Tarih: 15.01.2014 09:22

Gemci, İktidarın Politikalarını Eleştirdi

Facebook Twitter Linked-in

Kahramanmaraş Lider İşadamları Derneği (KALİDA) Yönetim Kurulu Başkanı Osman Gemci, Yargı bağımsızlığı ve HSYK ile ilgili basın açıklaması yaptı.

KALİDA Başkanı Osman Gemci yaptığı açıklamada, bağımsız yargı bünyesinde yapılmak istenen değişikliklerin riskli olduğunu belirterek demokratik kazanımların kaybedildiğini savundu.

Gemci, iş adamlarının AB standartlarında hukuk düzenlemesine ihtiyacı olduğu bir dönemde referandumla kazanılan demokratik hakların geri alınması yönelik politik manevraların olduğunu söyleyerek bunları anlamakta güçlük çektiğini ifade etti.

Demokratik ülkelerde kuvvetler ayrılığının tüm siyasi anlayışların ortak kabulü olduğuna dikkat çeken Gemci, bazı personel ve bürokratlarla ilgili görev değişikliği gibi olayların ülkenin reformist imajıyla çeliştiğini kaydetti.

KALİDA Başkanı Osman Gemci açıklamasında şunları söyledi: "Türkiye'nin ekonomik ve siyasi sahada çok büyük sarsıntılar yaşadığı bir zaman diliminden geçiyoruz. Öncesinde herkesi hayrete düşüren operasyonlar ve onu takip eden süreçte hukuk ihlalleriyle sarsılan ülke gündemi, şimdi de bağımsız yargının bünyesinde yapılmak istenen riskli değişikliğe şahit olmaktadır. Ardı arkası kesilmeden devam eden hatalar zincirinde demokratik kazanımlar kaybedilmekte, ülke kimi basın mensupları ve bürokratların yanlış rotasında dipsiz bir sahile sürüklenmektedir."

Son günlerde meydana gelen olayların on yıllık süreçte elde edilen kazanımların kaybedilmesine sebep olabileceğini belirten Gemci şu şekilde konuştu: "Sürekli gelişmekte olan piyasalarda iş fırsatlarını değerlendirmek için gayret eden işadamlarının Türkiye ekonomisine katkı sağlamak için yaptığı çalışmalar herkesin takdirini toplamıştı. Son günlerde siyasi, ekonomik ve sosyal alanda yaşanan hadiselerin yargıya da sıçratılmaya çalışılması ve acele kararlarla büyük hatalar yapılması on yıllık kazanımların kaybedilmesine sebep olabilir. Türkiye iki adım ileri, iki adım geri hareket eden ülke görünümüne düşürülmemelidir.  Ülkemize bir dolar daha kazandırabilir miyiz? düşüncesiyle çalışan, risk alan ve ihracata-yatırıma önem veren sanayicinin ihtiyaçlarını karşılayacak AB standartlarında bir hukuk düzenlemesine ihtiyaç varken, referandumla elde edilen demokratik hakların bile geri alınmasına yönelik politik hamleleri anlamakta güçlük çekiyoruz."

Bazı basın kuruluşlarının yalan-yanlış haberler üreterek yangına daha fazla odun taşıdığını savunan Gemci şunları dile getirdi: "Öte yandan yalan-yanlış haberlerle toplumu ayrıştırmaya çalışan bir grup medya, yangına daha fazla odun taşımanın peşinde koşarken; adalet, insaf ve hukuk tanımayan bu asparagas haber kaynaklarına vicdan sahibi olduğunu bildiğimiz kişilerin cevap vermeyip suskunluk orucuna girmeleri de esef vericidir."

Gemci Hukukla yönetilen ülkelerde kuvvetler ayrılığını her siyasi görüşün kabul ettiğini kaydederek şöyle konuştu: "Hukukun olduğu her demokratik ülkede kuvvetler ayrılığı, yargının yürütmeden bağımsız hareket etmesi, insan haklarının korunması ve eşitlik gibi ilkeler tüm siyasi anlayışların ortak kabulüdür. Ülke çapında bir personel ve bürokrat kıyımına dönüşen hadise bütün dünyada ülkemizin demokratik, reformist ve kalkınma yolunda olan imajıyla çelişmektedir." 

 "Bu beyanatın verilmesine neden olan son gelişmede ise, epeyce itibarsızlaştırılan yargının şimdi de daha fazla kilitlenmesine sebep olacak düzenlemedir." şeklinde konuşan Osman Gemci sözlerine şu şekilde devam etti: "Bağımsız hareket etmesi gereken yargıyı bütünüyle bir bakanın emrine sokmaya çalışan yasa tasarısının TBMM'ye sunulması ve bir oldu-bittiye getirilip meclisten geçirilmeye çalışılması ürkütücüdür.  Hükümetin AB reformları kapsamında 2010'da yaptığı referandumda "evet" diyerek halkın yüzde 58'inin desteğini aldığı ve muhalefetin karşı çıktığı bir hukuk talebini şimdi "evet" diyenlerin istememesi ülkenin geldiği acı duruma işaret etmektedir. Referandum sürecinde yargı için yapılan açıklamalara bakıp sivilleşme, özgürlüklerin genişletilmesi, şeffaflık ve hukukun üstünlüğü gibi konularda neler söylendiğine bakıp bir kez daha vicdan muhasebesi yapılmalıdır. Son hadiseler, milletin ortaya koyduğu iradeye saygısızlık ve vefasızlık değil midir?"

Türkiye'nin dünyada hukuk garantisi olmayan bir ülke olarak tanınmasının güven ve yatırım kaybına neden olacağını aktaran Gemci şu şekilde konuştu: "Bir gecede kanunları değişen bir ülke imajının dış yatırımcıya ve dünyanın birçok yerinde ticaret yapan işadamlarına nasıl yansıyacağı iyi hesap edilmeli. Reformlar sürecinin ardından büyük bir kalkınma hamlesi gösteren ülkemizin uluslar arası arenada ekonomik ve ticari faaliyetlerinin kan kaybetmesine müsaade edilmemelidir. Ülkemizin dünyada hukuk garantisi olmayan ülkelerden olma algısına mahkûm edilmesi, ekonomik faaliyetleri daraltacak, dünyaya açılımı zorlaştıracak; finansman, güven ve yatırım kaybına uğramasına neden olacaktır."

KALİDA Yönetim Kurulu Başkanı Osman Gemci: "İktidarı ve muhalefetiyle bütün sorumluluk sahibi kişi ve kurumları hukukun üstünlüğü ve yargı bağımsızlığı ilkesine sahip çıkmaya ve bu konuları uzmanlar, akademisyenler ve STK'ların da yer aldığı uzun ve geniş bir platformda ariz-amik tartışıldıktan sonra yeniden gözden geçirmeye davet ediyoruz. Bölgesinde demokrasisiyle göz kamaştıran ülkemizin kazanımlarını kaybetmemesi için tüm halkımızı duyarlılığa davet ediyoruz." diyerek sözlerini bitirdi.(Fatih YALÇIN)




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —