Taş bebekler''in kaybolmaya yüz tutmuş el sanatlarından biri olduğunu vurgulayan Doğru, doğadan topladıkları pürüzsüz parlak çakıl taşlarını bebek şekline getirdiklerini belirtti.
Öğrencilerin içindeki yeteneklerin ortaya çıkması ve hayal güçlerinin canlandırılması bakımından da kursun önemini anlatan Doğru, şunları kaydetti:
''Öğrenciler kendi hayal güçlerini canlandırarak istedikleri şekli taşlara veriyor. Buldukları taşın şekline göre boyayıp dekoratif bir hale getiriyoruz. Umduğumuzdan daha güzel eserler ortaya çıkıyor. Evde boş vakitlerini değerlendirme amaçlı gelen öğrencilerimiz taşlardan sanat eserleri ortaya çıkartıyor. Yapılan taş bebekleri isteyen evine, isteyen de bunlardan ev ekonomilerine küçükte olsa bir katkı sunabilecek. Bu sanatı yeniden canlandırmak ve gelecek kuşaklara aktarmak istiyoruz. Zaten halk eğitim kurslarının da amacı budur.''
Doğru, kursta unutulmaya yüz tutmuş sanatları gelecek kuşaklara aktarmanın mutluluğunu yaşadıklarını kaydetti.
- ''Bizi hayat bağlıyor''
Kursiyerlerden emekli öğretmen Gülden Tunçoku ise taştan çok güzel eserler yapıldığını gördüklerini, zevkle koşarak ''taş bebek'' yapmaya geldiklerini söyledi.
Bir öğretmen olarak öğrencilerine şekil verip bir yerle getirdiğini dile getiren Tunçoku, ''Taşlardan sanki öyle gibi şekil veriyoruz. Öğretmen olduğum için taşlar çocuk gibi geliyor. Onlara şekilde vermekten mutlu oluyoruz. Aslında bunlara biryerde bizi hayat bağlıyor. Artık sokaktaki taşlara bile ne işe yarar diye bakıyoruz. Taş deyip geçmeyelim. Bunlar kazanç kaynağı da olabilir yaşam kaynağı da olabilir'' diye konuştu.
Emekli öğretmen Hatice Ertuğrul da 20 yıl önce emekli olduğunu, halen bir şeyler yapmanın ve topluma faydalı olmanın gayreti içinde olduğunu kaydetti.
Daha önceden torunlarıyla yaptığı taş boyama kursunun kentte de açılmasından duyduğu mutluluğu dile getiren Ertuğrul, ''Taşları boyuyoruz. Elimize geçen objeleri değerlendiriyoruz. Mesela, parfüm şişesinde bebek yapıyorum. Daha çok işe yarar şeyler yapmaya özen gösteriyorum. Daha önce arkadaşlarımla mefruşat ve bilgisayar kursuna geldik. Şimdide taş boyama kursuna gelerek, bu sanatı gelecek kuşaklara aktarmak istiyoruz'' ifadelerini kullandı. (AA)