Davutoğlu`nun açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:
''Nice baskılar, nice baskılar gördük. Ama Türkiye`de olduğu gibi İstanbul`da da çok sağlam bir teşkilat kurduk. İstanbul`un her bir ilçesini ilmik ilmik dokuyoruz. Bu inançla bugün bir araya geldik. `Türkiye`de her şey güllük gülistanlık` diyen Erdoğan`a sesleniyorum ne yaşıyoruz ne oluyor? Eğer kul hakkı kavramını unutursanız ve her gün dini ve manevi değerleri istismar ederseniz insanların geleceğe dair güveni kalmaz. Hatta yüreğim yanarak söylüyorum dini inançlara güvenleri azalır. Bu inançları siz sarstınız sayın Erdoğan.
TÜRKİYE'NİN İMKANLARINI ŞAHSİ MÜLKÜNÜZ GİBİ GÖRDÜNÜZ
Uyarılarımızı, tavsiyelerimizi dinlemediniz. Etrafınızı bir grup çete ile donatarak Türkiye`nin bütün imkanlarını şahsi mülkünüz gibi gördünüz. Sayın Erdoğan`ın en büyük vebali dört hatanın normalleşmesine neden olmasıdır. Bunlar eskiden de vardı. Ama münferit olaylardı ve bunları yapanlar utanırdı. Eskiden birisi ağzından sehven kötü bir söz kaçsa özür dilerdi.
BU SENİN AHLAKIN, MİLLETİMİZİN DEĞİL
Yapmayacaksınız, Sayın Erdoğan bu sözleri söylemeyeceksiniz. Ben o açıklamaları duyduğumda Erdoğan`ın o sözü öfke ile söylediğini düşündüm. Erdoğan dün `bu sözü bilerek kasten söyledim. Milletimizin diliyle konuştum` dedi. Sayın Erdoğan bu senin ahlakın. Milletimizin ahlakında kadınlara hakaret etmek yoktur ve olamaz. Kimse kadınlara böyle bir ifade kullanamaz. Nasıl böyle konuşursunuz ve bunu nasıl izah edersiniz?
İnsan alemin cüzüdür. Alemin en güzel yaratığıdır. Toplum önündeki insanlar güzel örnek olmalı. Yolda sokakta insanlar birbirine bu şekilde bağırsa... Sayın Cumhurbaşkanı nasıl bir fitili ateşlediğini görmüyor mu? Daha üzücü olanı ise muhtemelen görüyor ve tahrik etmek istiyor. Bu tahriklere hiçbir kadınımızın kapılmamasını ve bu üslubu reddetmesini rica ediyorum.
YOLSUZLUKLARI KIRMAYA ÇALIŞTIK
Kadınlar Erdoğan`ın o açıklamalarını alkışladı. Nasıl alkışlarsınız? Bir milletin başına felaket, sadece yanlış yapanlar yüzünden değil, susanlar yüzünden de gelir. Bugün artık küfür etmek, hakaret etmek normalleşti. Hiçbir zaman yolsuzluklar bu kadar normalleşmemişti. Biz eskiden hesap sorardık. Biz bir dalgakırandık. Yolsuzlukları kırmaya çalıştık.
TUİK SUÇ İŞLEMİŞTİR
Yolsuzlukları normalleştirdiniz. Kişilerin yalan söylemesi büyük suçtur. Ancak kurumların yalan söylemesi hukuksuzluktur. TUİK yalan söylüyor. TÜİK ya kendi sorumluluğuyla kamuoyunu yanılttı ya da talimat aldı. TÜİK bugün açık bir suç işlemiştir. Kamuoyunu yanıltarak yanlış bilgi vermiştir.
MAVİ MARMARA İSTİSMARI
Erdoğan yıllarca Mavi Marmara şehitlerini istismar etti. Bu sene tek bir açıklamasını gördünüz mü? Göremezsiniz. Mavi Marmara unutulur. Çünkü Erdoğan`ın yanında eskiden karşı çıktığı 90`lı yılların aktörleri var. Burada mesele istismar meselesi. Dışarıdaki görünümünüz bu olacak içeride halkı kandıracaksınız.
BU YAZ SON SON YAZ
Bu yaz son yaz. Eğer bu yazı iyi değerlendirirsek seçmenlerimizle beraber hasadı iyi alırsak her mevsim yaz olacak. Ama bu yaz iyi çalışmazsak bundan sonra hep kara kış olacak, bir sefer daha iktidarı uyarıyorum; Bu halk bu ekonomiyi kaldırmaz. Ne zaman gelirse gelsin Gelecek Partisi kadroları seçime hazır.
NEZAKET DİLİNİ BENİMSİYORUZ
Kaba söz ve kötü üsluba karşı nezaket dilini benimsiyoruz. Sayın Erdoğan`ın her yerde başvurduğu yalan ve kurumsal yalanlara karşı ilkemiz elif gibi dimdik durmaktır. Allah doğruların, kul hakkınızı göz edenlerin yardımcısı olsun. Adaletin sözcüsü olmayı bizlere nasip etsin. 100 günlük seferberlik ilan ediyoruz.''