Su Sorunlarına Kaski'den Cevap

Kaski Genel Müdürü Mustafa Uzunlar basın toplantısına katılan gazetecilerle yapılan çalışmaları yerinde anlatarak gündem oluşturan halk tarafından merak edilen sorulara da cevap verdi.

Karasu Merkezi'nin Kahramanmaraş'ın yüzde 70 oranında su ihtiyacını karşıladığını belirten Uzunlar, ‘' Vatandaşlarımızı rahatlıkla suyu tüketebilirler, bende evimde bu suyu kullanıyorum daha hazır su da almadım.'' dedi.

Kaski Genel Müdürü Mustafa Uzunlar'ın açıklaması şu şekilde;

Ekipler 7/24 Görevde

Kahramanmaraş'ın memba su kalitesine bakıldığı zaman Türkiye'nin gerçekten en iyi sularından biri. Biz su kalitesini koruma anlamında üç bölgede laboratuar kurduk. Elbistan'da, Pazarcık'ta ve merkezde olmak üzere. Burada çok sayıda kimyager var, laborant var ve ayrıca şebeke ve depoların ölçümünü ve takiplerini yapan klor ekipleri var. 7/24 sürekli bunlar görevde. Biz ihbara dayalı, adrese dayalı böyle bir bilgi gelir gelmez 185'e gelir gelmez bu arkadaşlarımız anında gidip hem ölçüm yapıyorlar hem de gerekirse müdahalede bulunuyorlar.

İçme Suyunda Analizlere Göre Hiçbir Sıkıntı Yok

 İçme suyu kalitesinin analizlerinin çok iyi olduğunu biliyoruz. Bizim dışımızda ölçümleri yapan bu işle ilgilenen ve sürekli analiz yapan Halk Sağlık Müdürlüğü ekipleri var. Onlarla da eş zamanlı birlikte çalışıyoruz. Onlardan aldığımız bilgilerden aynı bizdeki bilgilerde aynı. Şunu söyleyebiliriz, sağlık açısından içme suyunda herhangi bir analiz sonuçlarına göre, sağlık müdürlüğündeki açıklamalara göre hiçbir sorun yok. Bulanıklık olabilir ama bulanıklığın sebebi suyun kendisinde ya da Kaski'nin şebekeye verdiği sudan kaynaklanıyor olabilir. Çeşitli sebepleri olabilir. Bulanıklık ya da kirlilik ihbarı olduğu zaman biz daha memnun oluyoruz. Çünkü kendimizi de aslında test etmiş oluyoruz. İçilebilir su olarak, Kahramanmaraş merkezde olsun, ilçelerimiz olsun son derece güvenli bir durumda.

Bulanma sağlıksız anlama gelmez

Bugün Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mesut Tuğrul, meydana gelen bulanıklığın nedenlerini sordu. Uzunlar şu şekilde cevap verdi;

Bulanıklık sebebi çeşitli olabilir. Lokal olabiliyor. Binaların içme suyu depolarından olabiliyor. Güneş enerjisi depolarından olabiliyor. İçme suyu binaların tesisinden olabiliyor. Ayrıca bizim Kaski'nin içme suyu şebekelerinde zaman zaman arızlara olabiliyor. O arızaların yapım sırasında kısmi ya da lokal bulanma olabiliyor.  Bu bulanma sağlıksız anlama gelmez. Geçicidir. Bu tür durumlarda biz açıklama da yaptık. Bu bulanıklık zaten gözle görülür bulanıklık olduğu için zaten içilmezdi ama suyun sağlıksız olduğu anlamına gelmez. Biz kaynak suyu diye es geçmiyoruz, biz burada da kontrollerimiz aldık. Analizlerimiz, tespitlerimiz yapılıyor. Zaten kalitesi lezzeti doğal oluşu ayrı olarak bir artı değer.

Bilgi Kirliliği Önlemek Zorundayız

Maraş Bölge Gazetesi'nden Abdurrahman Akbaba'nın ‘'Bilgilendirmeler vakalar sonrası değil de düzenli ve daha sıklıkla yapılsa daha iyi olmaz mı?''sorusuna cevabı ise şu şekilde oldu;

İhtiyaç oldukça açıklama yapıyoruz. Durup dururken açıklama yaptığımız zamanda bir şüphe oluşur diye derdindeyiz. Sağlık Müdürlüğümüzün yaptığı açıklamalarla bize şunu diyorlar. Salgın bir hastalık olmadığı için şuanda bizim açıklama yapmamız yanlış anlaşılabilir zaten salgın yok. Onlarda bu son zamanlarda ki bilgi kirliliğinden dolayı açıklama gereği hissettiler. Biz bilgi kirliliğini önleme adına resmi kurumların açıklamalarına dikkat etmek durumundayız. İçme sularının sağlıklığı noktasında dediğiniz gibi açıklamaları belki biraz daha yaygınlaştırabiliriz.

