Gündem

Gündem Haberleri

Kahramanmaraş Dosyası 28

Kahramanmaraş Dosyası 28

Allah'a sonsuz şükürler olsun ki her zaman bana alnı ak olarak dolaşmayı nasip etti, bu dünyadan alnı ak olarak gitmeyi de nasip eder inşallah. Yine sonsuz şükürler olsun ki ne birilerine haksız kazanç sağladım ne de aracı oldum. Her şey bir tarafa, yapılmasında uygulamada hiç bir mahzur olmayan en ufak çaptaki işlerde bile verilen yetkileri ya da fırsatları asla menfaat şeklinde kullanmadım. Beş buçuk yıl Belediye Başkan Yardımcılığı yaptım, altı buçuk yıl içerisinde de gerektiğinde Başkan Vekilliğini hep ben yaptım, belediyeye akrabalarımdan bir tane dahi olsun eleman almadım ve aldırtmadım, aracı olmadım, talepte bulunmadım. Buna, inancım yanında, adil olmayacağı için ve etik görmediğim için tevessül bile etmedim. Benim kadar yetkili olmayanlar arasından niceleri, nerede ki tüm sülalesini belediyede işe yerleştirdiler ve geçmişten bugüne hâlâ çalışanlar var. Daha önceleri de birçokları tarafından bu yolda imtiyazlar masumane bahanelerle kullanılmış. Bunlar da onların sorunları, yaptıklarında yanlışlık ve haksızlık varsa o da onların hesap defterlerine yazılmıştır.

Eğer incitmenin içinde de bir hak varsa, oradan ötesini bu çemberin içinde kalan herkes, neticesini yani büyük hesap gününü artık kendisi düşünmelidir.

Yukarıda anlattığım konuda şikâyette bulunan görevli, benden sonraki aynı yönetim tarafından ve daha sonrasında da taltif edildi.

Yönetimin, yaptığı her işi doğru yapması ve işini etik kurallara uygun yapmaya özen göstermesi bir yönetim usulüdür ve zorunluluktur. Buradaki saygınlık kişiye değil usule ve makama gösterilmiş olacaktır, ya da bunun tersi. Bunlar, biraz da kafa karıştırıcı işlerdir. Hiçbir kimseye kin tutmadım, Müslümanların böyle bir hakları da yoktur zaten ama iş emanet edilme konusunda denenmiş olanlara ve emanet konusunda başarılı olamayanlara iş emanet etmenin emanete saygısızlık olduğunun da bilinmesi gerekir.  "Hak" söz konusu olduğunda, iş döner dolaşır, bir yerde, bir şekilde "hak" tepki verir, insanlar "hakkı" korumazlarsa "hak" kendisini korur da haksızlık yapan kişi, başına gelenlerin şaşkınlığı ile neye uğradığını bilemez. Görevlendirilmelerde bile "hakkın" ve halkın hakkı vardır. Yanlış seçim ve atama da vatandaşın ve "hakkın" hakkını vermemektir, hakkın keyfi kullanılması demektir. Vatandaşa yapılan haksızlıklardan biri de belki en ağır yükümlülüğü olanlardan biri de budur.

Buna bağlantılı olarak önceki konuya dönecek olursak, sonradan yapılan yasal düzenlemeyle parasal konularda yıpranmamaları için üst yöneticiler üzerinden harcama yetkisi yükü alınarak birim amirlerine verilmiş, birim amirleri harcama yetkilisi kılınmıştır. Yani bir bakıma üst yönetici talimat versin, birim amiri sorumlu olarak verilen işi yapsın denilmiştir. Yanması gerektiğinde onlar yansın der gibi bir şey.

