Bu yazımın içeriğinde olduğu gibi Kahramanmaraş Yorum Gazetesi"nde, geçmişte köşemde kamu oyunun bir noktaya dikkatini çekmeye çalışmıştım.Üzülerek ifade edeyim kamu oyunun hiç de dikkatini çekmedi.Bunun nedeni; ya olayın önemsizliği ya da ortaya konan Bayrak Olayı"nı temsil eden anıtın kompozisyondan yoksun olduğudur.Bir başka perspektiften bakınca insanımızın yerel basını ciddiye almadığı varsayımı ortaya çıkıyor.Dördüncü kuvvet olarak nitelenen medyanın yerel bazda etkinliği ancak; yerel zülf-i yare dokunan bir haber olursa ilgi uyandırıyor. O da ancak muarızını etkiliyor.Halk tabiriyle değerlendirirsek : kırk kargaya bir sapan taşı Tepkisiz bir toplum olduğumuz ortada.Eğer yaşananların uzaktan-yakından bizimle bir ilgisi yoksa duymaya bile bir gerek yok.Her konumda, siyasal olsun toplumsal olsun birileri işi manipüle etmemişse ,adam sende ,deyip geçmek en kestirme yol Bu yargım sübjektif olabilir.
Sözüm ona; bizler kahraman kentin kahraman çocuklarıyız.Bu konuda üstümüze toz kondurmayız.Yeter ki birileri bizi pohpohlasın Koltuğumuzun altına karpuzlar sığmaz.Daha dünyada bir benzeri var mı? Madalyalı tek şehriz.Bir destekten, bir yardımdan yararlanmadan kendi kendimize yetip müstevlilerden şehrimizi kurtarmışız.Övünç için say saya bildiğin kadar hamasi olayı.Lafla peynir gemisi yüzmez. Biz bu haleti ve duyguyu yeni nesillere formasyon olarak vere biliyor muyuz? Bir iki pozitif manada girişim olunca da ,bu bilinç bizde gelişmediği için elimizin tersiyle itiyoruz.
Proje ve düşünce kimden kaynaklanmışsa,bu hamasi haleti kuşaktan kuşağa aktaracak olan Bayrak Olayı anıtı ne mükemmel bir proje.Muhteva olarak olayla ilgili ciltler dolusu kitaplar yazıla bilinir. İmanımız ve inancımızla ilgili olarak Kur"an"ı Kerim"deki hükümler; kuşaktan kuşağa tarih bilinci içinde nasıl aktarıla bilinir? Hiç bir millette olmayan tarihi refleksin birden ortaya çıkması neden kaynaklanır?Yardan, serden,ikbalden gözünü kırpmadan vaz geçiş neyin nesi?
Malumun ilanı olacak olan Bayrak Olayı nı anlatacak değilim.Zaten olayı yaşı yetmişin üzerinde olan kişiler dedelerinden dinlemişlerdir , biliyorlardır. Asıl önemli olan yeni neslin bilmekliğidir.Rıdvan Hoca kim? Tarihi Ulu Camii"nin yüklendiği misyon nedir? Bütün bu detayları gerek sözlü ,gerekse yazılı olarak anlatırsınız. Belleklerde kalıcılığı nedir?Unutulmaya mahkum şeylerdir.Ama; onu görsel olarak anıt olarak ortaya konması,tarihe her an nefes aldırır.
Anıt kaldırılmadan birkaç kez torunlarımla yakınından ziyarette bulundum.Onları Ulu Camii ve anıtı ve ilgisini anlattım.Kur"an"i manada ve tarihi manada olayı onlara izah etmeye çalıştım. Torunlarım beni can kulağıyla dinlediler.Öğrendiklerinin etkileyiciliği bakımından unutmaları mümkün değil.
Maalesef bu şehirde hala dinozor kafalı beyinler var Saygınlıkları ve nüfuzları hala egemen olmalı ki bu anıtı put diye niteleyip ilgilileri nüfuzları altına alarak yok ettirdiler.Hangi zamanda yaşıyoruz?Cahiliye Dönemi: Lat,Menat, Hubel, Uzza gibi putlara tapanlar mı var?O anıtın kaldırılması eyleminin doğru olduğuna inanmak isterdim.Trafik yönünden veya başka makul bir nedenle kaldırılmış olsun.Bu yazımı hasbel kader bu bağnaz kafada birisi okuyorsa ,mutluluktan ellerini ovuşturuyordur. Ama şuna kaniyim ki bir gün bu anıtın gerekliliğine inan zihniyet onu yerine iade edecektir.İnsanın içini acıtan bir avuç bağnazın sağ duyu sahibi insanları sus pus ettirmesidir.Akla ilgisi olabileceğini sandığım İbrahim Hakkı Hazretleri"nin şu mısralarını getiriyor:
Hak şerleri hayr eyler/Zan etme ki gayr eyler/Arif anı seyreyler/Mevla görelim neylar/Neylerse güzel eyler.