Doktorların tespit amaçlı açıklama yaptıklarını düşünüyorum

Haberma.com Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Alyaz'ın ‘Hazır Su içiyoruz Kaski'ye güvenmiyoruz. Doktorlar genelde hazır su kullanın, çeşme suyu içmeyin içirmeyin diyor. Kahramanmaraş'ın tepkisi bu yönde, bu konuda neler söyleyeceksiniz.?'' Sorusuna cevap şu şekilde oldu;

Şunu temin edeyim ilk başta, ben bugüne kadar hala bizim evde de bir çocuğumuz olduğu halde hazır su almadım. Aslında suyun tazeliği ve minerallerine bakıldığı zaman tercih sebebi. Bu konuyla ilgili sağlık müdürlüğünün açıklaması var. Su içilebilir diye açıklaması da var. Artı şuanda mevsimsel bir rahatsızlık oluyor ama bu yine hasta sayısı olarak her şey normal. Doktorlarımızın açıklaması ile bizde hastane yetkililerimizle görüştük. Tedbir amaçlı söylediklerini tabi vatandaşımız yanlış anlayabiliyor. Hasta bu neyden oldu diyor örnek, doktor da diyor ki yediğiniz içtiğiniz dokunabilir diyor. Tabi yediğiniz içtiğiniz dokunabilir deyince en çok içtiğimiz su. İster istemez öyle bir algı oluşuyor. Ama bu açıklamaların art niyetli olduğunu düşünmüyorum. Yanlış anlama durumu olabiliyor. Yöneticilerle de görüştüğümüzde de mesela en son isim vermeyeyim bir çok özel hastane ile görüştük. Verdikleri cevap şu, zaten elimizde kanıt yok, analizde yok, sudan olduğuna dair açıklama yapmaya yetkimizde yok, öyle birde açıklama yapamayız. Biz tekrar çalışanlarımızı ekiplerimizi bilgilendiririz. En son sağlık müdürlüğü ortam virüsü tespiti yaptıklarını söylediler. Onu tabi biz yapmadık. Sebze, meyve, el yıkama, ortam temizliğinden kaynaklı böyle viral bir rahatsızlıktan bahsettiler. Onların açıklamalarını naklediyorum ben tabi. Doktorların tespit amaçlı açıklama yaptıklarını düşünüyorum hala. Ama yanlış anlaşılma yapacak açıklama yapmamaları da gerekir. Kamuoyu su sağlıksız olduğu zaman ciddi anlamda nerdeyse zaman zaman nerdeyse infialde olabilir. Kaski kurumu olarak yönetimi olarak içinden çıkabiliriz. Bunun önlenmesi lazım. Bu konuda kamuoyunu daha etkin bilgilendirme çalışmalarımız yapacağız.

Şebekenin röntgeni görüntüsü sadece Maraş'ta değil Türkiye'nin her tarafında var.

Şehrin gündemini oluşturan su şebekesi hakkında özellikle asbestli borular hakkında Uzunlar şu açıklama da bulundu;

Karasu isale hattından herhangi bir fiziksel kaçak su yok. Biz buradan aldığımız gibi debiyi şehre iletebiliyoruz şuan. Tam kapasite çalışıyor, sistemde bir sıkıntı yok şuan. İçme suyu şebekesinde tabi çok eskiden beri zaman zaman döşenen çeşitli borulara sahibiz. Pik boru var, PVC boru var, asbest boru var. Şebekenin röntgeni görüntüsü sadece Maraş'ta değil Türkiye'nin her tarafında var. Şuanda özellikle Büyükşehirler başta olmak üzere şebeke yenilenmesi yoluna gidiyor. Bizde aslında mahalle mahalle şebeke yeniliyoruz. Bunun hem zaman alması hem de uzan vadeye mali olarak bir toplam maliyet tutması nedeniyle bunu bir program dahilinde yapıyoruz. Şebekenin yenilenmesi tamamen daha kaliteli hale getirilmesi hedefimiz. Bunda da çalışmalarımız devam ediyor. Kaski olarak il sınırlarında Kaski kurulduktan sonra çok büyük yatırımlarımız oldu. Bu yatırımlarımız aslında acil olan yatırımlar. İçme suyu temini hem iletimi hem dağıtımı noktasında ciddi olarak yatırımlarımız devam ediyor. Su yetmeyen hiçbir mahalle kalmayacak talimatı var Büyükşehir Belediye Başkanımızın. O konuda biz aralıksız hem yatırım hem değiştirme olarak son sürat çalışıyoruz.

Mustafa Uzunlar'ın ‘'Çevredeki  Evlerin atıkları suya karşılıyor.'' sorusuna cevabı şu şekilde oldu;

Geldiniz gördünüz, kamuoyunu bilgilendirmek adına şuanda biz burada çok geniş alanı istimlak edip korumaya aldık. Himaye çitleri ile giriş çıkışları yasakladık. Hem güvenlik hem de su kalitesinin korunması adına birde görevli bulunduruyoruz. O konuyla ilgili en ufak bir kirlilik söz konusu değil. Zaten bu analizlerde sıfır çıkıyor.

Suyun Kalitesinde herhangi bir sıkıntı yok

Kaski ekipleri tarafından suyun kaynağından su alınarak kameralar önünde su analizi yapıldı.

Yapılan analiz sonucunda ise açıklama şu şekilde oldu;

Yapılan ölçümlerde insani tüketimli sular amaçlı hakkında ki yönetmelikte belirtilen bulanıklık değeri 1 (BİR) in altında olması gerektiği söyleniyor. Ph değerimiz 7.59, İletkenliğimiz 474, çözülmüş oksijen miktarımız 7,07, bulanıklık değerimizde 0,76. Kaynaktan aldığımız suyu biz depo da dinlendirerek şehir şebekesine o şekilde veriyoruz. Bu bulanıklığımız 0.30 seviyelerine kadar düşmektedir. Belirtilen değer insani tüketimli sular hakkında ki yönetmeliğin çok çok altında bir değerdir. Suyumuzun kalitesini herhangi bir sıkıntı herhangi aksaklık ölçümlerimizde de gözükmemektedir. İnsani tüketimli sular amaçlı hakkında ki yönetmelikte belirtilen maksimum değerlerin mevcut çıkan değerlerle kıyaslandığında çok çok altında olduğu görülmektedir.