"Tavşanın kaçışına bakıyorum etinden tiksiniyorum" diye bir söz vardı, eskiden çok kullanılan! Bu söz eskiden, olması umudu olmayan işler için kullanılırdı bildiğim kadarıyla, şimdilerde kullanılmaz oldu, olayların gelişimine göre herhalde bu söze gerek kalmadı, tavşan gözden ve gönülden çıkarıldı yani tavşanı yakalama umudu kalmadı ya da kimsede böyle bir kaygı yok artık, buna dayalı çok şeyler yazarım da kimseyle uğraşmaya niyetim yok ama ben hiçbir zaman, hiçbir şeyden umutsuz olmadım, gücün tek sahibi Allah'tır, O isterse her şey olur diye inanırım, ancak Allah da neticeyi insanların iş ve davranışlarına bağlamıştır çünkü adalet bunu gerektirmektedir.
Toplumda bir kısım gruplar var ki, hiçbir gayret olmadan; "Biz müslümanız, Allah bizi destekler" diye umut ve teslimiyetle beklerken, bir kısımları da Allah bunu yapmaya mecburdur, elbette ki Allah kendisinden yana olanları destekleyecektir anlayışı ile teslimiyet göstermektedir. Kimisi de umudunu Mehdi'ye bağlamış onun gelmesini beklemektedir, bu misalleri de çoğaltabilirim de gerek yok.
Toplumda bir cenah daha vardır ki; dünya yansa onların hiç umurunda değildir, onlar, ben batarsam herkes de batar düşüncesindedirler, kazın ayağı öyle olmamasına rağmen ortada yaşanan böyle bir gerçek vardır.
Uzatmamak için tahlilleri daha fazlası ile anlatmak istemiyorum!
Şimdi asıl meseleye gelecek olursam; ülkemin ve şehrimin genel durumu ile ilgili gidişattan kaygılanan arkadaşlar sürekli yazıyorlar, sıkıntıları anlatıyorlar ama bu saydığım tarafta duran ve öncelikle eline geçen fırsatları kaçırmak, avucundaki kuşu uçurmak istemeyenler, beceremediler dedirtmek istemeyenler, kaygılarını yazıp anlatanları haklı çıkarmak istemeyenler, sağır duvarlar gibi, kulaklarının üstüne yatıyorlar, bunları ne duyuyorlar ne de duyuruyorlar!
Ortalığın bu durumunu görenler de bunları yazanlar adına kaygı duydukları için sükunet tavsiyesinde bulunuyorlar. Bütün bunları birleştirince insanın, tavşanın kaçışına bakınca etinden tiksiniyorum diyenlere hak veresi geliyor ama diyemiyor!
Bakın, yetkili ya da yetkisizler! Kulağınızı ve gözünüzü açın, ahlâksızlık herkesi kuşattı, mikrop gibi üreyip salgınlaşıyor, ticarî ahlâk tükeniyor, üretici memnun değil, enflasyonu küçük göstermek çare değil, uyuşturucu kullanımı başını almış gidiyor, anlatılanlar doğru ise kamu ihaleleri ihalelikten çıkmış, haram helal bilinmiyor, daha neler neler! Bakın,
Allah'ın; "Gözleri vardır lakin kördürler" dedikerinden olmayın, Allah, ceza verirse herkes o cezaya uğrar , çünkü Allah'ın yasası böyledir.
Ülkesi adına, memleketi, milleti adına herkes biraz da olsa kaygı duysun, kaygı duymayanlardan kimseye fayda gelmez.