İYİ  Parti Isparta Milletvekili Dr. Aylin Cesur
“İstanbul Sözleşmesinden Çıkılması Kararı” Üzerine Konuştu
Siyasi 8.04.2021 13:06:10 0

İYİ Parti Isparta Milletvekili Dr. Aylin Cesur “İstanbul Sözleşmesinden Çıkılması Kararı” Üzerine Konuştu

Ülkemizde kadınlara şiddetin ve kadın cinayetlerinin arttığı, kadın yoksulluğunun derinleştiği bir dönemde imzalanmıştı İstanbul Sözleşmesi.

Ancak, Türk demokrasisinin özellikle Partili Cumhurbaşkanı Sistemi ile krize sokulduğu bir dönemde, bu sözleşmenin doğru düzgün bir kamusal tartışma dahi yürütülmeden tek kişinin imzasıyla bir gecede feshedilmek istendiğine tanık olduk.

İstendiğine diyorum çünkü bu geçersiz bir faaliyettir. Siz beğenmeseniz de, burada sunduğunuz olmayan bakanları ve milletin temsilinin değil çoğunluğun dediğinin olduğu sözde yasama organı haline getirdiğiniz Meclisi ile, Anayasada ismi var olmayan kabinenin aldığı kararları icra eden hükümeti ile ve siyasallaşmış yargısı ile içi oyulmuş dolmalık biber haline getirseniz de; TC hala anayasal hukuk devletidir ve hukuken bu fesih kararnamesi geçersizdir.

2008'de 80 olan kadın cinayetleri, 2020'de 471'e çıkmışken kadının korunması ve şiddetin önlenmesine yönelik böyle önemli bir sözleşmeden çıkılmasının ise hiçbir mantıklı açıklaması yoktur.

Bir tezat da şu ki; sözleşmeye imza koyan iktidarın bunu, kendi içindeki kadınların karşı çıkmalarına karşı yapmasıdır.

6284 sayılı yasa dahi iyi bir şekilde uygulanmıyorken, bir acaip hal de kadına şiddet ve kadın cinayetleri verilerinin açıklamıyor olması! Hatta "şiddetin cinayetin kadını yoktur, cinayet cinayettir" diyen bir akıl tutulmasına varan bir acayiplik bu!

Bir de sanki şiddetin sorumlusu sözleşmeymiş gibi, "Bakın sözleşme şiddeti engelleyemiyor" denildi. Sorumlu açık bir şekilde sözleşmenin gerekliliklerini yerine getirmeyen ve yasaları gerektiği gibi uygulamayan iktidardır. Ha sözleşme dediğiniz yerde Toplumu kutuplaştırdığı için kaldırdık dediğiniz sözleşmenin imzacısı sizsiniz unuttunuz mu? Okumamış mıydınız? Bi bunu soruyorum!

Bir de kadına karşı şiddetin ve aile içi şiddetin engellenmesi fikri, toplumsal ve ailevi değerlerimizle nasıl çelişmektedir? Bir de bunu açıklayın ama olmayan maddelerle uydurarak değil.

Birileri Lozan'ı manipüle etse, Lozan'dan da mı çekileceksiniz? Diyeceğim ama arkasından yine iş geçen haftaki Montrö ve silsilesi yeni kurgulara gebe olur sözüm. Sefalet yaşayan milyonların derdini bırakıp suni gündemler yaratmaya vesile olmayalım en iyisi!

Soru şu: Gerçekte neyden rahatsızsınız?

Sözleşmede devlete verilen "Kadınlara karşı her türlü ayrımcılığın ve şiddetin önlenmesi" sorumluluğu var. Bu mu?

Cumhuriyet'in kuruluş felsefesinde yer alan kadın-erkek eşitliğinden, kadınların eşit vatandaşlar olarak sayılmasından mı rahatsızsınız?

Kadınların insan gibi muamele görmesinden, birey olarak sayılmasından mı rahatsızsınız?

Bakınız; İstanbul Sözleşmesi'nden çıkıldığından beri 14 kadınımız öldürüldü.

