SANKO Üniversitesi Hastanesi Üroloji Uzmanı da olan Doç. Dr.
Küçükdurmaz, hematüri
denilen idrarda kanamanın, üriner sistemin herhangi bir yerinden kaynaklanan,
makroskopik (gözle görülür) ya da mikroskobik (idrar tahlilindegörülür) karşılaşılan
ve malign de (kötü huylu) olmak üzere birçok hastalığın işareti olabileceğini
söyledi.
Doç. Dr. Küçükdurmaz, bu önemli bulgunun olası sebepleri, tanı yöntemleri
ve tedavi seçenekleri ile ilgili bilgiler verdi.
HEMATÜRİ NEDİR?
Doç. Dr. Küçükdurmaz "Hematüri, böbrekler, böbreklerden idrar
kesesine idrarı taşıyan ve üreter adı verilen kanallar, idrar kesesi, idrar
kesesinden dışarıya idrarı taşıyan ve üretra adı verilen idrar borusu ve
erkeklerde prostat bezinden kaynaklanan çeşitli problemlere bağlı olarak ortaya
çıkabilen bir bulgudur" diye konuştu.
İdrarda kanın iki şekilde saptanabileceğini kaydedenDoç. Dr.
Küçükdurmaz,"Herhangi bir nedenle yapılan idrar tetkikinde mikroskop ile
incelemede rastlanabilir. Buna mikroskopik hematüri' denir ve genellikle az
miktarda kanın idrara karışması sonucu oluşur" ifadelerini kullandı.
Doç. Dr. Küçükdurmaz"Hastaların hekime daha hızlı ve panik halde
başvurmasına sebep olan makroskopik hematür ise kişinin idrarında kanı
görebileceği düzeyde ve daha fazla kan hücresinin idrara karışmasıyla oluşmaktadır.
Bu durumda idrar pembe, kırmızı, çay rengi veya kahverengi olabilir" uyarısını
yaptı.
Genellikle altta yatan önemli bir patolojiyi işaret edenmakroskopik
hematüride hastaların en az yarısında önemli bir ürogenital sistem hastalığı
bulunduğunu vurgulayan Doç. Dr. Küçükdurmaz,bu nedenle, makroskopik hematürinin
altta yatan nedenini belirlemek için mutlaka ileri değerlendirme yapılması
gerektiğini anımsattı.
Doç. Dr. Küçükdurmaz,idrarda kanamaya en sık yol açan nedenleri şöyle özetledi:
"İdrar yolu iltihabı hastalıkları, bunların başında en sık
sistit; prostat iltihabı ve kanseri, prostatın iyi huylu büyümesi gibi
erkeklerde prostat hastalıkları; böbrek iltihabı ve kanseri gibi böbrek
hastalıkları; böbrek ve idrar yollarındaki taş hastalığı ve mesane kanseridir.
Kadınlarda adet döneminde idrara kanın
karışması yanlışlıkla idrar kanaması olarak değerlendirilebilir, o yüzden bu
konuda dikkatli olunmalıdır. Bu durum idrarda kanama olduğunu göstermez.
UYARILAR
Kan sulandırıcı ilaç kullanımınında (aspirin de
dahil)idrara kan karışmasına yol açabileceğine vurgu yapan Doç. Dr. Küçükdurmaz,
şöyle devam etti:
"Yoğun egzersiz sonrası idrarda kan saptanabilir,
ağırlık kaldırmak veya aerobik egzersiz buna sebep olabilir. Böbrek ve idrar
yollarının hasar gördüğü travmalarda (trafik kazası, spor yaralanmaları, vb.)
idrara kan karışabilir.
İdrarda kan saptanması durumunda mutlaka
araştırılmalı ve neden kaynaklandığı ortaya konulmalı. Hem idrar yolları
sağlığı hem de genel sağlık açısından tedaviyi gerektiren bir durum varsa,
zamanında teşhis ve tedavi edilmesi önemlidir."
