Virüslere Karşı Bağışıklığı Güçlendirmenin Yolları

Virüslere Karşı Bağışıklığı Güçlendirmenin Yolları

Doç. Dr. Cem Arıtürk, salgın hastalıklara karşı bağışıklığı güçlendirmek için dikkat edilmesi gerekenleri açıkladı.

Vücudumuz için bir savunma sistemi olan bağışıklık sistemi, organizmayı çoğu hastalığa karşı koruyan biyolojik yapı ve süreç sistemlerinden oluşuyor. Başta dalak, lenf düğümleri gibi periferik organlar ve kemik iliği, timus gibi santral organlardan oluşan bağışıklık sisteminde kanda bulunan savunma hücreleri ve bazı sistemler önemli rol oynuyor. Özellikle sinsi seyirli, toplum içinde kolay bir şekilde yayılım gösteren ve virüsler tarafından oluşturulan hastalıklardan korunmada kuvvetli bir bağışıklık sistemi temel faktörlerdendir. Öyle ki aynı miktarda ve özellikte virüs ile karşılaşan iki insandan; bağışıklık sistemi kuvvetli olan hastalığa yakalanmadan kurtulabilirken bağışıklık sistemi yeterince kuvvetli olmayan hastalığa yakalanabiliyor.


Kişinin bir takım fizyolojik özellikleri haricinde günlük hayatında dikkat edeceği bazı durumların bağışıklık sisteminin güçlenmesini ve hastalıklara karşı dirençli olmasını sağlayacağını belirten Acıbadem Fulya Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Cem Arıtürk, dikkat edilmesi gerekenleri şöyle sıralıyor:


Egzersiz


Yapılan aktivitenin yoğunluğu, süresi, şiddeti ve bireyin fiziksel uygunluğu başta olmak üzere pek çok faktör egzersizin bağışıklık üzerindeki etkilerini değiştirebilmektedir. Genel olarak sağlıklı yaşam amacıyla düzenli ve orta düzeyde egzersiz yapan bireylerde uzun dönemde bağışıklık sisteminin güçlendiği bilinmektedir. Ancak özellikle şiddetli egzersizi takip eden 3-72 saatlik süreçte; bağışıklık sistemi, fiziksel aktivitenin etkilerinden ötürü baskılanmaktadır. Bu nedenle bu dönemde egzersiz sonrası dinlenme ve yeterli besin-sıvı tüketimi bağışıklık sisteminin korunması açısından önem taşımaktadır.


Kötü Alışkanlıklar


Sigara ve alkol gibi bazı alışkanlıkların zararları herkes tarafından bilinmektedir. Sigara hem lokal etkisi ile üst solunum yolu ve ağız bölgesinde enfeksiyonlara açık bir ortam yaratacak hem de sistemik etkileri ile kişinin bağışıklık sistemini olumsuz etkileyecektir. Benzer şekilde belirli miktarın üzerinde alkol tüketimi de bağışıklık sistemini baskılayarak hastalıklara uygun bir ortama neden olacaktır.


Stres ve Uyku Düzeni


Fiziksel veya psikolojik stres durumları da bağışıklık sistemini güçsüz düşüren nedenlerdendir. Özellikle viral hastalıkların salgın olduğu dönemde uzun çalışma saatleri, yeterli dinlenememe gibi sebeplerle fiziksel stres altında kalan kişilerde; yine iş hayatı veya bazı özel nedenlerden kaynaklanacak şekilde psikolojik stres altında olanlarda hastalıklara yakalanma olasılığı artmaktadır. Yeterli ve kaliteli uyuyamama da bağışıklık sistemini belirgin derecede bozmaktadır.


