"Müslüman! Ayağını yere bas ki arzın titremesi dursun!" der merhum Sezai Karakoç. Dünyadaki bütün zulümlerin sebebi  yeryüzünü Müslümanların yönetiyor olmaması ve diğer toplumlar gibi Müslüman toplumların da sorunlu olmasıdır.
 

İlk çağlardaki kendilerini üst sınıf olarak gören baskıcı ve zorba kişilerin, diğer insanları maraba görerek sömürdüğü düzen aslında aynen devam etmektedir, hak ve hukukun diğerlerine göre daha görünür ve işler olduğu toplumlar da buna dâhildir, üst tabaka, başka toplumları daha fazla sömürürken aslında kendi toplumunu da sömürmektedir mesela bazı toplumlara karşı ekonomik savaş açarken ya da doğrudan cephe alırken, silahlı silahsız saldırılarda bulunurken ya da İsrail gibi devletçikleri Müslümanlara saldırırtırken kendi halkından hiçbirinin görüşünü sormamaktadır, dolayısıyla kendi çıkarları için kendi halkını da sömürmektedir.
 

Müslüman toplumların hâli kırk yamalı bohça gibidir, onların hâli  ayrı yürek sıkıcı bir durumdur. Yıllar vardır ki Müslümanlar, Dünyayı sömüren bu emperyalistlerin pençesindedirler, yine bunların çoğunda emperyalistlerden kurtulma çalışması da azmi de yoktur çünkü elde ettikleri haksızlıklardan nemalanmak onların da hoşuna gitmekte, "adamlar çok güçlüler, biraz zamana ihtiyaç var" gibi savunmalarla çevrelerindekileri oyalamaktadırlar veya oyalanmaktadırlar. Onlardaki bu anlayışa göre, o zaman asla gelmeyecektir şayet grlirse onda da kendilerinin payı olmayacaktır.
 

Müslüman toplum gerçekten yeryüzüne adaleti ve insanlığı hakim kılma azmi ve çalışması içinde olsalar, en güçsüz zannedilen anlarında bile en güçlü duruma gelirler, hâlâ bu toplum, en güçlü olanın Allah olduğunun ya bilincinde değildirler ya da böyle içten bir istekleri yoktur.
 

Allah'tan daha güçlü hiçbir kişi ve topluluk yoktur, O'nun gücü yere ve göğe sığmaz ama kimileri, kendilerinin içindeki kurgu pramidini, yanılgılarını, yargılarını yıkamamaktadırlar yani açıkça niyetlerinin karşılığını görmektedirler. Peygamber efendimiz; "Müslüman Müslümanın kardeşidir, onu düşman elin eline bırakmaz!" buyururken bunu acaba kimlere söylemişlerdir?
 

Kendi iç didişmelerini, birbirilerini anlamamakta ısrar etmeleri ve en hafif söylemle yanılmakla itham ettikleri sürece bu hâl yani sömürü düzeni devam edecektir. Hani her fırsatta dış güçler bazılarına sığınak oluyor ya hâlbuki dış güçlerin asıl etkin ve başarılı oldukları alan burasıdır.
 

Dünyada yaşanan her olumsuzluktan, zulümden Müslümanlar olarak kendimizi sorumlu gördüğümü belirtmek istiyorum.