Doç. Dr. Küçükdurmaz,idrarda kanamaya sebep olacak hastalıklarla
ilgili şu temel bilgileri paylaştı:
"- Sistit (mesane enfeksiyonu): Bu olgularda genellikle
idrar yaparken yanma, sık idrara gitme, gece idrara kalkma, tuvalete zor
yetişme gibi bulgular görülür. Sistit özellikle kadınlarda sık karşılaşılan bir
durumdur. Genellikle antibiyotik ile kolaylıkla tedavi edilebilir. Menopoz
sonrası dönemde ve cinsel olarak yeni aktif olan kadınlarda tekrarlamalar
görülebilir. Böyle durumlarda yinelemeleri önlemek için hekim bazı önlemler
önerecektir. Yukarıdaki tabloya titreme, ateş ve yan ağrısının eklenmesi,
olayın basit bir sistit olmaktan çıktığının ve böbreklerin de iltihabi olaya
karıştığının bulgularıdır. Bu durumda kişinin acil olarak bir uzmana başvurması
gerekir.
- Üriner sistem taş hastalığı:Karın
yan tarafında bele vuran çok şiddetli ağrı, bulantı ve kusma ile birlikte olan
idrar kanaması genellikle taş hastalığını düşündürür. Bu durumda taş
hastalığını ortaya koymak için ultrasonografi yapılır ya da batın
tomografisi çekilir. Taş saptanması durumunda taşın yerine ve boyutuna göre
tedavi planlanır.
- Prostat hastalıkları:Prostat
erkek üreme sisteminde yer alan bir salgı bezidir. İltihaplandığı durumlarda
sık idrara çıkma, idrarda yanma ve ağrı, ateş ve bunlara eşlik eden idrarda
kanama olabilir. Yaşla birlikte prostat büyüyebilir ve erkeklerde ileri
yaşlarda sıkça rastlanan bazı işeme problemlerine yol açabilir. Bu durumda da
idrarda kan görülebilir. Erkeklerin en sık saptanan kanseri olan prostat
kanserinde de idrarda kanama saptanabilecek bulgulardan birisidir.
- Mesane kanseri:Kanamanın idrarda gözle görünecek kadar yoğun olması, özellikle
de pıhtılar içermesi genellikle ciddi bir hastalığın habercisi olabilir. Böyle
bir durumun bir kez yaşanması bile, asla ihmal edilmemelidir. Böbrek ve idrar
yollarından kaynaklanan kötü huylu bir hastalığın belirtisi olabilir.
Ülkemizdeki en sık kanserlerden biri olan mesane kanserinin en önemli belirtisi
idrarda ağrısız kan görülmesidir. Özellikle sigara kullanımı olan bireylerde
risk daha fazladır.
- Böbrek kanseri:Sık olmamakla birlikte idrarda kan görülmesi böbrek kanserinin
bulguları arasında yer almaktadır. Yine sigara kullanımı olan, obez veya
hipertansif bireylerde böbrek kanseri riski daha yüksektir."
TEŞHİS İÇİN NELER YAPILIR, TEDAVİSİ NASIL OLUR?
Hekimi teşhis konusunda yönlendiren en önemli unsurun, hastadan
alacağı rahatsızlığa ait hikaye olduğunun altını çizen Doç. Dr. Küçükdurmaz, kanamanın
süresinin, kanamaya eşlik eden bulguların varlığının tanıya giden yolda yol
gösterici olduğunu kaydetti:
İkinci önemli aşamanın, kişinin fiziki muayenesi olduğunu, bunlardan
sonra laboratuvar ve görüntüleme tetkiklerinden yararlanılacağını söyleyen Doç.
Dr. Küçükdurmaz,sözlerini şöyle tamamladı:
"Tanıda İdrar ile ilgili ek bazı tetkikler, bazı kan testleri,
idrar yolları ultrasonografisi " bilgisayarlı tomografisi veya manyetik
rezonans görüntüleme (MR) gerekli durumlarda hekim tarafından istenebilir.
İdrar kesesinin içine ışıklı bir kamerayla bakılan endoskopik işlem
(sistoskopi) ve biyopsi bazı durumlarda gerekebilir.
Sonuç olarak idrarda kan saptanması önemli bir hastalığın
belirtisi olabilecek ciddi bir bulgudur ve mutlaka değerlendirilmesi gerekir.
Neden saptandıktan sonra uygun tedavi seçenekleri ile hastalığın ortadan
kaldırılması hedeflenmektedir."