Nemrut Dağı'ndaki "tokalaşma steli" 6 Şubat'taki depremlerde ayakta kaldı
ADIYAMAN (AA) - RECEP BİLEK/MEHMET KUMCAĞIZ - Her yıl binlerce kişinin ziyaret ettiği Adıyaman'daki Nemrut Dağı Milli Parkı'nda bulunan Arsemia Ören Yeri'ndeki tokalaşma steli, "asrın felaketi" olarak nitelenen depremleri hasarsız atlattı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkilileri, Helenistik dönem krallıklarından Kommagene'nin izlerini taşıyan Kahta ilçesindeki Nemrut Dağı Milli Parkı'nda bulunan Arsemia Ören Yeri'nde, 6 Şubat'taki depremlerin hasara neden olup olmadığına dair inceleme yapıyor.
Depremlerden önce turistlerin uğrak noktaları arasında yer alan, üzerinde Komagene Kralı Antiokhos ile Yunan mitolojisinin kahramanlarından Herakles'i tokalaşırken betimleyen kabartma bulunan yaklaşık 3 metre yüksekliğinde, 2 metre enindeki taş blokun (stel), depremlerde zarar görmediği tespit edildi.
Bölgedeki kaya mezarından bazı taşların depremler nedeniyle düştüğü kaydedildi.
Milli parkta bulunan Karakuş Tümülüsü'ndeki "tokalaşma sütunu" ise depremlerde yıkılmıştı.
Bakanlık yetkililerinin bölgedeki incelemesi sürüyor.
- "Sevgi dünyayı kurtarmış"
Bakanlık yetkililerine eşlik eden Kahta Kaymakamlığı Kriz Yönetim Merkezi gönüllülerinden Ramazan Tümsavaş, AA muhabirine, tokalaşma stelinin depremde zarar görmemesinin sevindirici olduğunu belirtti.
Stelin dimdik ayakta durduğunu belirten Tümsavaş, "Kaya mezarının etrafından ufak tefek taşlar düşmüş ama stelde bir sıkıntı yok. Düşmemiş, kırılmamış yani dimdik ayakta. Sevgi dünyayı kurtarmış." ifadelerini kullandı.
- Tokalaşma steli
Stele ilişkin bilgilendirme panosunda şu bilgiler yer alıyor:
"1953 yılında keşfedilen bu tokalaşma stelinde 1. Antiokhos, yarı tanrı Herakles tarafından selamlanmaktadır. Kral, burada çıplak haldeki Yunan tanrısı Herakles ile tezat oluşturacak şekilde Pers giysileriyle betimlenmişti. Kaya yüzeyinde yazılmış kült yazıtında Asrameia'nın tarihi, topografyası, imar faaliyetleriyle 1. Antiokhos ve babası 1. Mithridates'in onuruna yapılacak tören ayrıntılarından bahsedilmektedir. Yazıtın altında yer alan 158 metre uzunluğundaki tünelin bir su kaynağı kuyusu, tamamlanamamış bir kaçış tüneli ve kült amaçlı inşa edilmiş bir yapı olduğu düşünülmektedir."