Belediye başkan yardımcılığı görevine başladığımdan kısa bir süre sonraydı, mevsimlerden sonbahar, Ramazan Deveci ziyarete daha doğrusu bir talepte bulunmaya gelmiş, çegingen bir hâli vardı çünkü muhalefet partiliydi! Bana göre doğru ne ise o yapılmalı, talepte bulunan kim olursa olsun.
Ramazan Deveci, Zihinsel Engelliler Okulu dernek başkanı, okul Tekerek Köyü'nün batı tarafında, Orman İşletme Müdğrlüğü'nün deposu yakınında yani o günkü duruma göre şehrin dışında yani ulaşımı kış şartlarında oldukça zor. Okulun yolu, köyün hemen bitişiğindeki dereden geçiyor. Ramazan Bey'in anlattığına göre yağmur yağdığı zaman, toprak yapısı itibarıyla yol kayganlaşıyor, bu yüzden servis sahipleri o okula çalışmak istemiyorlar, bu yüzden zorluk yaşanıyor. Ramazan Bey bunları umutsuz bir hâl içerisinde anlattı, ben "Tamam, ben ilgileneceğim" deyince Ramazan Bey'in gözleri parladı. Ben hemen kalkıp, şimdi konutlar yapılıp şehir olan o günkü konumuyla köye gittim.
O sıralarda birimlerin üçte ikisi bana bağlı, hâliyle Fen İşleri Müdürlüğü de bana bağlı. Kış gelmiş çatmış, derenin üzerine köprü yapmak istesek kışa kadar yetişmesi mümkün değil. Derenin suyunundan yolu kurtarmamız gerekir. Büyük büzleri yan yana dizerek yolu kurtarmayı planladım ancak belediyenin o büzleri yapacak imkânı yok, Köy Hizmetleri Müdürlüğüne malzeme verdik, büzler orada yapıldı ve kış gelmeden dereye döşendi, üstü dolduruldu ve yol yspıldı, hemen arkasından yolu asfaltlandırdık. Yol ve servisçiler, en önemlisi de öğrenciler ve aileler kurtuldu. Asıl sorun ise bundan sonra başladı!
Fesat çıkarılacak ya; Başkana; "Nedim bey şehir merkezini bırakıp köy yoluna asfalt yaptırıyor diye şikayetler yağdırıldı.
Aradan zaman geçti, Onikişubat Belediyesi için aday adayı oldum, bana verilmeyeceğini bile bile aday adayı oldum, programını anlat diye çağırıldığımda projelerimin içinde engelli kim varsa hepsinin devletin himayesinde ilk sırada hizmet alacağını anlattım, dinleyenlerin, dostlar alışverişte görsün kabilinden dinlediklerimi bildiğim halde anlattım, bir yol açmak için anlattım. Netice malum!
Sosyal Beleedyeciliğinin kapılarını bu şehirde açtım, sonra olanlar çok da önemli değil, şunu söylemek hakkımdır ki;ilk başta yetkiyi elinde bulunduranların bu tür konularda bir dertleri yok.
Engelliler Haftası kutlamak yani demeçler vermek, süslü sözler etmek en büyük hizmet bizim toplumumuzda!
Görev yaptığım süre içerisinde engelli vatandaşlarımız başta olmak üzere, öğrencilerimiz için hizmet ilk sırada yer almıştır zira bu gruplar devletin himayesinde ilk sırada hizmet almalı ve ailelerin yükü hafifletilmelidir, sosyal belediyeciliğin ilk basamağı budur.
Biz okulun yolunu yaptık ama okul şehir merkezine uzaktı. O zaman Kurtuluş İlkokulu boşaltılmıştı, Vali Bey'e burasının zihinsel engelli okulu yapılmasını teklif etmiştim, Vali Bey çok sevinmişti bu bilgi için, kısa bir süre sonra üzülerek orasının aynı kurum içerisinde başka bir brime verilmiş olduğunu söyledi.
Şu hâle bakar mısınız; ben kurum dışındayım, kurumun hâli!
Adeti bozmayalım mı?
Engelli kardeşlerim, haftanız kutlu olsun,
Bilesiniz ki siz bizden birisiniz. Mutlu olmanızı diliyorum.