"İşin kolayını buldunuz, her işin suçlusu Amerika, siz başka bir şey bilmez misiniz kardeşim!" diyenler olacaktır muhtemelen, nitekim oluyor da. Ancak adres sürekli orayı gösteriyor, ben demesem de! Çok uzaklara gitmeye gerek yok, bir düşünsenize; bir asır önce Maraş"a neden kolej açmıştır bu Amerika! Müslümanların çocukları iyi bir eğitim alsınlar diye mi? Şu sıkıntılı günlerde insanı güldürmeyin Allah aşkına.

Yıllardan beri, Türkiye de dâhil, dünyanın dört bir tarafından başı sıkışan Amerika"ya gidiyor mu gitmiyor mu, iktidar olmak isteyen Amerika"ya gidiyor mu gitmiyor mu? İhtilal yapanlar Amerika"dan destek alıyor mu almıyor mu? Dünya âlem Amerika"dan aldığı destekle çarkını döndürüyor mu döndürmüyor mu? Eee, o zaman Amerika neden abi olmasın ki!

Maceracı bir topluluk var da bir örgüt mü kurmak istiyorlar, kendisine hizmet etmek gizli şartı ile Amerikan abileri arkalarında hazır kuvvet bekliyor. Kısa zamanda çok para kazanıp zengin olmak isteyen mi vardır, Amerikan abileri ne güne duruyor. Bir ülkenin yönetimini üstlenmek isteyen/isteyenler mi var, dünyanın abisi, abilerin abisi Amerikan abi bu işlere ömrünü vermiş, üstün tecrübe sahibi (!), ondan daha iyi bu işleri bilen ve organize eden mi olur?  Devlet güçleri ile başı dertte olan mı var, Amerikan abi zaten bu işler için ofisi kurmuş kendilerini beklemiyor mu?

Yıllardan beri terör örgütünü kim besledi Türkiye"de ve Ortadoğu"da? Terör örgütleri dağlarda, mağaralarda Amerikan konserveleri yemediler mi? Ne çabuk unuttuk, yetmişli yıllarda dağlarda yaşayanlara Amerikan konservelerinin yukarıdan, havadan atıldığını. Peki, terörün kullandığı silahlar kimin yapımıdır, neden söylenmemektedir!

Amerikan abi işini çok iyi bilir, yardım yapıp hemen karşılığını ister mi, yılların kurdu. Kaddafi"yi, Saddam"ı, yakınımızdaki ya da uzağımızdaki diğerlerini iktidar eden güç, yıllarca sabırla boşuna mı bekledi. Bu işler sabır işidir, sabır! Verim alamaz olunca nasıl Kaddafi"yi kendi milletine öldürttü, dünya âlem gördü işte. Saddam hakeza, Mısır"ın durumu ortada, Suriye denilse her şey sırıtıyor. Türkiye"yi konuşamıyoruz bile. İŞİD kimin eseri, bilen varsa söylesin. Şu, bu, falan filan, bunlar nedir, bir millet nasıl olur da bu kadar birbirinin aleyhinde olabilir, eğip bükmeye gerek yok; cemaatler, siyasiler birbirini yemek için her fırsatı değerlendirmiyor mu? İşte, Türkiye"nin hali ortada!

İŞİD, nasıl oldu da, yerleşik bir mekâna sahip olmadan, CIA Sözcüsü Ryan Trapani"nin beyanına göre, hali hazırda 20 bin ila 31 bin 500 arasında tahmin edilen, donanımlı bir orduya sahip olabildi? Bu rakam doğru mu, gerçek rakam kaç?  Şimdi Türkiye"ye ortak hareket eli uzatıyor Amerikan abi, İncirlik Üssünü kullanmak şartı ile. Bu, bir temizlik olacaksa, söz konusu müdahale yeni bir yapılanmayı mı doğuracak yoksa, bilen var mı?

Kim zulüm yaparsa bilmelidir ki zulmün sonu; yok olmaktır, zalim dindar olmaz da; velev ki zalim dindar olsun, seccadenin başından kalkmasın, onun da sonu yok olmaktır! Biz bilemeyiz, Allah bilir, zalimlere tevbe edecek zamanı değerlendirmesi için Allah fırsat vermiş olabilir, fırsat verdiği her kimse o fırsatı değerlendirmezse, sonu, tarih sahnesinden silinmek olur.

Ey Amerika, seni de bulur bir gün ölüm, Ey zulme sığınanlar, Ey zalimlerin arkasına sığınanalar, bir gün sizi de bulacaktır ölüm, gerçek mazluma dokunduğunuz gün sonunuz gelmiş demektir.

Eğer zalim belasını bulmuyorsa, mazlum zannedilenlerde zulümden eser, bulaşık olabilir, zira Peygamber Efendimiz (sav); "Mazlumun, haksızlığa uğramış kimsenin duasından sakın: çünkü onun duası ile Allah (c c)arasında perde yoktur." buyurmaktadır. Onun her sözü bizim için tartışmasız vesikadır. Eğer zalim zulmüne devam ediyorsa, zulme uğrayanda bir yamukluk vardır ya da mazlumların ahı ve gözyaşları derya deniz olacak günü beklemektedir, o zaman mazlumların gözyaşları, yükselen sular misali zalimlerin toptan kökünü kazıyacaktır.

Ey Allah"a sığınmak yerine Amerika"ya sığınanlar, Allah"tan yardım dilemek yerine Amerika"nın kapısında oturanlar, bakın, inanıp da bunları yapmanın bedeli ağır olur. Ey gücü olup da yanlış yapanların yaptıkları yanlışları düzeltmeyenler, siz de yaptıklarınızın karşılığını göreceksiniz. Ey zulme destek verenler, bu ateş sizi de yakacaktır!

Başkasının adına konuşma hakkına sahip olmadığım için ben, tek başıma da olsa, zalimin ve zulmün olmadığı bir dünya hayatına talibim. Hem inanmayıp zulüm yapanların, hem de inanıp da zulüm yapanların ya da her iki durumda olanlardan zalimlerin safında duranların tümünün yaptıklarını ret ediyorum.

Herkes safını seçsin, o zaman netice görülecektir.