Araştırmacı-Yazar Serdar Yakar, "Maraş Millî Mücadelesinde dört temel Hatırat Kitabı esas kaynaktır.
Türk Ocakları Kahramanmaraş Şubesi, Bahar Dönemi Sohbet ve Konferanslar Programını, 10 Şubat Çarşamba akşamı, Maraş'ın 12 Şubat Kurtuluş Haftası münasebetiyle, Kıraathane salonunda Maraş Millî Mücadelesi konusuyla başlattı.
Konuşmacı, Araştırmacı-Yazar,
Büyükşehir Kütüphaneler Şube Md. Uz.
Serdar Yakar idi. Konu ise, "Yeni
Bilgiler ve Yayınlar Işığında Maraş Millî Mücadelesi."
Serdar
Yakar, Maraş Millî Mücadelesi hakkında, ikisi Yaşar Alpaslan hocayla ve sekiz
adedi kendi eliyle olmak üzere toplam 10 kitaplık bir külliyat yayımladıklarını
söyleyerek baladı. Bunlardan dört temel hatırat kitap sayesinde birçok bilginin
eksik ya da yanlışlığını bizzat gördüklerini, maksatlarının, bu hataların ayıklanmasına
katkı vermek odluğunu kaydetti.
Bu konudaki
çalışmalarına, Yalçın Özalp Hocanın yayınlarını okuyarak, onlardan duyduğu
heyecanla başladığını, Maraşlı gazilerin, olayın şahidi olan insanların,
tevazularından dolayı öne çıkmak istemeyişlerinin birçok bilginin eksik
kalmasına ya da yanlış bilinmesine yol açtığını, bu yüzden bazı geçeklerin
açığa çıkarılması hususunda kendi neslinin geç kalmış bir nesil sayılması
gerektiğini ekledi. Bu tespitten hareketle, kendisinin Maraş Millî Mücadelesi
hakkında 100 civarında gazinin biyografisini incelediğini ve hatıra niteliğinde
dört temel eseri ölçü aldığını kaydetti. Bunların bir kısmını düzeltmelerle
yeniden olmak üzere, bir kısmını ise ilk defa kendilerinin yayımladıklarını belirtti.
Tespit ettikleri fahiş hatalardan bazı
örnekler:
1981 yılında
yayımlanan ve daha sonra Diyanet'in İslâm
dergisinde kaynak diye kullanılan bir takvim yaprağında Sütçü İmam'ın hem
ilk kurşunu atan kahraman, hem de Ulu Cami'de "kalesinde yabancı bayrağı
dalgalandığı için hür sayılmayan bir cemaate Cuma namazı caiz değildir"
mealindeki meşhur hutbeyi okuyan İmam olduğu iddia ediliyor. Gerçi, o hutbeyi
okuyanın Rıdvan Hoca olduğu tartışmalı bulunsa da Sütçü İmam olmadığı kesin.
Keza, zamanın
Başbakanı merhum Adnan Menderes 1960 12 Şubat Bayramında Maraş'ı ziyaret ediyor.
Bu münasebetle bizzat Valiliğin yayımladığı bir broşürde, yine Cuma namazı
sırasında camideki halkı galeyana getirenin hutbedeki hatip değil, cemaatin
içinden davudî sesli bir zat olduğu, iddia ediliyor. Üstelik kaleye hücum
sırasında, tek bir kurşun atılmadan bayrak olayı gerçekleştiği halde hayli
insanın yaralandığı yazılıyor.
Bunlar gibi
çok hata var veya adından başka hiçbir bilgi bulunmayan hayli şahsiyet var.
Meselâ, Yörük Selim bunlardan birisi. Onun hakkında yaptığımız araştırmada
ilginç bilgilere ulaştık. Muğla/Bodrum'da yaşayan Torunuyla da görüştük. Asıl
adı Salim olan Yüzbaşı Yörük Selim, Enver Paşa'nın kardeşi Nuri Paşa'nın
yaveridir. Çanakkale ve Edirne'de savaşıyor. Kafkas Ordusu'na katılmak için
yola çıkıyor. Celâl Bayar, Anadolu'nun çok daha fazla kuvvete ihtiyacı var
diyor. Sivas'a kadar gelmişken oradan, Mustafa Kemal Paşa'nın talimatıyla
Maraş'a yöneliyor ve burada kahramanlıklar gösteriyor. Baba Burnun'da düşmanın
hezimete uğratılmasında büyük katkısı oluyor. Maraş'ın kurtuluşundan sonra da
Antep savunmasına katılıyor, orada da kahramanca savaşırken yaralanıyor ve
Maraş'a getiriliyor. Burada Alman Hastanesinde şehit oluyor.
Serdar
Yakar, Maraş Millî Mücadele tarihinin yazılmasında kendisinin esas saydığı ve son
halleriyle kendisinin yayımladığı dört temel Hatıra kitabı şöyle sıraladı:
Maraş Millî Mücadelesinde Hüsameddin
Karadağ, Kahramanmaraş,
2014. Karadağ Bitlisli olup, Mücadele sırasında Maraş'ta veteriner hekim olarak
bulunuyor. Hatıralarını yazmış ve Valiliğe teslim etmiş. Ancak Valilik söz
verdiği halde yayımlamamış. Sonra ilkin kendisi yayımlamış. İnce, ama içeriği
çok önemli bir kitaptır. Sonra 1994'de Demokrasiye
Hizmet gazetesinde M. Yusuf Özbaş yayımlıyor. En sonunda, İstanbul'daki
ailesiyle görüşerek, resimler de ekleyerek kendim yayımladım. Bütün
çalışmalarımda esas aldım.
