Tarih: 17.11.2015 13:17

Mehmet IŞIK ve Niyazi KARA'dan Fuara Davet

Facebook Twitter Linked-in

Kahramanmaraş'ta ikincisi düzenlenen Kitap ve Kültür Fuarı hakkında görüşlerini dile getiren Tarihçi,Yazar Mehmet IŞIK, "Memleketimizde  bu tür organizasyonların düzenlenir olması şehrimiz, insanımız, kültürümüz ve tarihimiz açısından son derece elzem ve alkışlanası bir durumdur. Bir şehrin, insanları ile birlikte bir bütün olarak maddi ve manevi kültürünü oluşturup geliştirmesi geçmişin, şimdiki zamana ve geleceğe taşınması ile mümkündür." dedi.

Tarih ve kültür dünyasına kattığı eserlerinin ne tür çalışmalar sonucu ortaya çıktığını ifade eden IŞIK, "Tarih, ciddi bir sorumluluk isteyen, geçmişten geleceğin inkişafını sağlayan, kendi içinde birçok metot ve yöntemlere sahip, ayrıca birçok bilim dalı ile birlikte hareket eden bir bilim dalıdır. Tarih, insanla birlikte başlayıp, yaşadığımız her anla devam eden bir kavramdır.

 

 

Tarihçi, içinde yaşadığı toplumun derinlerine ışık tutan insandır. Bunun için çok titiz araştırmalar yapar. Bilimsel yöntemlerle çalışır. Tarih, en temelde kayıtlara dayanır, belgeyle ispat yapmakla yükümlüdür. Şimdi bu söylenenleri kısaca harmanlarsanız bir tarih çalışmasının nasıl ortaya çıktığı hakkında size bir ön fikir verebilir. Tabi ki, bu çalışmalar şimdi bahsettiğimiz kadarıyla sınırlı değildir." dedi.

 

"TEŞKİLAT-I MAHSUSA UYANIYOR"

 

Kitap ve Kültür Fuarı'nda okuyucuları ile buluşacak olan "Teşkilat-ı Mahsusa Uyanıyor" adlı kitabı hakkında açıklamalarda bulunan IŞIK, "Teşkilat-ı Mahsusa, bizim son Türk devletimiz, Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşu öncesi, bu gün aziz hatıralarını yaşatmaya çalıştığımız kahramanların bir araya gelerek memleket için bir şeyler yapma gayretinin nüvelendiği bir yapının adıdır. Bugün çok daha iyi anlıyoruz ki, eğer bu topraklarda huzur ve istikrarın sağlanması ve devamı sadece bu toprakları içerden korumakla mümkün görünmüyor. Bunu etrafımızda yaşadığımız, her gün televizyon ekranlarından izlediğimiz, duyduğumuz olaylar ispat etmektedir. Bugün Türkiye Cumhuriyeti'nin bekası sadece Ankara'dan korunamaz, bu bir aynı zamanda tarihsel gerçektir. Yeni dünyada Ankara korunacaksa, bu ancak memleketin dahiline sahip olmakla birlikte, Londra'dan, Berlin'den Moskova'dan, Şam'dan, Tel Aviv'den, Washington'dan haberdar olarak ve kontrol ederek mümkündür. İşte Teşkilat-ı Mahsusa'nın uyanması da bu noktaya işaret eder. Bu eser, yaşadığımız yakın dönem olayların "aslında neler oluyor" sorusuna cevap niteliğinde bir araştırmanın edebi ve tarihsel anlatım biçimidir. Bu vesile ile ulaşabilecek herkesi fuara davet ediyorum." dedi.

 

Kitap ve Kültür Fuarı'nda okurlarıyla buluşacak olan Şair Niyazi KARA, "Her şeyden önce çocuklar gibi sevinçli olduğumu ifade etmeliyim. Kitap, aş gibi, su gibi bir ihtiyaçtır. Ekmek karnımızı doyurur, kitap zihnimizi doyurur. Çocuklarımızın, gençlerimizin ve dahi bütün bir şehir halkının kitapları ziyarete gelmesi, kitaplarla hemhâl olması ne güzel. İşte bunun için bu büyük düzenlemeye emeği geçen herkese sizin aracılığınızla teşekkür etmek isterim." dedi.

 

"BİZ BU ŞEHRİN ÇOCUKLARIYIZ"

 

"Çeşm/ Katreden Ummana" kitabını okurlarına imzalayacak olan Şair KARA, "Biz bu şehrin çocuklarıyız. Havası, ekmeği, suyu bizi bu şehrin mayasıyla yoğurmuştur. Ki, şükür sebebidir. İnsan, tek başına bütün alemin örneğidir, bütünüdür ve öznesidir. Onun içindir ki "Her ne arıyorsan kendinde ara" düsturu itiraz götürmez bir gerçektir. Aslında bu arayış, ta baştan beridir ve sürecektir. Adını ne koyarsak koyalım en temelde cümle varlığın sebebi aşk vardır. Vazgeçilmezdir, baş edilmezdir, sırlıdır, sırdadır. İşte bahsi geçen "Çeşm/ Katreden Ummana" adlı kitabımız bu şehrin tam da orta yerinde, mecazdan "en azından- hakikat bilgisine ulaştıran bir hikayenin nazım anlatım biçimidir." dedi.

 

"BU HİKAYENİN KAHRAMANLARI HÂLÂ BU SOKAKLARDA GEZMEKTE"

 

Hikayesinin kahramanlarının Kahramanmaraş ve çevresinde yaşadığını vurgulayan KARA, "Hikayemdeki karakterler gerçek kişiler, gerçek hayatlar… Kahramanmaraş, Erzurum, Konya, Malatya, üzerinde yolculuk ettiğimiz ve maddi havasını teneffüs ettiğimiz yerler. Lakin aşkın maddi yönünden ziyade iç alem yolculukları ve insana kattıkları hiçbir maddi değerle karşılanamaz. Bunu hakikaten yaşayan bilir. Bu hikayenin kahramanları hâlâ bu sokaklarda gezmekte, günlük işleri ile uğraşmaktadır. Kim sorusuna ancak tek kişilik cevap verebilirim. O da herkesin bildiği ve bileceği üzere benim. Ya diğeri? İşte o sır tarafında kalması gerekendir. Allah biliyor." dedi. (SAFA GAYRET)




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —