Malatya'da kaynak suyunun bulanık akmasına ilişkin açıklama
MALATYA (AA) - İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) KKTC Üniversitesi Rektörü ve İTÜ İnşaat Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cumali Kınacı, Malatya'da Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinin ardından kesilen, sonrasında ise çamurlu akan kaynak suyundaki bulanıklıkla ilgili, "Bir süre sonra sabırla su zaten kendi şeklini alacak. Rahatlıkla içilebilir, kullanılabilir bir su kalitesi mevcut." açıklamasında bulundu.
Malatya Büyükşehir Belediyesinden yapılan açıklamaya göre, Prof. Dr. Kınacı, Malatya Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (MASKİ) Genel Müdürü Mehmet Mert'i ziyaret etti.
Mehmet Mert, ziyarette yaptığı konuşmada, Malatyalı bilim insanı Prof. Dr. Cumali Kınacı'ya Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından kesilen, sonrasında ise çamurlu akan kaynak suyundaki bulanıklık seviyesi ile ilgili sürekli bilgi verdiklerini belirtti.
Kınacı'nın kendilerini aradığını, sürekli destek verdiğini aktaran Mert, "En son da Malatya'ya gelerek bizim kaptajımızı (suyun çıktığı yerde toplandığı yapı) ve suyumuzu görmek istedi. Bununla ilgili tabii ki Türkiye'deki sayılı hocalarımızdan bir tanesi Prof. Dr. Cumali Kınacı hocamızdır. Malatyalı olması da bizim ayrıca gururumuz. Her zaman bize destek veren, bizlerin yanında olan Malatya'nın her şeyine koşan değerli hocama bütün katkılarından dolayı teşekkür ediyorum." ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Kınacı da memleketi Malatya'ya gelmekten mutlu olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:
"Malatya'nın suyu aslında riskli bir su değil, kaynak suyu. Fakat biliyorsunuz Yeşilyurt'taki dağların altından çıktığı için oradaki jeolojik formasyonlardaki bir hareket, suyun bulanmasına yol açıyor. Buradaki analiz sonuçlarına baktım, riskli hiçbir şey yok. Sadece toprağın suya karıştığını düşünün, öyle bir durum var. O da belli bir süre sonra kendiliğinden yok olacak. Artçı depremlerle de olsa bulanıklık devam edebilir. Panikleyecek bir durum yok. Ağır metallerin tamamı limitin çok çok altında, arsenikten, bordan, bakırdan, kadmiyuma kadar aklınıza gelen tüm ağır metaller normal kabul edilebilir sınırların içerisinde, yani panik olacak bir durum yok. Burada sadece bulanıklık meydana getiren toprak diyelim halkımızın anlayacağı dille. Burada bir formasyon var. Bunun da çöktürülmesi halinde, evde mesela çöktürülse bu çok rahatlıkla içilebilir bir su haline gelir. Orada bir problem yok. Buradaki analizi yapılan parametrelere de baktım. Onlarda yeterli, uygun parametreler. Bir kere organik kirletici yok. Organik kirletici olmaması çok önemli. Organik kirletici olmayınca aslında dezenfeksiyonda da panikleyecek bir durum yok. Yani kloru bile azaltmak mümkün. Bir süre sonra sabırla su zaten kendi şeklini alacak. Rahatlıkla içilebilir, kullanılabilir bir su kalitesi mevcut. Buradaki suyun kalitesi ile ilgili yapılan çalışmaları da sürekli takip edeceğiz."
- "Herhangi bir arıtmaya ihtiyaç kalmadan suyu kullanacaklar"
Gündüzbey kaptaj kaynağının arıtmaya ihtiyacının olmadığını belirten Prof. Dr. Cumali Kınacı, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Herhangi bir acil önlem alınması gerekirse o konudaki görüşlerimizi de Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Selahattin Gürkan'a ileteceğim. Şimdi arıtma ile ilgili suyun arıtılması ile ilgili konular da gündeme geliyor. Mevcut su, kalitesi daha önceden de bildiğimiz üzere aslında kaynak suyu. Kaynak suyunun ilave bir arıtmaya ihtiyacı yok normalde. Ama burada emniyetten sürekli klor verildi. Bana göre gereğinden fazla emniyetli tarafında kalındı, klor verildi. O klora da o kadar gerek yok. Ama dediğim gibi belli bir süre sabredilecek, ondan sonra herhangi bir arıtmaya ihtiyaç kalmadan suyu kullanacaklar."