Türkiye genelinde aile hekimlerini temsil eden AHEF adına bir açıklama
yapan Dr. Özlem Sezen, "Sağlık çalışanlarınında bir ailesi ve çocukları var. 9
aylık dönemde çocuklarından ayrı kaldılar, çoğu zaman aile büyüklerine
akrabalarına bırakarak canla başla çalıştılar. Cumhurbaşkanlığının pandemininilk
aylarında yayınlanan esnek çalışma genelgesinde tüm kamu ve özel hizmet sunan
işyerlerinde esnek çalışma uygulanması gerektiği vurgulanırken sağlık bakanlığı
bu çalışma değerlendirme şartlarını il sağlık müdürlüğü yetkisine bıraktı. İl
müdürlükleri ise son 5 ayda 5 bine yakın sağlık çalışanı covid-19 geçirirken aile
hekimliği çalışanlarına esnek çalışma imkânı vermedi" dedi.
Aile hekimliği çalışanlarının çocukları son yasak kararları ile okullara
kreşlere gidemiyor. Esnek çalışma izni olmayan sağlık çalışanlarının eşi de çalışıyorsa
çocukları ile birlikte zor duruma düşüyorlar. Dr. Özlem Sezen bu durumu
şu şekilde açıklıyor."Aile büyüklerine covid-19 bulaştırma korkusu ile
çocuklarına nasıl bakacaklarını düşünen sağlık çalışanları bu anlamda gerçekten
zor durumda. Okul yok, kreş yok, eş çalışıyor. Sağlık çalışanı aklı
ailesindeyken, çocuğundayken işine nasıl konsantre olacak?"
AHEF'in aile hekimliği çalışanlarının her sıkıntısında olduğu gibi bu
sorunundada yanında olduğunu vurgulayan Dr. Sezen, "bu çocuklar 9 aydır
anne babalarından zaten uzaktalar. En temel insan hakkı olan ailesine bakma
yükümlüklerini yerine getirebilmeleri için tüm sağlık çalışanları da diğer kamu
kuruluşları gibi esnek çalışma modeli ile çalışabilmeli. Aile sağlığı
merkezinde bir çalışanın hastalığı kapması durumunda diğer çalışanlara da
bulaştırma riski çok yüksek. Bu durumda aile sağlığı merkezlerinin işleyişinde
ve birinci basamak sağlık hizmetlerinde aksama meydana gelecektir" diyerek esnek
çalışmanın hem aile bütünlüğü hemde sağlık çalışanının virüs yükü için çok
önemli bir etken olduğuna dikkat çekti ve bu konuda Sağlık Bakanlığındansağduyu
beklediklerini vurguladı.