İzmir'de Sezen, Nagihan ve Ceyda, Kayseri'de Fatma, Konya'da Buket, Balıkesir'de Seda, İstanbul'da Aleyna,

Antalya'da Hatice ve Rabia, Osmaniye'de Serpil,

Denizli'de Meral, Adana'da İslim, Aydın'da Necla, Tekirdağ'da Yeter…artık aramızda değiller.

Her gün en az bir, bazen iki kadınımız öldürülüyorken, kadınlarımızın %40'ı fiziksel şiddete, %45'i psikolojik şiddete, %30'u ekonomik şiddete uğruyorken, 20-24 yaşındaki genç kadınlarımızın %15'i 18 yaşından önce, %2'si 15 yaşından önce evlendiriliyorken, yani yapacak daha çok iş varken, bunu biz kadınlarımıza reva görmüyoruz.

Yanlış kararlarınızın bedelini, kadınlarımıza canları ile, bedenleri ile ödetilmesini kabul etmiyoruz.

Ve buradan bir kere de ben ilan ediyorum.

Millet iradesini hiçe sayan, Yasama yetkisinin de açıkça ihlali olan bu karar anayasal hukuk devletinde geçersizdir.

Ve merak ediyorum; her fırsatta kadına yönelik şiddeti kınayan, yaşanan olaylara üzüldüğünü söyleyen ve kendi bünyesindeki kadınların sesine dahi kulak vermeyen bir iktidar, ben utanırken her gün bir kadınımız kurban edildiğinde, ne yapıyor?

Konya Selçuk Üniversitesi Süleyman Demirel Kültür Merkezi'nden Süleyman Demirel adının silinmesi ayıbı düzeltilene kadar her fırsatta konuyu dile getireceğime söz vermiştim. Çiçeği burnunda bir rektör gelip, bir Cumhurbaşkanı'nın adını Rektörü olduğu üniversitenin kuruluşunda imzası olmuş bir Cumhurbaşkanının adını böyle silip geçemez. Karar derhal geri alınmalıdır. Bu kötü bir emsal de olacaktır. Düzeltilmelidir, yoksa bir gün gelir birileri de sizin isminizi siler.


Yükleniyor

Yükleniyor

Yükleniyor

28.3° / 13°

Başkan Akpınar, Basın Mensuplarıyla Bir Araya Geldi

Cüce ,” Kahramanmaraş’ın ve ilçemizin artık kaybedecek bir dakikası bile yok.”

Görgel: “Ziyaretler Salı ve Cumartesi Günleri Randevusuz Yapılacak"

Arıkan, “Kahramanmaraş’ın en büyük sorunu barınma”

Kahramanmaraş’ta Tefecilik Operasyonu

BBP Onikişubat Belediye Meclis Üyesi Birinci Sıra adayı Akif Arslan oldu

Kahramanmaraş’ta Bilişim Sistemleri Dolandırıcılığı Operasyonu

Kahramanmaraş, İstanbul’da Yoğun İlgi Gördü

Ebrar Sitesi davasında şok karar !

Başkan Okay, Birlik ve Beraberlik içerisinde Dulkadiroğlu’nu yeniden ayağa kaldıracağız

Büyükşehir, Kapıçam Mezarlığı İçin Ücretsiz Seferleri Duyurdu

Vali Ünlüer ve Başkan Güngör , Küçük Sanayi Sitesi Esnafıyla bir araya geldi

Ebrar Sitesini Yapanlardan İlginç Savunma

Cumhur İttifakı'nın Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Fırat Görgel oldu

Bakan Yerlikaya, TOKİ Konutları’nda İncelemelerde Bulundu

KMTSO Başkanı Buluntu, Gazetecilerle Bir Araya Geldi

Kahramanmaraş’ta Uyuşturucu madde ticareti yapan 4 kişi yakalandı

Kahramanmaraş'ta operasyonlarda 150 kişi yakalandı, 47'si tutuklandı

Başkan Güngör, “İnşasına Başlanan Kentsel Tasarım Projeleri 1 Yılda Tamamlanacak”

Kahramanmaraş’ta Sosyal medya üzerinden TV satın almak isterken dolandırıldı