Değişimi insan zihninin eşyayı algılama biçiminde ortaya çıkan farklılık olarak tanımlayan Ünal, "Eğer biz, bugünün düşüncesini inşa edeceksek, bizim nereden geldiğimizi çok iyi anlamamız gerekiyor." diyen Ünal, "Çünkü bizim bir hafızamız yoksa bir kimliğimiz de yok demektir. Eğer sizi tanımlayan bir hafıza yoksa bir kimlik yok demektir, eğer bir kimliğimiz yoksa geleceğin dünyasında bir aidiyetiniz ve yeriniz de yok demektir. Çünkü her şeyin bu kadar hızlandığı, akışkan hale geldiği, hızla değiştiği, değişimin bütün uçurumlarıyla üzerimize geldiği bir süreçte ancak sabitlerimizle varlığımızı koruyabiliriz. Yani nedir o sabitlerimiz? Kim olduğumuz, nereye ait olduğumuz ve bütün bunları belirleyen hafızamız. İşte bu hafızanın iyi kavranması gerekiyor çünkü mikro ölçekte insan zihninden örnek verecek olursak hafızasını kaybetmiş bir kişinin düşüncesi olur mu? Hafızasını kaybetmiş bir kişinin gelecek tasavvuru olur mu? Hafızasını kaybetmiş bir kişinin kendine dair, değerlerine dair, vizyonuna ve ideallerine dair bir öngörüsü olabilir mi? Olamaz. Dolayısıyla toplumların da bu anlamda hafızası son derece kıymetli ve önemlidir." ifadelerini kullandı.
"Bize modern olacaksınız, çağdaş olacaksınız, aydın olacaksınız diye elimizdeki merhamet, iyilik, yardımlaşma, paylaşma, dayanışma gibi düşünceleri adeta ötekileştirdik." diyen Ünal, "Bu benim modern olmaya, çağdaş olmaya karşı çıktığım anlamına gelmiyor ama maalesef bizde modern olmak, çağdaş olmak, aydın olmak bir elit sınıfın egemenliği altında o sınıfa ait olmayanların ötekileştirme aygıtına dönüştürüyor." dedi.
Ünal gençlere seslenerek, "Asla kimsenin sizin yapabilme iradenize ve özgüveninize saldırılmasına müsaade etmeyeceksiniz." tavsiyesinde bulundu.
Dünyanın yeni bir kırılmanın eşiğinde olduğunun altını çizen Ünal, "Biz sadece bilgisayar teknolojilerinin sonuna gelmedik. Biz aynı zamanda finans sistemlerinin de sonuna geldik. Aynı zamanda mevcut hukuk sistemlerinin, mevcut yönetim sistemlerinin de yani bu sistemlerin temel anlayışlarının mevcut dünyayı ve değişimi taşıyamadığını ve yönetemediğini görüyoruz. Muhtemelen önümüzdeki 5-10 yıl büyük bir kırılma yaşanacak dijital değişimin sonucu olarak." dedi.
"Türkiye'nin önümüzdeki beş yıl biraz daha mukavemet göstererek sağlam durması gerekiyor." diyen Ünal, "Bugün güç, batıdan tekrar doğuya kayıyor. Doğuda kurmaya çalıştıkları terör koridorunun amacı ne? Bizim Afrika ve Hindistan ile ilişkimizi kesmek. Çünkü geleceğin dünyası yeniden Afrika ve Hindistan'da şekilleniyor ve Türkiye bütün bu değişimin merkezinde, kalbinde. Türkiye'nin en büyük avantajı, sanayisi ve teknolojisi değil. Türkiye'nin en büyük avantajı sizlersiniz. Türkiye'nin en büyük avantajı, genç, dinamik, istekli, yüksek motivasyonu olan gençlerdir." diye konuştu.
Açılış dersinin ardından Rektör Prof. Dr. Niyazi Can, Mahir Ünal`a İlahiyat Fakültesi Öğretim Grevlisi Arif Yücel tarafından tuğra formunda yazılan hat tablosunu hediye etti. Rektör Can ayrıca programın dinleyicileri arasında bulunan bir yarışma programında 1 milyonluk soruyu cevaplandıran KSÜ Tıp Fakültesi 3'ncü sınıf öğrencisi Arda Ayten`e bir plaket hediye etti.
Programda konuşma yapan Kahramanmaraş Valisi Vahdettin Özkan, "Şehrimizin üniversitesinin kurumsal kapasitesinin geliştirilmesini, akademik kapasitelerinin geliştirilmesini, öğrencilere yönelik eğitim hizmetinin kalitesinin ve yaygınlığının geliştirilmesini bizim kalkınmamızın ana girdisi olarak telakki ediyoruz." diyerek yeni akademik yılın hayırlara vesile olması temennisinde bulundu.
KSÜ Rektörü Prof. Dr. Niyazi Can ise "Üniversitemiz 1992 yılında kurulmuş, 27 yıllık geçmişiyle bugün 34-35 bin öğrencisi, 11 fakültesi, 12 MYO, 3 enstitü ve 22 AR-GE merkeziyle Türkiye'nin artık sayılı üniversitelerinden biri haline gelmiştir. Bizde geldiğimiz bu yana bizden önceki yöneticilerin çabalarına, yeni çabalar katmak istedik. Bizden öncekiler bir taş koymuşsa biz beş taş daha koyalım dedik. Bu noktada üniversitemizde güzel bir huzur birlik, beraberlik ve kardeşlik havasını oluşturmak için elimizden ne geliyorsa bunları yapmaya gayret gösterdik. Çünkü huzurun olmadığı yerde eğitim, öğretimde olmuyor bilimde olmuyor. İlerleme de olmuyor. Bununla ilgili gerçekten hocalarımız idari personelimiz ve tüm insan kaynaklarımızla bu yönde bütün dikkatimizi buna yoğunlaştırdık." diye konuştu.
Avşar Yerleşkesinde yapımı devam eden projeler hakkında bilgiler veren Rektör Can, projelerin en kısa zamanda tamamlanması hususunda Mahir Ünal ve Kahramanmaraş Milletvekillerinden destek sözü aldıklarını belirtti. 2019-2020 Akademik Yılı açılış programına katılım sağlayan herkese teşekkür eden Rektör Can, yeni akademik yılın verimli geçmesi temennisinde bulundu.
2019-2020 Akademik Yılı açılış programı kapsamında Cahit Zarifoğlu Konferans Salonundaki programın ardından Eğitim Fakültesi Otopark Alanında konser düzenlendi. Güzel Sanatlar Fakültesi Müzik Bölümü öğrencileri tarafından popüler repertuarın yanı sıra farklı türde eserlerin icra edildiği coşku dolu konserde öğrenciler doyasıya eğlendi.