BAAE Başkanı Prof. Dr. Mahmut Yardımcıoğlu, üniversite sınavlarında baraj puanların kaldırılmasına sert tepki gösterdi. Söz konusu uygulamayı kalite adına yapılmış kalitesizlik olarak nitelendiren Yardımcıoğlu, üniversite sınavlarında baraj puanlarının ka
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) sayısal, sözel, eşit ağırlık ve
dil puan türlerinde sınav puanı hesaplanmasında uygulanan TYT puan türünde 150
puan almış olma şartı ile yerleştirme puanlarının hesaplanmasında, TYT puan
türü için 150, sayısal, sözel, eşit ağırlık ve dil puan türleri için 180 olan
sınav puanı barajının kaldırıldığını duyurmuştu. Bununla birlikte ön lisans ve lisans
programlarını tercihte 150 ve 180 olan TYT ve AYT baraj puanları uygulamasının
da kaldırıldığı açıklamaları eğitim camiasında deprem etkisi yaratmış,
özellikle üniversiteler duruma büyük tepki göstermişti.
YÖK'ün sınavlarda en azından filtre görevi gören baraj
uygulamasına son vermesine bir tepki de Batı Asya Araştırmaları Enstitüsü
(BAAE) Başkanı Prof. Dr. Mahmut Yardımcıoğlu'ndan geldi.
YÖK'ün baraj puanı kararını "Birinci sınıf saçmalık" olarak
yorumlayan Yardımcıoğlu, "Sanayide işçiye de ihtiyaç vardır. Siz bunları
yapmakla bu ülkeye hizmet etmiyorsunuz. Kendinize gelin. Bu yaptıklarınızı
herhangi bir dış güç yapamaz bu ülkeye. Allah'tan korkun. Liseden gelen
öğrencilerin seviyesinden haberiniz var mı sizin? Bu çocukların bir kısmı
dilekçe yazmayı bile bilmiyorlar. Bir kısmında matematik 4 işlem sorunları
kaynıyor. Baraj hiç değilse bir elekten geçiriyordu bu çocukları şimdi bu
elekten de geçmezse bu üniversitelerin halini düşemiyorum dahi" dedi.
"YÖK SİSTEMİ 1980
ASKERİ DARBESİ İLE KURULMUŞ BİR YAPIDIR"
YÖK'ün adından başlanarak yapısal bir değişikliğe
gidilmesini ve 1980 askeri darbesi ile kurulan bu yapıyı sivilleştirmek
gerektiğini belirten Yardımcıoğlu, şöyle konuştu: "Mevcut YÖK sistemi 1980
askeri darbesi ile kurulmuş bir yapıdır. Yasayla var edilmiştir. YÖK yasası
çıktığı günden bugüne YÖK denen yapıyı sivilleştirmek adına bir yığın söz
söylenmiştir. Ama adından bir kelime dahi değiştirilememiştir. Adını
değiştirmek bile bu ülke için en büyük sivilleşmedir. Ama yapabileni beri
getir. Bizimkilerin' iktidarda olduğu 20 yıllık sürece baktığımızda doçentlik
sınavlarını sulandırmaktan, dil puanlarını aşağı çekmekten, dil puanlarının
işlevsellik ve zorluk dereceleri ile oynamaktan başka yapılan bir şey de
maalesef ki olmamıştır. Bizimkiler' hadiseye yapısal bir yaklaşım belirleyerek
çözmek yerine günü kurtarmayı tercih etmişlerdir. Yönetimi bizde' ise veya bizimkilerde'
ise sorun ortadan kalkmıştır muhtevası ile yaklaşılmıştır hep."
"KALİTE ADINA YAPILAN
KALİTESİZLİK İŞTE BUDUR!"
Şimdiye kadar uygulanan YÖK sisteminin başarılı olamadığını
aktaran Prof. Dr. Mahmut Yardımcıoğlu, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Ayinesi
iştir kişinin, düsturundan hareketle bu yapının başarılı olduğunu göremedik ve
bizde böyle bir düşünce oluşamadı maalesef ki. Kafasında başarılı olunduğunu
düşünenler var ise onlar da bu sistemde nemalananlardan başka birisi değildir
muhtemelen. En son alınan karara da katılamıyoruz maalesef ki. Ne idi bu karar?
