İşini iyi, güzel, sağlam yapmak ibadettir ve "işini bu şekilde yapandan Allah hoşnut olur", ilişkili olan herkes de mutlu olur, insanlar başta olmak üzere bütün canlılar güvende olur, kişinin kazancında bereket olur, kendisi de güvende olur,

Söz sahibi olan etkin güç, etkili olduğu alanda, insanların işini sağlam ve güzel yapmasından, insanlar başta olmak üzere bütün canlıların hatta cansız ama canlı gibi hak sahibi olanların mesela yapıların güvende olmasından ve iş yapanların güven vermesinden, insanların, çevresindekilerinin güvenilir olmasından sorumludur. Yasalar bunu temin ediyorsa yasadır aksi durumda yasaların ıslahına ihtiyaç vardır.

Yaşadığı yerde herkes güvende olmalıdır, herkes güvende olduğuna inanmalıdır ve güvende olduğuna güvenmelidir.

Müslüman bir toplum için namaz kılmak, oruç tutmak, zekat vermek birer ibadettir ama güvenilir olmak, işlerin doğru ve güvenilir yapılması ve yapılmasının temin edilmesi de ibadettir. Kaçımız, aldığı bir ürünün güvenilir olduğunu biliyor veya güveniyor ya da ülkede işlerin güvenilir ve doğru yapıldığına inanıyor?
 

Güvenmediği halde "güveniyorum", "Ne yapalım öyle olması gerekiyor", "karşı tarafa fırsat mı verelim" demek de yalan söylemektir, yapmadığı halde yapıldığını söylemek ya da laf cambazlığı yapmak da yalan söylmektir!

Başka bir şeye gerek yok, bugün gıda terörünün hakimiyetini kim biliyor, kim bunları takip ediyor ve üreticilere işlerini dürüst yaptırabiliyor. Sütün içerisinde ne kadar su var, peynirin kaçta kaçı süt, dondurma bizim bildiğimiz dondurma mı, içinde kaç katkı maddesi var, sağlıklı mı, kıymanın kaçta kaçı dana ya da koyun, keçi eti? Söylenilenlere bakarsanız hele şu sucuktu, salamdı vesairede neler var, neler..? Ekmeğin içinde ne var? Bu insanlar neden durmadan hasta oluyorlar, hastalıklar neden sürekli artıyor?
 

Neden enflasyon denilen bela bir türlü yakamızı bırakmıyor, nerede ne yanlış iş ve işlemler yapılıyor? Neden tasarruf genelgesi yayınlanıyor, demek ki tasarruf yok yani israf ve savurganlık var ki sıkıya gerek duyuluyor!

Yapılacaksa herkes buyursun millet olarak işimizi düzgün yapmaya, sağlam iş yapmaya, güvenilir insanlar olmaya, herkesin hakkını korumaya, herkesin hakkına saygılı olacağımıza, hakkımız olmadığında devlet malına el sürmeyeceğimize, mesaimizi boşa harcayamayacağımıza söz verelim, yetmez Allah'a söz verelim, yemin edelim, söz vermekten korkmayalım sözümüzde duralım. Gerçi, "Söz yalam oldu", artık dikiş tutmuyor ama yemine Allah şahit olur. Dürüst olalım, o zaman görelim bakalım Amerika mı güçlü, İsrail mi zalim, görelim!

Yamukluğun  hepisi bizde! Canı sıkılanların canı sıkılsın, bizim de canımız sıkılıyor kimilerinin dürüst olmamasından şikayetçiyiz!