Öncelikle herkesin dilinde "Var ya İngiltere"de 3 ay çalışsak İngilizceyi öğreniriz, böyle kitaptan olmuyor." Ama hepimizin İngiltere"ye gidecek parası, vizesi ve cesareti yok.
İlkokul 4. sınıftan üniversite
son sınıfa kadar (14 yıl) İngilizce dersi gördüm. Hala bir İngiliz"e adres
tarif edemem. Çünkü eğitim sistemimizdeki İngilizce öğretmenlerinin çoğu bir İngiliz"e
adres tarif edemez. Bilmeyenler öğretici olunca öğrenici de bilmeden mezun
oluyor. Kör
köre yol gösteremiyor yani.
Eğitim sistemimiz öncelikle İngilizce öğretme konusundaki
başarısızlığını kabul etmeli ve yeni öğretme teknikleri aramalı. Mevcut öğretme
tekniğimiz Brown ailesi arasındaki yazılı diyalogu el sözlüğü yardımıyla
Türkçeleştirmekten ibaret. Oysa "Dil dile değmeden dil öğrenilmez" atasözünün
ışığında, İngilizce öğretilecek gençlere İngilizce konuşma gayreti aşılamak
lazım. İngilizce filmleri altyazısız izleyebileceği, herhangi bir yabancıyla
(Fransız, Afrikalı, Çinli, Alman, İtalyan
) kırk yıllık kankaymış gibi sohbet
edebileceğini göstermek lazım. Yeterince isteklendirilemeyen gençler zaten
birçok İngilizce kelimeyi bildiklerinin bile farkında değiller. Dolayısıyla
istek (motivasyon) özürlüler.
Gençlere İngilizce öğrenme isteği kazandırdıktan sonra
İngilizce konuşabilen İngilizce öğretmenleri atamak lazım. Öyle yazılı sınavda
tam puan alan öğretmenleri atayalım gitsin mantığı İngilizce öğretemiyor.
Sister = Bacı
Öğretmenleri düzelttikten sonra İngilizceyi bir
İngiliz"miş gibi öğretme saçmalığından kurtulmak lazım. Brown Ailesi"nin günlük
hayatı bir Gayret Ailesi Üyesi için apayrı bir dünya. Öğrenicilerimiz sabahları
krep ya da kruvasanla kahvaltı yapmıyor. Sayın Gayret kız kardeşine seslenirken
"Kız kardeşim tuzu uzatır mısın?"
demiyor. "Bacı şu tuzu uzatsana"
diyor. İngilizce kelimeleri samimiyetsiz, ağdalı sözcüklerle çevirmek
öğrenicilerle dil arasındaki mesafeyi açıyor. Home"yi ev yerine Hane" olarak
çevirsek daha akılda kalıcı olur örneğin. Filmlerdeki o güzel kıza laf atan
zenciler de "Hey my baby" derken "Hey bebeğim" değil "Hey yavrum" diyor.
Kimse bacısını "kız kardeeeeeeeeeeeeş" diye çağırmaz. Ya
ismiyle ya da ablaaaa, bacııııı diye çağırır.