Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) Rektörlüğü tarafından 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü etkinlikleri kapsamında Hain FETÖ'nün Darbe Girişimi ve Milli Birliğimizin Zaferi' konulu konferans düzenlendi.
Üniversitemiz Rektörü Prof.
Dr. Niyazi Can, Rektör Yardımcıları, akademik ve idari personelin katılımıyla
ve Covid 19 tedbirleri kapsamında maske ve sosyal mesafe kuralları çerçevesinde
KSÜ Kongre Merkezinde gerçekleştirilen konferansın açılış konuşmasını Rektör
Can yaptı.
Milletimizin şehidine,
gazisine ve onların mukaddes emanetlerine sahip çıkan aziz bir millet olduğunu
ifade eden Rektör Can, "15 Temmuz meşru iktidara milletin iradesine darbe
vurmak isteyen hainlere milletimizin geçit vermediği önemli bir gündür. 15
Temmuz milletimiz Cumhurbaşkanından bütün fertlerine kadar birlik ve beraberlik
içerisinde hainlerin emellerini boşa çıkardığı, dini değerleri kullananlarla
gerçek dindarları ferasetle birbirinden ayırdığı bir gündür." diye konuştu.
Üniversitelerin yeni nesli
bu milli şuur ve ferasetle yetiştirmek gibi önemli bir sorumluluğu bulunduğunun
altını çizen Rektör Can, "15 Temmuz hain darbe girişimi bir kez daha
göstermiştir ki yeni nesillerimizin kendi inancını doğru kaynaklardan
öğrenmesisağlamak zorundayız. Bu konuda en büyük sorumluluk üniversitelere ve
biz akademisyenlere düşüyor. Yeni nesilleri Kur'an-ı Kerim ve Peygamber
Efendimizin (sav) sünneti ışığında, milli ve manevi değerlere sahip feraset
sahibi bireyler olarak yetiştirmeliyiz. Gençliğimizi donanımlı hale
getirmediğimiz zaman, dindar gözüken ve kimi devletlerin emellerine hizmet eden
oluşumların hain girişimlerine alet oluyorlar. Gençlerimizi kendi mesleklerinde
teori ve uygulamada donanımlı bireyler olarak yetiştirirken, kendi inancını,
kendi kültürünü, kendi milli ve manevi değerlerini, kendi sanatını da doğru
şekilde öğrenen ve kavrayan bireyler olarak hayata hazırlamalıyız." dedi.
KSÜ olarak öğrencilerimizin
milli ve manevi şuurla yetişmeleri için yıl boyunca çok sayıda etkinliğe imza
attıklarını hatırlatan Rektör Can, "Milletimizin ve ailelerinin bize emaneti
olan gençlerimizin sağlıklı ve sağlam kaynaklardan beslenerek yetiştirmenin
gayreti içerisindeyiz." ifadelerini kullandı.
Hafta boyunca 15 Temmuz
Demokrasi ve Milli Birlik Günü etkinliklerinde görev ve sorumluluk
alan bütün akademik ve idari personele teşekkür eden Rektör Can, konuşmasını
şehitlerimize Allah'tan rahmet dileyerek ve gazilerimize minnet ve şükranlarını
sunarak tamamladı.
Açılış konuşmasının ardından
KSÜ İlahiyat Fakültesi Din Sosyolojisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Hüsnü
Ezber Bodur Hain FETÖ'nün Darbe Girişimi ve Milli Birliğimizin Zaferi'
başlıklı konferans sunumunu gerçekleştirdi.
Prof. Dr. Hüsnü Ezber Bodur,
Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ve terörist elebaşıFetullah Gülen'in yüce
dinimiz İslamiyet'i istismar edip din dâhil her alanda paralel yapı oluşturma
girişimi ve bu bağlamında beyin yıkama yöntemiyle bilhassa gençleri
mankurtlaştırma yoluyla çıkarları uğruna nasıl kullandığı ile ilgili genel bir sosyolojik
değerlendirmede bulundu.
FETÖ'nün 1970'li yıllarda
Batı'da görülen yeni dinî hareketlerin sosyolojik sınıflandırmasına göre sapkın
yeni inanç ve uygulamalara sahip bir kült hareketi olduğunu belirten Prof. Dr.
Bodur, "Kült hareketleri peygamber ya da peygamberimsi niteliklere sahip
olduğunu iddia eden sapık liderlerin genelde yalnızlaşan, kendisini yoksulluk
ve yoksunluk içerisinde hisseden gençleri mobilize ederek ana dinî akımla ve
devletle çatışmacı ilişkiye girerler." ifadelerini kullandı.
FETÖ'nün dini kavramları
kullanarak bu kavramları erozyona uğrattığına ve bu tür hareketlerin kıyamet
senaryolarıyla kendilerine canlılık kattıklarına ve toplumu manipüle ederek
yönlendirdiklerinedikkat çeken Prof. Dr. Hüsnü Ezber Bodur, Diyanet İşleri
Başkanlığı ve İlahiyat Fakültelerinin varlığının ortaya çıkan bu hareketlerin
önündeki en büyük engel olduğunu ve bu kurumların yıpratılmaması gerektiğini
vurguladı.
ABD'de faaliyet gösteren
Moonculuk Hareketi ile FETÖ arasındaki organik bağlar ve organizasyonel
ilişkilere ilişkin analiz ve değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Bodur, bu
çerçevede eski bir CİA görevlisi ve FETÖ hamisi olan GrahamFuller'in 15 Temmuz
2016 hain darbe girişiminden hemen sonra ısrarla ve panikleyerek FETÖ'nün bir
kült hareketi olmadığı ile ilgili bir yazı yazması da çok anlamlı olduğuna
dikkat çekti.