Sıvı Tüketimi


Susuz kalmak zayıf bir bağışıklık sisteminin başlıca nedenlerinden biri olabilir. Vücutta biriken toksinlerin atılabilmesi için yeterli miktarda su içilmesi gerekmektedir, dolayısıyla bağışıklık sistemini güçlendirmek için bol miktarda su içilmelidir. Kahve ve çay, idrar miktarını arttıracağı için vücudun susuz kalma riskini arttırabilirler. Bununla birlikte taze sıkılmış olsa da belli miktarın üzerinde meyve suyu tüketmek önerilmemektedir. Özellikle portakal, mandalina gibi narenciyelerin suyunun sıkıldıktan sonra kısa sürede tüketilmesi gerekmektedir, aksi takdirde içeriğindeki C vitamini, belirgin düzeyde azalmaktadır. Suyunu sıkarak içmek yerine meyveleri besin olarak tüketmek doğru yaklaşım olacaktır.


Beslenme


Dengeli, düzenli ve doğru beslenme bağışıklık sistemini en çok etkileyen faktörlerdendir. Mevsiminde ve taze olarak tüketilen besinlerden fayda görme olasılığı en yüksektir.

A vitamini ağız, mide ve bağırsak gibi sindirim sistemi organlarını sağlıklı tutar ve enfeksiyonlardan korur. Bu nedenle tatlı patates, havuç, lahana, ıspanak gibi A vitamininden zengin besinler tüketilmelidir. C vitamini, antikor oluşumunu uyararak bağışıklığı güçlendirir. Başlıca C vitamini kaynakları portakal, greyfurt ve mandalina gibi turunçgiller ile kırmızı biber, çilek ve domatestir. Ayçiçeği, badem, fındık ve fıstık gibi kuruyemişler içerdikleri E vitamininin antioksidan özelliğinden dolayı önerilmektedir. Bununla birlikte yara iyileşmesini de hızlandıran çinko içerikli gıdalar (kümes hayvanları, tam tahıl ürünleri, fasulye, fındık ve yağlı tohumlar) hastalıklara karşı koruyucudur. Zerdeçal ve karanfil ise baharatlar içinde bağışıklık açısından tüketilmesi gerekenlerdir. Bununla birlikte karnabahar, sarımsak ve soğan gibi bazı sebzeler içerdikleri antioksidanların yanında glutatyon içeriklerinden ötürü de bağışıklık sistemini olumlu etkilemektedirler.


Tüm bu önerilerin haricinde, besinler söz konusu olduğunda kişinin şeker hastalığı ve kolesterol gibi diğer hastalıkları mutlaka göz önünde bulundurulmalı ve bu hastalıklar açısından diyet gözden geçirilmelidir.



Madalya Günü Coşkusu Kıraç Konseriyle Taçlandı
Pazarcık ilçe emniyet müdürü vefat etti
Onikişubat Belediyesi’nden Ramazan ayında gönüllere dokunan hizmetler
Sümbüllü Kavşağı – Batı Çevre Yolu Bağlantı ile Sanayi Kavşağı projelerinde ilk adımlar atıldı
KMTSO Geleneksel İftar programı ve genişletilmiş meclis toplantısı gerçekleştirildi
Ekinözü’nde Gönül Sofrası Kuruldu, Yeni Müjdeler Paylaşıldı
Bölgenin en büyük eğlence merkezi açılıyor
Görgel ‘Hedefimiz, Kahramanmaraş’ın içmesuyu geleceğini garanti altına almak”
Andırınlılar Büyükşehir’in İftar Sofrasında Buluştu
Aksu ve Karşıyaka Mahallelerini Birleştiren Yolda Kaldırım Çalışması
İlk İftarı Milli İrade Meydanı’nda Birlikte Yapalım!
Marfi Otomotiv, Türkiye İkinciliğiyle Otomotiv sektöründeki gücünü kanıtladı!
HG Hospital basın mensuplarını misafir etti
Acil Durum Hastanesinin Mobilyaları Kahramanmaraş Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nden
Büyükşehir’den; 2 Bin 400 Yaşlıya Destek