Yaşımız, başımız itibariyle, bizler 70 yaş kuşağı, hem 1. Cihan Savaşı"nda, hem Kurtuluş Savaşı"nda yaşananları dedelerimizden menkıbeler halinde dinleyerek büyüdük. Hem babamın babası, hem anamın babası, her iki dedem de Abdülhamit döneminde, Mekke"de askerliklerini yapmışlar. Ünlü İngiliz casusu Lavrens"le birlik olan Suudların ihanetlerini yaşamışlardı. Mısır"da, Süveyş"te, Filistin"de, Suriye Cephesi"inde Mehmetçiğin mübarek kanlarıyla suladıkları çöllerde heder oluşlarını göz yaşlarıyla anlatırlardı. Özellikle mahallelimiz,aile dostumuz Koyuncu Fakı Emmi, Sakarya"da, Büyük Taarruz"da Mustafa Kemal"in askeriydi.Sarı Paşa dediği ,Mustafa Kemal"in emrinde 24 gün ayaklarındaki postallarını çıkarmadan savaştıklarını göz yaşları içinde anlatırdı. Gözlerinden ak sakalına döktüğü boncuk, boncuk göz yaşları belleğimde Ellerini açıp da okuduğu rahmet Mustafa Kemal"e yeter de artar bile
Bir
obüs top mermisinin kopardığı kolunun
kanını durdurmak için kolunun
kalan kısmını açtığı çukura sokan Çolak Ökkeş"i unutmak ne mümkün
Çocukluğumuzda kanadı koparılmış bir kuş misali onun cami şadırvanından tek
koluyla abdest alışı hala gözlerimin önünde
İşte biz, vatan
kavramını bu ortamda öğrendik.Bunu gelecek nesillere halet olarak yansıtamazsak vebal altındayız.
Yapılan
en küçük fedakarlığı bile unutmak
nankörlüktür.Yüzüncü yılını idrak ettiğimiz Çanakkale Zaferi,Türk"ün ateşle
imtihanıdır.Yapılan programları, etkinlikleri izledik.Hepsiyle de onur
duyduk.Yapılanlar ancak necip bir
milletin yapabileceği fedakarlıklardı.Hepsi Din-i Mübiniçindi.Yapılanları inkar
etmek;soy, sop, nesep bozukluğundan
kaynaklanır.Aslını inkar edene haramzade
denilir.İnkarcıların arkasıdaki düşünce ,Türk Tarihi
düşmanlığıdır.Çanakkale Zaferi top yekun
Türk Milleti"nin zaferidir.Ona başka, başka kimlikler katmak hiçte
gerçeklerle ilintili değildir.
Gerek
Tırablus"ta, gerekse Suriye Cephelerinde daha önce gördüğümüz Mustafa Kemal"in asıl tarih sahnesine çıktığı yer
Çanakkale"dir.İhtilaf Devletleri,
denizden yol bularak Marmara"ya
geçemeyince ,Türk toçusunun, Türk denizcisinin zaferiyle çekilmek
zorunda kalmıştır.Gelibolu kıyılarından, kuzeyden ,Çanakkale"yi geçme hareketi ile
kara muharebelerine giriştiler.Hesap etmedikleri, orada Mustafa Kemal
gibi bir askeri deha vardı.Anafarta"larda,Conk
Bayırın"da, Set"ül Bahir"de , iman dolu
göğsünü düşmana siper eden Türk
Ordusu vardı.O askerlerine;"" hücum
etmeyi değil,ölmeyi emrediyordu""
Eğer, Mustafa Kemal"siz bir Çanakkale"yi insanlarımıza empoze etmeye çalışıyorsak bu bir hainliktir.15 Mart
1915 Deniz Zafer"imizin yıl dönümüyse , kara muharebelerinin zaferi de
ayrıca anılmalı ve kutlanmalıdır. Onun dehasını,kendi yargılarımızın dışında , yabancıların
gözüyle değerlendirmek en objektif yargı olacaktır.İşte onlardan bir
anektot:İngiliz Başbakanı Loyd George yenilgilerinin nedenini parlamentoya anlatırken;
"Arkadaşlar, yüzyıllar ender olarak dâhiler yetiştirir.Şu talihsizliğimize
bakın ki o büyük dahi çağımızda Türk Milleti"ne nasip oldu. Mustafa Kemal"i
yenemezdik."" Alman subay binbaşı
Mulman"ın "Çanakkale
Muhabereleri"" adlı eserinde, bizzat cephede
yaşadıklarını anlattığı Çanakkale
için ; "Bir milletin tarihinin ve kaderinin değiştiği ve Mustafa Kemal gibi bir insanın milletine kazandırılışının zaferidir.""
diyor.
Oldu
bitti,insanımıza,Mustafa Kemal sevgisinin; bir felsefi görüş olmadığını, bir
doktrin olmadığını, bir manifesto
olmadığını, bir ideoloji olmadığını
anlatamamışız
Bu, sevgi toplumuna hizmet eden insanlara duyulan sevgi ve minnet duygusudur.Verdiği
hizmetin boyutuna göre de bunun
dereceleri vardır.Zavallı Mustafa Kemal düşmanları da bunu
kavrayamamışlardır.Veya bu millete
yapacakları düşmanlıklarını hissettirmeden Atatürk üzerinden yapmayı tercih
etmişlerdir.Her Türk düşmanlığı gibi
Mutafa Kemal düşmanlığı da dış mihraklıdır, maşaları da
içimizdedir.Oğuz Kağan, Bumin Kağan , Atilla,,Alpaslan,Fatih, Yavuz, Kanuniler
nasıl unutturulamazlarsa Mustafa Kemal
de ölümsüzlük sırrına erenlerdendir.