Hz. Peygamber"in Hastalığına Dair Rivayetler

Sevgili Okuyucular! Ramazan boyunca bu köşemde siz değerli okurlarıma Hz Peygamberin(s.a.v) hastalığı ve dâr-ı dünyadan dâr-ı ukbaya irtihali hakkında bilgi vermek istiyorum. Peygamberimizin doğum günü yani mevlid kandilini her yıl kutlarız da neden se vefatı ile ilgili programlar yapmayız. Hz. Peygamberin hastalığı ve vefatı ile bu esnada yaşanan olayları sizlere sağlam kaynaklardan aldığımız bilgiler ışığında kısa ve özlü olarak sunmaya çalışacağım inşallah.

1. Hz. Peygamberin Hastalığı

Peygamber Efendimiz(a.s.) Veda Haccından sonra Mekke"den dönerken yolda rahatsızlık hissetmeye başladı. Çünkü seyahat yorgunluğuna büyük bir zahmetle tahammül edebilmişti. Onun bu hastalığını birlikte olduğu ashabın tümü anlamıştı Medine"ye döndüğünden bir müddet sonra Suriye"ye karşı Üsame b. Zeydin seferi için hazırlık yapıldığı sırada Rasûlullah"ın hastalığı nüksetti. Hastalığının başlangıcı ya Safer ayının son günü ya da Rebiulevvel ayının ilk günleriydi. Rivayete göre Hz.Peygamber hasta iken geceleyin bir kere  Cennetül Bakiy"e giderek orada metfun bulunan ashabı için rahmet, merhamet ve mağfiret diledi, dua etti. Bu ziyaretinden sonra hastalığı arttı. Hastalık önce şiddetli baş ağrısıyla başladı. Hatta ağrının şiddetinden son derece bedbin kaldı. Hanımları arasında ayırım yapmadan her gün birinin evinde kalır geceyi orada geçirirdi. Hastalığının şiddetinin arttığı gü  Hz. Meymunenin evindeydi. Hz.Peygamber Hanımlarının hepsinin burada toplanmasını istedi. Onlardan kendisinin Hz.Aişe"nin evine nakledilmesine izin vermelerini istedi. Ve hanımları Hz.Aişe lehine haklarından feragat ettiler ve orada tedavi olmasına razı oldular.

 Hz. Ali ve Hz. İbn Abbas  Peygamberimizin kollarından tutarak Hz. Aişenin evine getirdiler. Rasulullah"ın başı bir bezle sarılıydı. Dizleri o kadar güçsüzdü ki ayakta zorla durabiliyordu. Odaya girer girmez kendinden geçti. Hastalık daha da nüksetti. Peygamber kendine geldiğinde sırtına yedi tulum soğuk su dökmelerini istedi. Çünkü biraz kendisine gelmek ve mescitte ashabına bir hutbe okumak/ konuşmak istiyordu. Öyle de oldu. Biraz kendisine gelmişti ki Rasulullah başında bir bez sarılı olduğu halde mescidin minberine çıktı ve orada Uhud savaşında vefat edenler için uzun bir dua etti. Sonra Mekke"den Medine"ye hicret eden sahabeye karşı tüm imkânlarını sefer eden Ensar"a karşı hüsnü muamele etmelerini vasiyet etti. Çünkü dedi: Ensar"ın dışındakiler çoğalacak Ensar ise oldukları gibi kalacak ve artmayacak. Onlar benim için bir iltica gâh oldular Onlar gibi iyiliksever, hayırsever kimselerin her zaman yanında olunuz, onlara karşı çıkanları da cezalandırınız.  Eğer ashabım arasında kendime hakiki bir dost seçecek olsa idim Ebu Bekri dost edinirdim. Fakat Allah Teâlâ bizi kendi nezdinde birleştirinceye kadar ashabımdan biri ve din kardeşim olarak kalıyor. Hz. Ebu Bekir bu konuşma esnasında Rasulullaha en yakın oturuyordu. Ağlamaya başladı ve göz yaşları arasında şunları söyledi: (Devam Edecek)


M. KEMAL ATİK

18.05.2017 22:11:44


Kahramanmaraş’lı Minik Dâhiden Dünya Birinciliği

Afşin ve Göksun’da Miniklere Özel Tiyatro Gösterisi

Kır Ailesinin Acı Günü

Kasım’da Dermankart’lı Ailelere 23 Milyonu Aşan Destek Ödemesi Yapıldı

KSÜ Kampüs Kablosuz Ağ Altyapısı Genişletildi

Goalball’da Gümüş Zafer

Ampute Futbol Türkiye Kupası Finali Kahramanmaraş’ta!

Göreve atanmasının 113. gününde, 113 partiliyle birlikte Ankara’ya ziyaret

Kahramanmaraş’ın talepleri tek tek Ankara gündeminde

TYB Kahramanmaraş Şubesi tarafından “Batılılaşma İhaneti’ni Yeniden Okumak” Programı Düzenledi

Kahramanmaraş’ın ilk elektrikli otobüslerinin sevkiyatı başladı

İş İnsanı Mesut Şahinkanat’a Anlamlı Plaket

Büyükşehir, Melek’in En Büyük Hayalini Gerçekleştirdi

Milli Savunma Bakanlığı, Onikişubat Belediyesi’nin dünyanın en büyük Türk Bayrağı’nı uzaydan görüntüledi

Onikişubat Belediyesi’nin Kahramanlık Türküleriyle Cumhuriyet Konseri’ne yoğun ilgi

Cumhuriyet Yürüyüşü’nde Kahramanmaraş Tek Yürek Oldu

Gül’den 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Mesajı