YÖK'ten yapılan açıklamaya göre; sayısal, sözel, eşit ağırlık ve dil puan
türlerinde sınav puanı hesaplanmasında uygulanan TYT puan türünde 150 puan
almış olma şartı ile yerleştirme puanlarının hesaplanmasında, TYT puan türü
için 150, sayısal, sözel, eşit ağırlık ve dil puan türleri için 180 olan sınav
puanı barajı uygulanmayacak. 2022 Yükseköğretim Kurumları Sınavından (YKS)
itibaren ön lisans ve lisans programlarını tercihte 150 ve 180 olan TYT ve AYT
baraj puanları uygulaması kaldırılmıştır. Tıp, diş hekimliği, eczacılık, hukuk,
mimarlık, mühendislik ve öğretmenlik programlarını tercih edebilmek için
gerekli olan en düşük başarı sırası koşulu uygulanmaya devam edecektir. Bu
açıklamayı YÖK yaptı. Kalite adına yapılan kalitesizlik işte budur."
"MAKUL YENİ BARAJLAR
KOYMAK GEREKİYORKEN TAMAMEN ZIDDI YAPILDI"
Mevcut baraj sisteminin en azından elek görevi gördüğünü ve
kendini yetiştiren öğrenciyle yetiştirmeyenlerin ayrıştırıldığını vurgulayan
Yardımcıoğlu, makul yeni baraj puanları koyulması gerekirken mevcut baraj
puanlarının kaldırılmasının akla mantığa sığmadığını aktardı. Yardımcıoğlu, şu
değerlendirmelerde bulundu: "Sayın YÖK ve orada bulunan kelli felli hocalarımız!
Bu devlet bizim. Bu millet bizim. Bu milletin çocukları bizim. Bu milletin
çocukları bizim geleceğimiz. Bu milletin çocuklarının hepsi ön lisans ya da
lisans düzeyinde eğitim almak zorunda değildir. Sanayide işçiye de ihtiyaç
vardır. Siz bunları yapmakla bu ülkeye hizmet etmiyorsunuz. Kendinize gelin. Bu
Ankara size bir şey mi yapıyor. Orada teneffüs ettiğiniz hava sanırım sizin
kafalarınızın farklı çalışmasına sebep oluyor. Orada afyon mu çekiyorsunuz siz?
Bu yaptıklarınızı herhangi bir dış güç yapamaz bu ülkeye. Allah'tan korkun.
Liseden gelen öğrencilerin seviyesinden haberiniz var mı sizin? Bu çocukların bir
kısmı dilekçe yazmayı bile bilmiyorlar. Bir kısmında matematik 4 işlem
sorunları kaynıyor. Baraj hiç değilse bir elekten geçiriyordu bu çocukları
şimdi bu elekten de geçmezse bu üniversitelerin halini düşemiyorum dahi. Siz
barajı koymak yerine tüm akademik birimler için o birimlerde görev yapan
akademisyenleri dinleyerek makul yeni barajlar koymanız gerekiyorken tamamen
zıddını yapmakla ne yaptığınızı sanıyorsunuz güzel insanlar siz?"
"BARAJ PUANLARINI
KALDIRMAK, BİRİNCİ SINIF BİR SAÇMALIKTIR"
YÖK sisteminde birçok yanlışın yapıldığını ancak baraj
puanlarını kaldırmanın tüm yanlışların üstüne tüy diktiğini dile getiren
Yardımcıoğlu, şunları kaydetti: "Çok yanlış yapıldı ama bu üstüne tüy dikti
Milli
eğitim sisteminden gelen çocuklar da liseyi bitirmek zorunda değiller. Baraj
puanlarını kaldırmak, sınıfta kalmayı kaldırmak gibi birinci sınıf bir saçmalıktır.
Biz söylemiş olalım. Allah'ın nezdinde de akademinin nezdinde de söylemiş
olalım. Biz söyledik siz de duydunuz. Bu vebalin altından kalkamayacaksınız. Bu
hesabı ne bu aziz millete ne de Allah'a veremeyeceksiniz. Biz böyle düşünüyoruz
ve siz yaptıklarınızı değiştirmedikçe biz de düşüncelerimizi değiştirmeyeceğiz.
Allah Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Beyefendinin yardımcısı olsun.
Kimlerle iş tuttuğunu keşke bir bilse
Vayh ki vayh."