Bakkalın Bile Bir Eğitimi Olmalıdır

Bakkalın Bile Bir Eğitimi Olmalıdır

Ülke olarak neyin eğitimini aldık, neyin eğitimi verilmektedir? Bugünde, çıkar çıkmasına da hislerine kapılmadan, vicdanını bir yere koyarak savunmaya geçmeden, eğip bükmeden, doğru bir şekilde bu sorunun cevabını verebilecek pek bir kimse olduğunu zannetmiyorum!
 

Eğitim, bir anlamıyla eğitildiği konuda, duruma göre kişiyi hayata hazırlamak, diğer anlamıyla da eğitimini aldığı alanda, kişiyi derinlemesine, geniş çapta bilgi sahibi yapmaktır. Peki, ülkemizde bu anlamda bir eğitim verilmektedir midir? Bu soruya net ve doğru cevap almak şu günde çok zor ama bu konuda  en doğru cevabı verecek olanlar yine de eğitimcilerdir, sosyologlardır, kısmen psikologlardır, yine kısmen diğer alanlarda eğitim alanlardır, benim kanaatim ve değerlendirmem budur. Burada yazdığım alanlarda eğitim alanlar da, diğerleri de, belki bu sözüme kızacaklardır, zaten işin en zor tarafı da; doğruyu kabullenmektir, eksiklikleri tamamlamak için eksik ve yanlışı görüp bir araya gelerek güç oluşturmak ve doğruyu ayağa kaldırmaktır. Bu olmadığı için toplumda doğru değirlendirilmeler yapılmamaktadır. Hâlbuki bir yerlere olan sevgi ve bağlılık kişiyi doğruluktan ayırmamalıdır. 
 

Her mesleğin ve her işin bir müşterek eğitim yönü, bir de seçilen alanın eğitimi olmalıdır yani bakkallığın bile, simit satıcılığının bile bir eğitimi, hele de uzmanlık ya da ustalık gerektiren işlerin mutlaka bir eğitimi olmalıdır, olması gereken budur ama bunların çoğu bu ülkede hiç olmamıştır, zanaat alanında usta çırak, çırak kalfa düzeyinde  bazı işlerde kısmen bu davranış ve mesleki eğitim vardır ki bu da ahilik geleneğinin çürümeyen taraflarıyla kör topal işlemektedir.
 

Sokaklar, caddeler, marketler, düzgün konuşmasını bile bilmeyen insanlarla, iş ve ikamet alanları işini hakkıyla yapmayan ya da yapamayan, uzmanlık ünvanı almış ama alanının hakkını vermeyen, bir çabası olmayan kişilerle doludur yani eğitimsizlik ya da yanlış eğitim, birçok alanda çok bariz bir şekilde görülmektedir ama görmesi ve işlem yapması gerekenler, insanların bakış açılarını ve alanlarını değiştirerek gerçekleri gizlemektedir. 
 

Bazı işler ailenin boyunu aşmıştır, ailenin bu işlerle uğraşmaya çoğu zaman imkânları da zamanları da yoktur, bu yüzden aileler aciz kalmaktadır. Her işin eğitiminin ailede başladığı sloganı, topu taca atmaktır.
 

Şu gün olmuş her şeyi ile bize ait olan bir eğitim politikamız yoktur, görüldüğü kadarıyla bu alanda söz sahibi sayılabilecek olanlar içine kapanmış, gününü gün etmeye bakmaktadırlar.
 

Toplumun çok acilen toparlanmaya ihtiyacı vardır, her gün bir şeylerimizi kaybetmekteyiz, üreten bir toplum olmaktan nerede ki çıktık, gençlerde öğrenme isteği yok, çok sayıda üniversite mezunu olmasına rağmen ortada bilgi donanımı yok, yıllarca bizim yaşımızdakilerin önü yoklukla kapatıldı, şimdi de ilgisizlikten dolayı yol yordam kalmadı!
 

Bazı kişiler ise davranışlarını acilen düzeltmek, kavga etmekten, insanları hor görmekten vazgeçmek zorundadırlar. Sorumluluğunu bilenler de doğru taleplerle toplumu sahiplendiklerini göstermelidirler. Her işin ya bir vebali ya da mutluluğu vardır, kimse taşıyamayacağı vebali sırtlamamalıdır!
 


M. Nedim Tepebaşı

24.07.2024 23:53:00


Görgel ‘Hedefimiz, Kahramanmaraş’ın içmesuyu geleceğini garanti altına almak”

Andırınlılar Büyükşehir’in İftar Sofrasında Buluştu

Aksu ve Karşıyaka Mahallelerini Birleştiren Yolda Kaldırım Çalışması

İlk İftarı Milli İrade Meydanı’nda Birlikte Yapalım!

Marfi Otomotiv, Türkiye İkinciliğiyle Otomotiv sektöründeki gücünü kanıtladı!

HG Hospital basın mensuplarını misafir etti

Acil Durum Hastanesinin Mobilyaları Kahramanmaraş Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nden

Büyükşehir’den; 2 Bin 400 Yaşlıya Destek

Kahramanmaraş’ta Hapis Cezası İle Aranan Şahıs Yakalandı

Kurtuluş Bayramı Coşkusu İstanbul’da Devam Etti

Kadın Emeği Festivalle Taçlandı

Türkoğlu Dostluk Platformu’ndan istişare ziyaretleri

HG Hospital Kahramanmaraş büyük törenle hizmete açıldı

KMTSO Başkanı Buluntu'dan "Kurtuluş Bayramı" mesajı

Kahramanmaraş’ta sahte altın operasyonu

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş KSÜ Rektörü Prof. Dr. Alptekin Yasım’ı Ziyaret Etti

Dora: “Fiziki Yeniden Yapılanmanın Yanında Sosyal ve Ekonomik Kalkınma da Şart”