Bu düzenleme yapılırken benim de katıldığım bilgilendirme toplantısında, bu uygulamanın sıkıntılara yol açacağını söylediğimde sunumu yapan yetkili belirli periyotlarda hazırlanması istenilecek raporlarla işi kontrol edeceklerini söyledi. Ben de bu tür raporların nasıl hazırlandığını çok iyi bildiğimi ve o raporların tamamına yakının şişirilmiş ve içi boş olduğunu söyledim. Yetkili o anda herhangi bir yorumda bulunmadı.  Bazıları bu işin sıkıntı ve sorumluluğundan kurtulmak için, bir kısımları da yetkisinin etkinleşmesi için(!) bu değişikliği desteklediler. Hâlbuki yapılan bir işte, talimat veren kişinin ayrı, uygulayıcısının ayrı olması, birçok sıkıntıları beraberinde getirecektir, hatta sıkıntı yaşanması kaçınılmaz olacaktır. Üst yönetici, kurumunun sorumluluğunu almayacaksa neden o göreve talip olmaktadır ki? Ya da o makamda olmanın ayrıcalıklarını yaşarken sorumluluğundan neden kaçınılmalıdır ki! Ben şahsen bunu doğru da bulmuyorum etik de bulmuyorum.

Daha sonra İstanbul'da yürütülen bir çalışmaya buradaki işimizin yoğunluğu sebebiyle bir gün gecikmeli katılmıştım. Söz konusu sunumu yapan aynı kişi, toplantının bir bölümüne konuşmacı olarak katılmıştı. Bir ara göz göze geldik, bana ;" Dünkü oturumda sizi aradım, gelmeyeceksiniz zannettim, iyi ki geldiniz." diyerek iltifatta bulunmuştu!

Bir işin yapılması talimatını veren zat, o işin sorumluluğunu da taşımalıdır. Bir yetkilinin, planladığı bir işi, başkasına talimat verip onun sorumluluğunda yaptırması, hem kendisini sarsar hem de işin sorumluluğunu üstlenenleri kişiliksizleştirir. Ya da üst yönetici, emrinde çalışan kişinin geçilmez tavrı karşısında prestij kaybına veya zedelenmesine uğrar. Nitekim benzer durumların yaşandığını gözlerimizle gördüğümüzü sadece bir örneği ile yukarıda anlattım.

Geçmişten beri süregelen uygulama hatasıyla bazı kişiler, bilhassa belediyelerdeki uygulamalara göre, önemli görevlere getirilirken, o kişinin, o yükü çekip çekemeyeceğine bakılmamıştır. Hatta nice yeteneksiz ve ufuksuz kişilerin arkasında duranlar, kendileri güç kazanmak için o kişilerin göreve gelmesini sağlamışlardır. Bu tür uygulamaların neticesi ortada işte; kentimiz, olması gereken düzeye maalesef gelememiş, gereken düzeyde gelişememiştir. Her kademedeki yöneticilerin kent sınırını aşamayan ufukları yüzünden Kahramanmaraş çok şeyler kaybetmiştir.

Bir kentin kalkınamamasının en etken sebeplerinden biri yetenekli, gayretli, iş üretebilen kişilerden çalışma ekibi kurulamamasıdır. Bu, Kahramanmaraş için de böyledir başka kentler için de böyledir. Geriye doğru bakıldığı zaman, kendisine sorumluluk ve yetki verilen birçok kişinin, işe yarar herhangi bir proje üretmediği görülecektir. Bir yarımada gibi şehrin kuzeyini, doğusunu ve güneyini çepeçevre kuşatan gecekondular, bir ilgisizliğin, dar ufkun, küçük hesaplarla yapılan siyasetin eseri değil midir? Şehrin gelişimi, zamanında dikkate alınıp da boş arsalar üzerinde imar uygulaması önceden yapılsaydı, yapılaşma başlamadan yollar açılsa, alt yapı bitirilseydi, gecekondu yapanlara kum, çimento yardımı yapılmasaydı bu gecekondulaşma olacak mıydı? Bir gecekondu yapılırken paralar harcandı, bir de kentsel dönüşümde para harcanacak. Şayet bu, iş alanı açılması şeklinde değerlendirilse, kimse kusura bakmasın daha iflah olmayacağız demektir.



1

Kahramanmaraş’ta Tarihi Eser Kaçakçılığı Operasyonu

2

“Her Türlü Afet ve Acil Duruma Hazırız”

3

Kahramanmaraş’ta emlakçılık sektörüne yeni bir boyut geliyor!

4

Sinan Akçıl, Şarkılarıyla Unutulmaz Bir Gece Yaşattı

5

İstiklalspor Basketbol Takımı Fırtına Gibi Başladı! 77-66’lık Zafer