Yan gel yat oğlum zamanını çoktan geride bıraktık. Varsa
projen ve bunu gerçekleştirecek gücü kendin de görüyorsan meydana çıkarsın.
Proje demek bir nevi gelecek planlama demek. Bu
planlamanın da bir stratejiye ihtiyacı var. Özellikle yönetim masasındaysanız,
masanın etrafında ki insanlara plan ve projeleriniz gücünü aktarmak
zorundasınız. Tutarı ve yapılabilirliği varsa projeleriniz bir strateji
düzenine girer ve zamanlama olarak halkın kullanımına sunulur.
Amacınız nedir?
Bu şehre bir artı değer katmak, şehrin makus ve biçare
tarihin değiştirmek mi? Yoksa halkın tepkisini toplamayı göze alıp
"ben yaptım" geçici çözümlerle çıkmaz sokaklarda insanların işini
daha da zora sokmak mı?
Görüyoruz ki şehrimizde ki kurumları bir stratejisi genel
amaçlarına uygun hizmet etmiyor, etmediği içinde şehir halkının gücü ve
desteğini alamıyorlar.
Peki, strateji nedir? Bu sorunun cevabını bilmediklerini
varsayarak; Strateji, amaçlara bağlı bir unsurdur. Ekonomik, teknolojik,
politik ve sosyal bakımdan çevredeki, değişimlerin kavranmasına, kurum
üzerindeki olumsuz etkilerinin giderilmesine ve olumlu etkilerin de zamanında
farkına varılarak, onlardan yararlanılmasına imkan verir.
Türk dil kurumunun sözcük açıklaması bizim işimizi
görmez. Yukarıda ki içeriği bizim için daha önemli. Şehrin her türlü
sosyolojik, ekonomisel ve diğer unsurları çözümleyerek olumsuzlukları gidermek
ve bununla gelen birlikteliğin verdiği huzurla şehir için daha kullanışlı
projeler üretmek.
Şehrimizde ki sorun tamda bu! Halktan kopmuş
yönetimlerin, telaşa düşmüş halleriyle "bakın iş yapıyoruz işte"
diyecek projesi dahi olmayan "yaptım oldu" diyen çözümler sunuyor
olmaları
Bu yapılaşmalar günü kurtaracak gibi de durmuyor.
Bakın kısa zaman sonra hizmet vermeye başlayacak Ulu
Camii civarında ki alt geçit için neler söyleniyor.
Bu şehrin tanıdığım dolmuş şoförlerine sorduğumda "bu
geçit böyle olmaz, buranın emniyet şeridi dahi yok. İki araba yan yana gidemez
ve alt geçidin çıkışı tam bir rezalet."" Diyorlar.
Ben demiyorum bunları trafikte en çok direksiyon sallayan
insanlar söylüyor.
Yönetimler projelerini ve bu projeler hakkında ki
strateji ve tarihlerini halk ile paylaşmalı. Şehir büyük atılımlar beklerken,
halkın da destek olacağı projeler üretilmeli.
Çözüm konularımız fazla olunca daldan dala atlıyoruz ama
temel sözcük STRATEJİ oluyor her seferinde. Bende stratejimizi sizlerle
paylaşayım dedim.
Strateji, bir analiz etme sanatıdır. Bu sanat bir düşünme
yöntemi, açık bir sistemde faktörler arası mantık ilkeleri ve ilişkileri
üzerine kurulmuş karar verme ve kararlar içindeki engellerin kaldırılmasıyla
ilgilidir. Hiçbir yönetimin uygulamadığı bir olgudan bahsediyoruz. Engelleri kaldırma
da üstümüze yok çünkü yapıcı cümlelerden çok kırıcı cümleleri kullanıyoruz.
Fikre saygımız yok. Toplantılar niçin yapılır? En iyiyi en doğruyu ortaya
çıkartmak için. Bizde bu da yok. Kaldık
mı kendimize.
Bir şirket düşünün ki şirket sahibi, sahibi olduğu
şirketin vitrini olmasına rağmen tüm işi Genel Müdür ve alt görevliler yerine
getirir. Başarı bu şekilde oluşur.
Bu örnekten anlaması gerekenler anlasın ki sadece sizin
boy göstermeniz sadece sizi yorar ve sevimsizleştirir. Danışman, sekreter,
müdür, özel kalem ve hizmet eden kim varsa aslında bunların görevidir kurum ile
halkı iç içe kılmak.
Böylece görevini yerine getirenler sayesinde, kurumun
günlük hayat içinde devam eden olayların ve alınan kararların yönlendiricisi ya
da pusulası olur.
Kısacası işin özü halkın istediği duymaktan ziyade sahada
da uygulamaları görmek istiyor. Bunu da kimden isteyeceğini bilmediği için
mutsuz bir şehir ortaya çıkıyor.
Periyodik değerlemelerin sıkça gerçekleştirilmesi ve
verim vermeyen ağacın yer kaplamaması için kökünden haydi güle güle denip
yerine verim alacağı ağaçları dikmesi gerekir.
Şehrimizde trafik sorunu gün gibi aşikar ve ortada. Toplu
taşıma araçları konusunda Büyükşehir Belediyemizin aldığı kararı kutluyorum ve
çözümün sağlanacağına inanıyorum.
Kentin en işlek yerlerinden biri olan Ulu Camii
meydanında insanlar karşıdan karşıya geçebilmek için adeta akrobasi hareketi
yapıyor. Bir adet üst geçit ile bu sorun kısa zamanda giderilebilir. Yine şehir
merkezinde ki kavşakların hepsin de bu sorun bulunmakta.
Büyükşehir Belediye Başkanımız Fatih Mehmet Erkoç, bu
talepleri elbette biliyordur, ona göre de bürokratları gerekli çalışmaları
yapıyordur.
Önümüzdeki süreçte ortaya nasıl bir uygulama çıkacak hep
birlikte göreceğiz.
Ama tüm bunların ötesinde şehrimizin Ulaşım Master Planı
biran önce hazırlanmalı ve kamuoyu ile paylaşılmalıdır.
Belediyelerimizin yapmış olduğu etkin sosyal çalışmalar,
halk tarafından büyük beğeni topladı, bunlardan bir tanesi de yüzme havuzları
projesiydi.
Menzelet Barajı kenarına yapılmakta olan mesire alanı
için ise konuşmak erken, gidip gezme fırsatım oldu. Şimdiden ellerine sağlık
demek isterim ki bu alan Kahramanmaraş"a artı bir değer katacak. Tamamlandığı
zaman ise nelerin eksik kaldığını dile getiririz. Eksiklikler elbette olacaktır
bunu tamamlamak da halkın istekleri doğrultusunda gerçekleştirilecektir.
Bir kurum için yada sadece Belediyemiz için bunları dile
getirmedim. Eksik hangi kurumda ise oradan analiz edilmeye başlanır ve çözüme
bu şekilde daha hızlı ulaşılır.
Evinizden huzur, işyerinizden bereket eksik olmasın
Selametle