Maraş Milli Mücadelesinde Uzun Oluk
ve Âdil Bağdatlıoğlu,
Kahramanmaraş, 2014. İlkin 1942'de Ali Rıza Pişkin'in desteğiyle yayımlanmış. Sebebi
de ilginç: Genel Kurmay bir film çalışması için harekete geçiyor ve doküman
toplamak istiyor. Gazilerin hatıraları derleniyor. Yazarı 1957'de ölmüş olduğu
halde ve Ali Rıza Pişkin adı çıkarılarak, Kılıç Ali ile ilgili birçok bilgi
eklenerek 1974'de yeniden yayımlanıyor. Kendim bu eserdeki sonradan girmiş
olanları çıkararak ve 1942 baskısını esas alarak (aslına uygun şekilde) yeniden
yayımladım.
Maraş Millî Mücadelesinde Şeyh Ali Sezai
Efendi, Kahramanmaraş, 2012. Hatıra kitabıdır ve çok önemli
kaynaktır. Sezai Efendi, Arslan Bey'i ve diğer kahramanlarını Maraş'a görev
için davet eden insan olarak biliniyor. Önce Demokrasiye Hizmet gazetesinde özet olarak yayımlanıyor. Sonra oğlu
Halit Kurtaran'ın gayretleriyle (yeni harflerle) tam ve aslına uygun olarak
tarafımızdan yayımlandı.
Maraş Milli Mücadelesinde Arslan Bey, Kahramanmaraş, 2014. Uzun süre
gözetim altında tutulmuş, 1950'ye kadar o yüzden pek konuşmamış, Mücadelenin de
başkahramanı olan Arslan Bey, bu tarihten sonra konuşmaya başlıyor. Kendisiyle
yapılan hayli röportajlar var. Birisini Cahit Zarifoğlu yapmış, bir diğeri Yurt Gazetesinde yayımlanmış, çok önemli
hatıralar.
Serdar
Yakar'ın yaptığı bu sunumdan sonra, katkı ve soru-cevap faslıyla program devam
etti. Türk Ocağı Toplantılarının müdavimlerinden Halil İbrahim Arıkan, Maraş
Millî Mücadelesine dair hatalı bilgilerden arınmanın bir yolu bulunmalı dedi ve
meselâ Büyük Şehir Belediye'sinin Üniversiteyle işbirliği hâlinde bir komisyon
oluşturup herkesin güveneceği tam ve kâmil bir Maraş Millî Mücadelesi Kitabı hazırlatabileceğini söyledi. Bu eserde, bu zamana kadar yapılan bütün
çalışmalar gözden geçirilir ve hatalar ayıklanır, resimler belgeler ilâve
edilir, Kahramanların ve şehitlerin listesi yayımlanır. Serdar Yakar, bu konuda
Antep'in çok başarılı, titiz çalışmalar yaptığını, onların yöntemlerinden
yararlanılabileceğini ekledi. Ünlü gazilerden Mustafa Kuşçu'nun torunu Mehmet
Fatih Kuşçu, 110 yaşayan dedesinin kendine anlattığı hatırları nakletti. Berrin
Bilginer, Hatice Başkan, Abdülhakim Eren, Oğuz Paköz ve Halil İbrahim Yalçın
ilâve katkılarda bulundular. Bilginer, hatalı bilgilerin kaynağının, hâlen bile
şifahî kültürden kurtulamayışımız olduğunu söyledi. Bir konuşmacı ise, kuzey
ilçelerinin Maraş Millî Mücadelesine katkılarının hakkıyla yer almadığını, bu
konunun da titizlikle ele alınması gerektiğini söyledi. Yedi-sekiz yüz kişilik
bir nefer desteği olduğu, hayli şehit verildiği halde, gerçek boyutlarıyla
bilinmediğini ekledi. Keza, Elbistanlı
ünlü eğitimci Osman Necati Erginöz'ün Hatıra
Kitabı'nda, Sivas'tan Elbistan'a gönderilen ve oradan isimleri tek tek
yazılı kişiler eliyle üç günde Maraş'a üç katır sırtında taşınıp kullanılan bir
toptan bahsedildiğini nakletti. Anlatıldığına
göre, Abarabaşı Kilisesinden ateş eden ve büyük telefata yol açan makineli
tüfek, Cancık mağarası civarında kurulan bu top sayesinde ortadan
kaldırılmıştır. (Elbistan'ın Sesi
Gazetesi Web sitesi'nde Araştırmacı Yazar Ömer Hakan Özalp'ın bu konuda
yazdığı ve hâlen orada bulunan yazıya işaret edildi.)
Toplantı, 12
Şubatların birlik beraberlik içinde, dirlik ve düzenimizi tehdit eden bugünkü
kaygılardan da uzak bir şekilde nice yıllar kutlanması dilekleriyle son buldu.