Her adımda hissedilen duygu farklı oluyor doğusu bu şehirde.
Eskiyen yollardan mı başlasam, yoksa kaldırımlardan mı, ya da insanları mı göz
önüne sürsem bilemedim doğrusu
Her şehirde bir takım insanlar tarafından tercih edilen,
mesken edilen yerler vardır. Kimi zaman kaldırımlarla, arabalarla, yollarla
dolu olur bu mekân, kimi zaman ise banklarla, çimlerle, ağaçlarla
Kaldırımlarda insanların, yollarda araçların dolup taştığı,
adeta insan seli olan bir yer tahayyül edin ve hissetmeye çalışın o hengâmeyi.
Trafik sıkışmış kornalar çalıyor, karşıdan karşıya geçmeye çalışan bir teyze
görüyorsunuz ve aniden bir bebek sesi geliyor kulağınıza, karşınızdaki adam:
"Dikkat etsene kardeşim". diyor, tam yolunuza devam
ediyorsunuz küçük bir çocuk mendil almanız için duygulu gözlerle size uzanıyor,
almadan edemiyorsunuz. Yan tarafınızda ki lokantanın yemek kokusu mu burnunuza
gelen, yoksa arabaların çıkarttığı kirli gazlar mı bilemiyorsunuz. Gözleriniz
bebek arabasını kaldırıma çıkarmaya çalışan anneye takılıyor, yardım etmek için
uzanıyorsunuz. Ağır adımlarla yolunuza devam ediyorsunuz, karşıdan karşıya
geçeceksiniz, bir anda kulağınız yanınızda ki tuhaf giyimli gencin konuşmasına
takılıyor, sürekli birilerinden bahsediyor.
Herkesin işi var, her insanın bir telaşı, yetişmesi gereken bir mekânı
var. Kimiler hariç tabi, onlar sadece yürüyorlar...
Zaman zaman biraz soluklanmak ister insan, oturabileceği bir
bank, ya da ağaç gölgesi arar. Mesken edilen mekânlar vardır şehirlerde,
özellikle biraz sakin olduğu için tercih edilen, aşırı gürültüsü olmayan,
telaştan uzak yerler. Siz oturursunuz bir köşede, belki bir ağaca yaslanmış
vaziyette, gözlersiniz olan biteni. Karşıda salep satan bir adam, o adamın yanında
sohbet peşinde geveze ihtiyarlar, biraz uzağında ayakkabı boyamaya çalışan
gençler, az ötede tatlı satan, beyaz sakallı yaşlı amca. aniden yanınıza bir
ihtiyar geliyor ve sizinle sohbet etmeye çalışıyor, bir iki cümleden sonra da
onun arkadaşı geliyor, havadan sudan anlatıp gidiyor. Ne olduğunu
anlayamıyorsunuz.
İnsanlar telaş ve çaba içerisinde bir yerde, diğer yerde
unutulmuşluğun ve kaygısızlığın esintisi hakim. Aslında hepsi bir yerde, ama
bize göre ayrı yerlerde. Peki ya siz, şimdi neredesiniz, yarın nerede
olacaksınız. Dönüp baktığında insan kendine, hayatına, aslında önce bir
gürültünün, ardından da koca bir sakinliğin içinde. Her an yenilenen ve
yenilendikçe de eskiye dönen bir bedenin içinde