" Ermeni diasporası tarafından, Ermeni
saldırganlığı dünya gündemine bir kez daha getirildi.
Bir hayalin peşinde yol katetmeye çalışan
Ermeniler, kendilerine karşı bir soykırım yapıldığı yalanını tüm dünyaya kabul
ettirmeye çalışmaktadırlar. Özellikle Amerika ve Avrupa'da yaşayan diaspora
Ermenileri, sürekli olarak bu yalanı gündemde tutmaya çaba göstermektedir.
Asılsız Ermeni iddialarını gündemde tutmaya
çalışanlar, dengelerin değiştiği bugünün dünyasında, Türkiye ve Ermenistan
ilişkilerinin gelişmesine engel olmakta, bu suretle aslında Ermeni halkına
zarar vermektedirler.
Tarihi sorunları kaşımak, hiçbir zaman
toplumlara yarar sağlamaz. Tam tersine ülkeler arasında dostluk ve barışın
inşasına engel olur.
Barışın ve dostluğun yeryüzüne yeniden
hâkim olması için, ortak bir gelecek inşâ etmek zorundayız.
Makul olan yol, Ermenistan'ın saldırgan
politikasına derhal son vermesidir. Ermenistan ve Azerbaycan'ın yeni bir yol
haritası oluşturmasıdır.
Unutulmamalıdır ki Türkiye, Azerbaycan ile
iki devlet tek millettir. Uluslararası platformlarda Türkiye her daim kardeş
Azerbaycan'ın yanında yer alacak ve onun haklarını savunacaktır. Türkiye,
Azerbaycan'a karşı yapılacak olan fiziki her saldırıyı kendine yapılmış bir
saldırı kabul edecek ve misli ile cevap verecektir.
Ancak şu da bilinmelidir ki, buradaki
olmazsa olmazımız Ermenistan'ın Dağlık Karabağ'ı derhal sahiplerine teslim
etmesidir."
12-16 Temmuz tarihlerinde Ermenistan ordusunun,
sınırdaki stratejik yükseklikleri ele geçirmek için saldırdığı Azerbaycan Ordusu'nda,
1`i tümgeneral olmak üzere 8 asker şehit olmuş, köylere yaptığı saldırı sonucu bir sivil
yaşamını yitirmişti.