Gündem

Gündem Haberleri

MİLLET OLMAK

M. Nedim Tepebaşı

MİLLET OLMAK

Ülke olarak yarımada gibi ateşten bir çemberin içerisinde olduğumuzu söylemeye gerek var mı? Bir de buna kuzeyden Rusya, Amerika ve Batılı sözüm ona müttefikleri, üstüne üstlük içteki bölünmüşlükleri ve toplumsal kırılganlıkları ekleyelim; işte halimiz!

Hem ülke olarak hem de ferden ferda etrafımız ateşle çevrili. Ateşin içinde ya da ortasında yaşamanın ne demek olduğunu en çok yaşayanlar bilir, bir de ateşin yaktıklarının yakınları!

Böyle bir zamanda hem içeride birlik, hem de içeriyle beraber dışarının doğru ve etkin yönetilmesi önemli demeyeceğim, tam anlamıyla hayati bir durum! Sadece yöneticilik değil, yönetilme durumu da ateşten bir gömlektir. Bu ne demektir? Bu; ateşin içerisinde, ateşe dokunmadan, ateşi bedene dokundurmadan, ateşte yanmadan yönetmek ve yönetilmek demektir. Bu ne demektir; ateşe dokunan yanar demektir. İşte asıl marifet de bundadır.

Bu kadar düşmanların, tuzak kuranların, tuzak sarmalının ortasında yaşamak elbette ki zordur, elbette ki risklidir. Ancak zorlukları çoğaltmamak, zorluklara birlikte karşı koyarak güçlü olmak da şarttır, yoksa ne iyi yönetilmiş, ne de iyi yönetilmek isteyenler desteklenmiş olur.

Millet olmak; kırılgan olmamak, kırılmışlık yaşatmamak ve yaşamamaktır. Birlik ve beraberlik ancak bu şekilde sağlanır ve de yaşanır. Gerçekleri bir tarafa iteleyerek, kendince gerçek icat etmek bölünmüşlüğün tam da kendisidir. Hele de inanmış olanların böyle bir iş yapması, bırakalım haydi insanları bir tarafa, "Mü'minler ancak kardeştirler." (Hucurat: 10) buyuran Allah'a karşı işlenen en ayıp işlerin başında gelir. Bu, Allah'a nasıl inanmışlıktır, Allah bunları sormayacak mıdır?

Terör asla ve kesinlikle ihmale gelmez. Teröre eğilimi olanlar ya kontrol altında tutulacak, ıslah olmaları için uğraşılacak, davranış ve düşünce bağlamında onlara doğrular anlatılarak, ikna edilerek çarpıklıklar düzeltilecek, bunlar olmuyor da topluma zarar veriyorlarsa en keskin ve kati çözüm olarak gereği tam zamanında yapılacaktır, bunun böyle olduğunu da herkes bilecektir.

Sıkıntı da çözüm de bellidir, düşman da dost olmayanların taktik ve davranışları da bellidir. Toplumun bütünü her haliyle güven içinde olmalıdır, idare veya idare edilenler olarak toplumun bütün fertleri güvenilmeye layık olmalı ve güvenilir insanlar olmalıdırlar. Bu, başarının da huzurun da temel şartıdır.

Haydi, Türkiye, göster kendini!



1

Kahramanmaraş’ta Tarihi Eser Kaçakçılığı Operasyonu

2

“Her Türlü Afet ve Acil Duruma Hazırız”

3

Kahramanmaraş’ta emlakçılık sektörüne yeni bir boyut geliyor!

4

Sinan Akçıl, Şarkılarıyla Unutulmaz Bir Gece Yaşattı

5

İstiklalspor Basketbol Takımı Fırtına Gibi Başladı! 77-66’lık Zafer